Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – Sosyal medya platformları, her geçen gün yepyeni bir akımın doğuşuna tanıklık ediyor. Bu trendlerin giyimden sağlığa, beslenme düzeninden alışveriş alışkanlıklarına kadar gündelik yaşantımızı derinden etkileyen ve bütünüyle dönüştüren bir gücü var. Kullanıcıların bir kısmı kendileri için neyin faydalı olup olmadığını sorgularken, pek çok kişi bu akımları sorgusuzca benimseyebiliyor. Son zamanlarda dünyayı etkisi altına alan bu sosyal medya furyalarından biri de ‘Proffee’.nnAdını İngilizce ‘protein’ ve ‘coffee’ (kahve) kelimelerinin birleşiminden alan bu yeni akım, sade kahveye protein tozu ilave edilerek hazırlanan içeceğin hem sağlıklı bir seçenek olduğunu hem de tokluk hissi verdiğini iddia ediyor. Peki, bu karışım gerçekten iddia edildiği kadar zararsız mı? Aylardır gündemden düşmeyen bu popüler içeceğin ardındaki gerçekleri öğrenmek için konuyu bir uzmana danıştık.nn**İÇERİĞİNE TATLANDIRICILAR DA EKLENİYOR**nnSon zamanların en popüler trendlerinden biri haline gelen Proffee, sosyal medya üzerinde her kullanıcının kendi yorumunu kattığı farklı tariflerle sunuluyor. Bu içeceği tüketenler, karışımın kas gelişimini desteklediğini, kahvenin antioksidan özellikleriyle birleştiğinde ise enerji seviyesini yükseltip metabolizmayı canlandırdığını ileri sürüyor. Temel bileşenleri sade kahve ve protein tozu olan bu içecek, gündelik protein gereksinimini gıdalarla karşılamakta zorlanan kişiler arasında oldukça yaygınlaştı. İlk olarak TikTok platformunda ortaya çıkan bu akımın asıl amacı, protein alımını artırmak ve kahveyi daha besleyici bir içeceğe dönüştürmekti. Fakat zaman içerisinde durum farklılaştı.nnGünümüzde sosyal medyada paylaşılan tariflerde, içeriğin sağlığa olan faydasından çok görsellik ön plana çıkmış durumda. Kullanıcılar artık kahvelerine sadece protein tozu değil, aynı zamanda çeşitli şuruplar, tatlandırıcılar ve aromalar da ekliyor. Bu durum, bir zamanlar sağlıklı bir alternatif olarak sunulan içeceğin, yüksek şekerli bir hale gelmesine neden oluyor. Bu da akıllara şu soruyu getiriyor: Proffee gerçekten sağlıklı bir tercih mi? Protein tozu kullanımı kendi başına bir tartışma konusuyken, bu tozu kahve ile birleştirmek ne kadar doğru bir yaklaşım? Bütün bu merak edilenleri Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Gökhan Temiz ile masaya yatırdık.nn**BÖBREKLER İÇİN BİR YÜK OLUŞTURABİLİR**nnAçıklamalarına protein tozlarıyla ilgili yanıtsız kalmış sorulara cevap vererek başlayan Prof. Dr. Temiz, “Vücudumuzun temel bileşenleri olan proteinlerin en bilinen yararı, kas protein sentezini uyararak kas kütlesini artırması ve güçlenmesine destek olmasıdır. Özellikle egzersiz sonrası oluşan kas ağrılarını hafifletir ve toparlanma sürecini çabuklaştırır. Buna ek olarak, diyet yapan bireylerde doyurucu özelliği sayesinde tokluk hissini artırarak kilo yönetimi süreçlerinde aşırı karbonhidrat alımının önüne geçebilir. Kas kütlesindeki artışın bir neticesi olarak kemik sağlığına da pozitif etki edebilir ve ileri yaştaki bireylerde kas kaybı ile buna bağlı gelişebilecek kırık riskini düşürebilir. Ancak diğer bir yandan, böbreklerin çalışma yükünü artırarak veya özellikle yatkınlığı bulunan kişilerde taş oluşumunu tetikleyerek böbrek sağlığına zarar verebilir” ifadelerini kullandı.nnProf. Dr. Gökhan Temiz, “Protein tozu ile kahve kombinasyonunun böbrekler üzerindeki olası sonuçları, barındırdığı bileşenlerin miktarına ve bireyin mevcut böbrek sağlığı durumuna göre hem pozitif hem de negatif yönler içerebilir” dedi. Sağlıklı bireylerde Proffee tüketiminin