Sana Göre Haber

AKP’nin Meclis’e Sunduğu Tartışmalı Yasa Teklifi: Zeytinliklerde Madenciliğin Önü Açılıyor

AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, enerji sektöründe önemli düzenlemeler içeren 22 maddelik “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı’na sunulduğunu duyurdu. Kanun teklifinin içeriğine dair açıklamalarda bulunan Güler, şu bilgileri paylaştı:”Enerji güvenliği, artık sadece bir ekonomi meselesi olmaktan çıkmış; ulusal egemenliğin, kalkınmanın ve uluslararası rekabet gücünün temel bir unsuru haline gelmiştir. Türkiye’nin enerji arz güvenliğini pekiştirmek, yerli ve yenilenebilir kaynakları en verimli biçimde kullanmak ve madencilik faaliyetlerini çevreyle uyumlu kılmak hedefiyle hazırladığımız bu yasa teklifini bugün itibarıyla TBMM’ye sunmuş bulunuyoruz. 2002’den bu yana enerji ithalatına yaklaşık 1 trilyon dolar harcandı. 2022’de 96.5 milyar dolar olan enerji ve madencilik ithalatımız, yapılan ciddi yatırımlar sayesinde 2024’te 65.6 milyar dolara düşmüştür. 2002’de 31 bin 846 megawatt olan kurulu gücümüz, Nisan 2024 itibarıyla 118 bin 668 megawatta yükselmiştir. 2025 yılı için belirlediğimiz kurulu güç hedefimiz ise 226 bin 700 megawatt olacaktır.Madencilik operasyonlarındaki çevresel sorumlulukları daha belirgin hale getirerek kanunilik ilkesiyle uyumlu kılıyoruz. Rehabilitasyon bedelini yeniden düzenliyoruz; bu bedel artık yalnızca sahanın yeniden doğaya kazandırılması için kullanılacak ve nemalandırılarak izlenecek bir mali yükümlülük olacak. Ruhsatlı sahalarda yatırım yapmadan ruhsat alınıp beklenmesi uygulamasına son veriyoruz. Ruhsat uzatma işlemleri, üretim taahhütlerinin karşılanmasına bağlı olacak ve belirlenen üretim oranlarına ulaşılmaması durumunda ruhsat iptali gündeme gelebilecektir. Stratejik ve kritik madenler için özel bir düzenleme getiriliyor. Bu madenler için gerektiğinde acil kamulaştırma yapılabilecek, stok tutma zorunluluğu getirilecek ve kamu yararı ön planda tutulacaktır. Tüm izin süreçleri tek bir sistem üzerinden yönetilecek. Ruhsat verilmeden önce tüm izinlerin alınması zorunlu kılınarak ÇED ve diğer onaylar arasında bir koordinasyon sağlanacak. Kurumlar arasındaki uyuşmazlıklar, oluşturulacak bir kurul tarafından karara bağlanarak çözülecektir. Yatırım teminatı mecburiyeti getirilerek, yatırımcıların sadece kağıt üzerinde ruhsat sahibi olmasının önüne geçilecek ve gerçek yatırım niyeti taşıyanlara öncelik tanınacaktır.4 Ağustos 2020’de Karadeniz-Sakarya doğal gaz sahasında, Karadeniz’deki en büyük keşif yapıldı. Bu sahadan günlük 9.5 milyon metreküp üretim yapılarak ülke tüketimine sunulmaktadır. 2028 yılı için hedefimiz günlük üretimi 40 milyon metreküpe çıkarmaktır. Mevcut üretimden 4 milyon hane doğrudan faydalanırken, 2028 hedefimizle bu sayı 17 milyonu geçecektir. 5 Mayıs 2021 tarihinde ise Şırnak-Gabar petrol sahasında, ülkemizin kara sahalarındaki en büyük petrol keşfi yapıldı. Mevcut günlük üretim 81 bin 66 varil olup, yapılacak yatırımlarla yıl sonu hedefi 100 bin varile ulaşmaktır.MADEN ŞİRKETLERİNE AYRICALIK: İZİN SÜREÇLERİ 30 AYA İNDİRİLİYOR“Bu düzenleme ile madencilikteki bürokrasi azalacak, izin süreçleri hız kazanacak ve yatırımcılar için öngörülebilirlik artacaktır. Enerji ve madencilik sektörlerinde izin süreçlerinin tamamlanması ortalama 42 ila 48 ay gibi oldukça uzun zaman alabiliyor. Teklifimizle bu süreyi ortalama 30 aya indirmeyi amaçlıyoruz. Kurum görüşlerinin alınma sürelerinin kısaltılması, orman ve mera izinlerinin kolaylaştırılması, ÇED süreçlerinde eş zamanlı başvuru olanağı ve stratejik madenlerde ‘izin verilmiş sayılma’ uygulaması gibi yatırımları ciddi ölçüde yavaşlatan konuları düzenlemiş olacağız. Sektörde mevcut durumda 4 bin 315 arama ruhsatı ve 7 bin 148 işletme izni bulunuyor. Bu büyüklükte bir yapının daha modern, kalıcı, süratli ve çevreci bir sistemle idare edilmesi artık bir zorunluluk haline gelmiştir.2002’de Türkiye’nin toplam enerji kapasitesi 31 bin 846 megawatt iken, şu anda 118 bin 668 megawatt seviyesine ulaştık. Tüm konut tüketimini rüzgar ve güneş enerjisinden karşılıyoruz. Yerli ve milli üretimin toplam üretimdeki payı ise yüzde 60’tır. Son dönemde Avrupa ülkelerinde ani elektrik kesintileri yaşandı. Yapılan incelemeler, bu kesintilerin, yenilenebilir kaynaklardan elde edilen enerjinin iletim hatlarına aktarımı sırasında yaşanan bölgesel hava değişimlerinden kaynaklandığını gösterdi. Bu durumda, baz yük santrallerinin sisteme hızla müdahale ederek devreye girmesi gerekmektedir. Yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanan enerjinin aniden kesintiye uğraması, sistemi destekleyecek termik ve nükleer enerji santrallerinin devreye alınmasını zorunlu kılar. Termik santrallerimizin bulunduğu kömür rezervi havzalarında mera, orman veya zeytin ağaçlarının yer alması, kömüre ulaşımda zorluklar yaşamamıza neden oluyor. Bu sebeple bir madde ekledik. Bu madde, söz konusu mera, orman veya zeytinlik alanlarında, yalnızca bu rezervleri kullanmak ve yenilenebilir enerji kaynaklarındaki bu denli artışın yaşandığı bir dönemde, ani değişimlerin neden olabileceği elektrik kesintisi riskini gidermek amacıyla baz yük santrali olan termik santrallerimizin kapasitesini artırmayı hedefliyor. Ancak maliyet hesapları ve kanuni engeller nedeniyle bu kömürlere ulaşılamadığı için üretimde güçlükler yaşanıyor. Yaptığımız düzenleme, sadece termik santrallerin havzasında bulunan bu kömürlere erişim sağlamak amacıyla bu bölgelere özel bir uygulama getiriyor. Zeytinliklerin taşınması yoluyla buradaki rezerve ulaşarak, termik santrallerimizin ani değişim anlarında baz yük sistemine dahil olmasıyla enerji arz güvenliği için bir teminat oluşturmaya çalışıyoruz. Enerji arz güvenliğini temin etmek adına, baz yük santrallerimizin güçlü bir şekilde devreye girebilmesi için özellikle termik santrallerimizin havzasındaki kömüre ulaşım konusunda bir düzenleme yapıyoruz.”

Exit mobile version