Sana Göre Haber

Bahçeli’den Özgür Özel’e Sert Tepki: ‘Darbe Planı mı Yapıyorsun?’

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Lideri Devlet Bahçeli, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) partisinin grup toplantısında kürsüye çıkarak gündemdeki konulara ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Konuşmasının başında, Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde teröristlerin kullandığı bir mağarada yapılan arama esnasında metan gazından etkilenerek şehit düşen 12 askeri anan Bahçeli, “Hepimizi derin bir yasa boğan şehitlerimize Cenabıallah’tan rahmetler niyaz ediyor; kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve aziz milletimize başsağlığı iletiyorum. Tedavisi devam eden kahramanlarımıza da acil şifalar temenni ederek gözlerinden öpüyorum” ifadelerini kullandı. Bu üzücü olayın bazı çevreler tarafından saptırılmasını “sinsi bir fırsatçılık” olarak tanımlayan Bahçeli, “Türkiye’miz tarihi bir sürecin tam ortasında huzur ve barış menziline doğru hızla mesafe alırken, iç ve dış kaynaklı provokasyon ve dedikodu iklimini sıcak tutmak isteyenlerin varlığını elbette göz ardı etmiyoruz. Terörsüz Türkiye adımları sağlam ve sağlıklı biçimde atıldıkça saklandıkları deliklerden birer ikişer ortaya çıkan fitnebazların bayağı tertiplerini bozmak, bayatlamış tuzaklarını işlevsiz hale getirmek için adeta teyakkuz halindeyiz” dedi.

‘İHMALİ SAPTANANLARA YAPTIRIM UYGULANSIN’

Konuşmasında orman yangınları meselesine de odaklanan MHP lideri, İzmir’in Çeşme, Ödemiş, Seferihisar, Foça, Aliağa ilçeleri ile Antalya’da meydana gelen yangınların büyük üzüntü ve kayıplara yol açtığını belirtti. Özellikle İzmir’deki yangınların kaynağının, il valisinin açıklamasına göre elektrik hatları olduğunu anımsatan Bahçeli, “Bu yangınları bahane ederek Terörsüz Türkiye gayesine cephe açan, yalan ve iftirayla ülkemizin barış havasını bozmaya çalışan kötü niyetliler oldukça faal hale gelmişlerdir” diye konuştu. Tüm ihtimallerin göz önünde bulundurulmasının stratejik bir zorunluluk olduğunu, ancak yangınları suistimal edip hayali senaryolarla gerginlik yaratmanın en hafif ifadeyle “utanmazlık” olduğunu söyledi. Bahçeli, “Yangınların elektrik hatlarından çıktığı anlaşıldığına göre; TEDAŞ’ın, elektrik hatlarını işleten özel şirketleri kapsamlı ve düzenli bir şekilde denetleyip denetlemediği, bu şirketlerin sözleşme şartlarına uyup uymadığı, hatların bakım ve yenileme çalışmalarının planlanan takvimde yapılıp yapılmadığı açıklığa kavuşturulmalı, ihmal ve kayıtsızlık gösterenlere lazım gelen yaptırımların uygulanması derhal sağlanmalıdır” çağrısında bulundu. Birbirinden uzak mesafelerde eş zamanlı olarak çok sayıda yangın çıkmasının da ayrıca ele alınması gerektiğini ekledi ve tüm vatandaşları ormanlık alanlarda sigara izmariti atmak, piknik ateşi ve anız yakmak gibi tehlikeli eylemlerden kaçınmaya davet ederek bunun bir “vatan ve vicdan görevi” olduğunu vurguladı.

‘SİYASETİN CİDDİ BİR ARINMAYA İHTİYACI VAR’

“Temiz siyaset, temiz toplum, temiz yönetim” hedeflerinin artık ertelenemeyecek bir mecburiyet olduğunu vurgulayan Bahçeli, siyaset alanının ciddi bir arınma sürecine girmesi gerektiğini savundu. “Gördüğümüz kadarıyla mahalli yönetimlerde tuz kokmuştur. Emanet ziyan edilmiş, milletin irade ve güveni hiçe sayılmıştır” diyen Bahçeli, CHP yönetimindeki belediyelerin yolsuzluk ve rüşvet batağına saplandığını ileri sürdü. Bu durumun, demokrasiyi ve milletin emanetini çiğneyen çeteleşmiş bir zihniyet eliyle yaşandığını ve partiyi neredeyse bir “organize suç şebekesine” dönüştürdüğünü iddia etti. Bahçeli, “Hepimizi hayrete düşüren, herkese ‘bu da mı olmuş’ dedirten gayriahlaki ve gayrihukuki ilişkiler teker teker deşifre edilmektedir. CHP’nin Adana ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlarıyla Adıyaman Belediye Başkanı yolsuzluk ve rüşvet operasyonları sonucunda yakayı ele vermişler, kirli çamaşırları da ortalığa dökülmüştür” şeklinde konuştu. Bahçeli, mevcut tablonun 1990’lı yıllarda yaşanan İSKİ skandalını katbekat aştığını ve CHP yönetimini bütünüyle sardığını belirtti. “Emanete sahip çıkmayanlar erdemden bahsetmemelidir. Çalan, çırpan, milletin kesesini, devletin kasasını boşaltan müflis ve müfsit zihniyetlerin adalet ve hukuk sözleri neyse suya yazılan yazı odur” dedi.