kısa vadede böbrekler üzerinde doğrudan bir olumsuz etki yaratmasının beklenmediğini belirten Prof. Dr. Temiz, “Hatta bazı durumlarda yararlar dahi sunabilir. Mesela Proffee’nin içeriğindeki protein, kas kütlesinin muhafaza edilmesine ve antrenman sonrası onarım sürecine katkı sağlar. Sporcular için antrenman dönemlerinde yeterli miktarda protein almak hayati önem taşır ancak günümüzdeki hızlı yaşam temposu, zaman zaman beslenme dengesizliklerine ve yetersiz beslenmeye sebep olabilmektedir” şeklinde konuştu.nnYeterli protein alımının, bilhassa böbrek rahatsızlığı bulunmayan sporcular ve yaşlılar için genel sağlık açısından önemine dikkat çeken Prof. Dr. Temiz, kas kütlesini korumanın, kronik böbrek hastalığı (KBH) olan hastalarda görülebilen sarkopeni riskini azaltabileceğini, fakat KBH hastalarında, özellikle protein kaçağı olan ve GFR olarak bilinen böbrek süzme hızı düşük hastalarda protein alımının büyük bir titizlikle düzenlenmesi gerektiğini anımsattı.nn**’YÜKSEK PROTEİN TÜKETİMİ KRONİK BÖBREK HASTALIĞINI HIZLANDIRABİLİR’**nnBununla beraber, kahvenin içerdiği polifenol ve diğer biyoaktif maddelerin, antioksidan nitelikleri sayesinde hücresel hasarı azaltarak böbrekler de dahil olmak üzere genel organ sağlığını bir dereceye kadar destekleyebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Temiz, “Fakat tüm bunların yanı sıra, kontrolsüz ve aşırı miktarda protein alımı, böbrekler üzerinde artan bir filtrasyon yükü meydana getirebilir. Sağlıklı böbrekler bu artan yükü genellikle kaldırabilse de, uzun süreli ve çok yüksek protein alımı, özellikle altta yatan bir böbrek hasarı mevcutsa, böbrek fonksiyonlarında zamanla ilerleyen bir düşüşe neden olabilir. Kronik böbrek hastalığı (KBH) olan kişilerde ise yüksek protein tüketimi, hastalığın ilerleyişini hızlandırabilir” diyerek konunun ciddiyetini belirtti.nnProf. Dr. Temiz, protein tozu ve kahvenin birleşiminin uzun dönemde vücutta oluşturabileceği hasarları ise şu sözlerle özetledi: “Aşırı protein alımına bağlı böbrek rahatsızlıkları ortaya çıkabileceği gibi, kafeinin uyarıcı etkisi sebebiyle hipertansiyon ve aritmi gibi kardiyovasküler sorunlar da gözlemlenebilir.”nnÖzellikle kahvaltı etmeye zaman bulamayanlar veya sabah egzersizi yapanlar için, dengeli hazırlanmış bir bardak Proffee’nin hem zihinsel uyanıklık hem de fiziksel performans açısından güne başlamak için pratik bir yöntem olduğuna dair bir inanış mevcut. Prof. Dr. Temiz bu konudaki görüşünü, “Bence günümüzdeki asıl problem, popüler olan bir şeyin aşırıya kaçılarak tüketilmesi. Proffee, yukarıda belirttiğim gibi, belirli ölçülerde ve sağlığı elverişli kişiler tarafından tüketildiğinde keyifli olabilir. Ancak unutmamak gerekir ki suyun fazlası bile vücudumuz için zararlıdır” diyerek dile getirdi.nn**KAHVESİNE LİMON VEYA HİNDİSTAN CEVİZİ KOYANLAR DA VAR**nnÜstelik kahveye eklenen tek şey protein tozu değil. Sosyal medyada kahveye limon suyu, Hindistan cevizi yağı gibi malzemelerin katıldığı tarifler de oldukça yaygın. Peki, özellikle aç karnına içildiğinde daha etkili olduğu iddia edilen bu tür karışımları tüketmek ne kadar mantıklı? Prof. Dr. Temiz, “Kahvenin içine limon veya Hindistan cevizi gibi gıdalar eklemek, sağlıklı bir öğünün yerini kesinlikle tutamaz. Aç karnına, özellikle sabah uyanır uyanmaz kahve içmek, kan şekerinde ani iniş çıkışlara, kortizol seviyesinde yükselmeye, mide asiditesinde artışa ve insülin direncine sebep olabilir. Kahvenin kendisi de oksalat içerdiğinden, çok fazla tüketilmesi durumunda veya yatkınlığı olan bireylerde böbrek taşı oluşumunu tetikleyebilir” diye belirtti.