42 Yıllık Akademik Kariyerin Ardından Aynı Sırada Öğrenci Oldu: Profesörün İlham Veren Hikayesi

Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı’nda yıllar boyunca öğretim üyeliği görevini yürüten Prof. Dr. Zeliha Kerry, 1983’te adım attığı üniversitesinden 2023 senesinde Eczacılık Fakültesi Meslek Bilimleri Bölüm Başkanı ve Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı unvanlarıyla emekliye ayrıldı. Prof. Dr. Kerry, 1990 senesinde eczacılık fakültesindeki doktora eğitimi esnasında kazandığı fakat o dönemde okuma fırsatı bulamadığı sosyoloji bölümüne emekliliğinin ardından kaydını yeniledi ve böylece yuvası gibi gördüğü okuluna bir öğrenci olarak dönüş yaptı. Halihazırda sosyoloji bölümü 2’nci sınıfında eğitimine devam eden Prof. Dr. Kerry, kampüsteki 42. yılını bu kez bir öğrenci olarak geçiriyor.

‘DERSLERİME KATILIYOR, YENİ ŞEYLER ÖĞRENMEYE ÇALIŞIYORUM’

Üniversitedeki görevinden 10 Haziran 2023’te emekli olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kerry, bu süreci şu sözlerle anlattı: “Eczacılık fakültesinde tam 40 yıl hizmet verdim. 1983’te araştırma görevlisi olarak bu kapıdan girmiştim. Doktora aşamasındayken sosyoloji bölümünde okumayı, dünyayı anlamaya yönelik bir eğitim almayı çok arzu ediyordum. O dönemde doktora çalışmalarımın hemen ardından üniversite sınavına katıldım. Tek tercih olarak EÜ Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nü işaretledim. Eczacılık ile edebiyat fakültesinin binaları birbirine çok yakındı. Hem akademik çalışmalarımı hem de ikinci üniversitemi bir arada yürütebileceğimi zannetmiştim ama yanılmışım. İkisini birden yapmaya kalksam ikisinde de tam olarak başarılı olamayacaktım. Bu sebeple kendi mesleğime odaklanıp, eczacılık fakültesindeki kariyerime devam ettim. 2022 yılında bir af yasası çıktı. Bu fırsatla derhal sosyoloji bölümüne kaydımı yaptırdım ve emekli olduktan sonra 2023’ün Eylül ayında eğitimime başladım. Derslerime devam ediyor, öğrenmeye gayret ediyorum. Çok istisnai bir durum yaşanmadığı sürece başladığım bir işi bitirmeyi severim. Sosyoloji, benim için yarım kalmış bir hedefti ama af yasası olmasaydı bu imkandan faydalanamayacaktım. Öğrenci olarak eskiden arzuladığım, kişiliğimi zenginleştirecek ve zihnimi aktif tutacak bir uğraşa devam etmenin, emekliliğe adaptasyon sürecimi de kolaylaştıracağına inandım.”

‘SINIF ARKADAŞLARIM BANA ‘HOCAM’ DİYE SESLENİYOR’

Sınıf arkadaşlarının kendisine ‘Hocam’ şeklinde hitap ettiğini belirten Prof. Dr. Kerry, şöyle devam etti: “Gençler bazı konularda gelip bana danışıyorlar. Hayatım boyunca hep gençlerle birlikte yaşadım ve çalıştım. Sosyal çevrelerde hep onlarla bir aradaydım. Şimdi de amfi sıralarında onlarla birlikteyim ve onlardan çok şey öğreniyorum. Sosyoloji bölümünde yürütülen bir TÜBİTAK projesi vardı; bu projede sınıf arkadaşlarımla birlikte bursiyer olarak yer aldım. Daha önce TÜBİTAK projelerinde yürütücü ve araştırmacı olmuştum ama bursiyer olmak hiç nasip olmamıştı. Bu süreç bana çok şey öğretti. İnanılmaz bir tecrübeydi. Yıllarca farmakoloji sahasında araştırmalar yürüttüm. O araştırma süreçlerinde kazandığım deneyimler, uyguladığım testler ve ele aldığım konular sosyolojidekinden tamamen farklı. Yepyeni bir alan öğrenmek benim için çok değerli oldu. 1983’ten 2023’e kadar kesintisiz 40 yıl bu kampüsteydim. Şimdi de hiç ara vermeden 42’nci yılımda bir öğrenci olarak buradayım. Yeni bir şeyler öğrenmek insana her zaman büyük bir haz veriyor. Sınıf arkadaşlarımla birlikte olmaktan ve hocalarımı tanımaktan dolayı çok mutluyum.”

‘DİĞER ÖĞRENCİLERİMİZE DE ÖRNEK OLUYOR’

Prof. Dr. Kerry’ye Sosyoloji Bölümü’nde İstatistik Uygulamaları dersini veren EÜ İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Bilişim Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. İlknur Aydoğdu Karaaslan ise düşüncelerini şu şekilde paylaştı: “Her eğitim döneminde sınıflarda yaşça daha büyük öğrencilerle karşılaşıyorum. Zeliha hocayı ilk gördüğümde bu yüzden şaşırmadım. Çünkü ideallerinin peşinden giden, üniversiteyi kazanamamış ya da ileri yaşlarda okumak isteyen öğrencilerimiz oluyor. Zeliha hocamızı da onlardan biri zannettim. Dersin bitiminde ise Zeliha hocamızın eczacılık fakültesinden profesör unvanıyla emekli olduğunu öğrendim. İşte bu durum beni gerçekten şaşırttı. Birbirimize ‘hocam’ diye sesleniyoruz. Bu çok hoş bir durum. Toplumda emekli olduktan sonra genellikle hobilerle uğraşılır ya da çalışma hayatında yapılamayan şeylere zaman ayrılır gibi bir algı var, fakat Zeliha hocamız eğitimine devam etmeyi seçmiş. Kanımca diğer öğrenci arkadaşlarımıza da ilham kaynağı olabilecek bir kişilik. Öğrencilerle bu şekilde etkileşim içinde olmaları durumunda çok güzel kazanımlar elde edileceğine inanıyorum. Zeliha hocamız bir yandan öğrenci pozisyonundayken, diğer yandan diğer öğrencilere hocalık yapabilecek bir donanıma sahip.”