‘YARGI SÜREÇLERİ HIZLANDIRILMALI’

Ateş olmayan yerden duman tütmeyeceğini ifade eden Bahçeli, hukuki süreçlere ilişkin de değerlendirmeler yaptı. “Suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimsenin suçlu sayılamayacağı anayasa hükmüdür. Ayrıca masumiyet karinesi esastır” diyerek hukukun temel prensiplerini hatırlattı. Hz. Mevlana’nın, ‘Ağaca su vermek adalet, dikene su vermek zulümdür’ sözüne gönderme yapan Bahçeli, “CHP, ağaca su vermişse kaygı ve korku duymasına gerek yoktur. Ancak dikene su vermişse bunun bedelini sonuna kadar ödemelidir” dedi. Delillerin büyük kısmının gizli tanık ve itirafçılara dayandığı iddiasıyla Türk yargısının yıpratılmasını haksızlık olarak gören Bahçeli, “CHP’li belediye başkanlıklarında dönen kanun dışı dolapları ifşa eden ihbarcılar ve itirafçılar yine CHP maskesi takanlardır” diye ekledi. Yargısal süreçlerin uzamasının siyasi kutuplaşmayı körükleyebileceği ve sakıncalı olduğunu ifade ederek, iddianamelerin süratle hazırlanıp yargılamaların en kısa sürede tamamlanması gerektiğini söyledi.

‘DARBE Mİ PLANLIYORSUN?’

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in açıklamalarını çok sert bir dille eleştiren Bahçeli, Özel’in duruşmaların televizyondan canlı yayınlanması talebine de yanıt verdi. “Madem bu talebinde ısrarlıdır, madem milletimizin her şeyi birebir takibinden yanadır, o halde biz de bu beklentinin makul ve meşru değerlendirilerek ak koyunun kara koyunun maşeri vicdan huzurunda tefrik ve teşhir edilmesini ümit ve temenni ediyoruz. Türk milleti gerçekleri görsün, gerçekleri bilsin, hükmünü de ona göre versin” diyerek bu talebe destek çıktı. Ancak Özel’in, “Sokağa davet edeceğim günü ben bilirim. Bana bu milleti sokağa davet ettirme. Ondan sonra Mısır’daki meydanı izlediğiniz gibi izlersiniz” sözlerini bir “şuursuzluk alameti” ve “suçluluk psikolojisi” olarak yorumladı. Bahçeli, “Öfke kontrolünü kaybettiğini, stresle başa çıkamadığını, ölçüyü kaçırdığını görüyorum. Ama bu sokak merakı seni suça sevk ederse karşında Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Türk milletini bulursun” uyarısını yaptı. Mısır örneğini “densizlik ve gaflet” olarak nitelendiren ve hakkında başlatılan soruşturmanın isabetli olduğunu belirten Bahçeli, doğrudan şu soruyu yöneltti: “Hayırdır Özgür Bey, darbe mi düşünüyorsun? Sandık ve demokrasiyle yapamadığını silahların gölgesinde mi planlıyorsun?” Bu üslubun “bozuk ve buhranlı”, bu zihniyetin ise “sakat, sancılı ve antidemokratik” olduğunu savundu.

‘CUMHURBAŞKANIMIZI ASLA YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ’

Konuşmasının sonunda Bahçeli, Türkiye’nin geçmişten gelen kronik sorunlarından kurtularak geleceğini güvence altına alacağını ifade etti. Terörün bu sorunların başında geldiğini vurgulayan MHP lideri, “PKK’nın silah bırakması ve silahların Irak’ın kuzeyinde MİT’in gözetiminde teslimi artık sadece bir zaman meselesidir” dedi. “Terörsüz Türkiye” hedefinden rahatsız olanların kendilerine “muavin” diyerek saldırmasını “edepsizlik” olarak niteleyen Bahçeli, “Bizim sevdamız Türkiye’dir, mensubiyet şerefimiz Türk milletidir. Terörsüz Türkiye hedefimiz de yeni yüzyılda yükselişimizin, barış ve kardeşliğimizin momenti olacaktır” diye konuştu. Terörle mücadelenin artık bir devlet politikası haline geldiğini belirten Bahçeli, “Bu sebepten dolayı Sayın Cumhurbaşkanımızın bu çabalarında her daim yanında ve arkasında olacağız, onu yalnız bırakmayacağız” sözleriyle konuşmasını noktaladı.

Exit mobile version