Cumhur İttifakı’nın bileşenlerinden Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davanın duruşmalarının TRT ekranlarından canlı olarak yayınlanması yönündeki çağrıya olumlu yanıt verdi. İmamoğlu, halihazırda Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunuyor.
Salı günü partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) grup toplantısında bir konuşma yapan Bahçeli, Özgür Özel tarafından dile getirilen bu talebe şu sözlerle destek verdi: “Madem bu talebinde ısrarlıdır, madem milletimizin her şeyi birebir takibinden yanadır. O halde biz de bu beklentinin makul ve meşru değerlendirilerek ak koyunun kara koyunun mahşeri vicdan huzurunda terkip ve teşri edilmesini ümitle temenni ediyoruz.”
Bu tartışma, ilk olarak Ekrem İmamoğlu’nun duruşmalarının TRT’de canlı yayınlanması yönündeki kendi talebiyle başlamıştı. Ana muhalefet partisi CHP’nin Genel Başkanı Özgür Özel, bu talebe güçlü bir destek sunmuştu. Özel, İmamoğlu’nun tutuklanmasını takiben Saraçhane’de gerçekleştirilen protestoların ikinci gününde doğrudan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a meydan okuyarak, “Şu kadarcık cesaretin varsa Ekrem İmamoğlu’na kurduğun kumpas davalarını TRT’den yayınla. Cesaretin var mı?” şeklinde seslenmişti.
CHP Genel Başkanı, iktidar kanadına yönelik bir uyarıda bulunarak şu ifadeleri kullanmıştı: “Biz utancımızı kaybetmedik. Ama korkuyu unuttuk. Bu akşam bu meydanı provoke ederseniz, bu meydanın huzur içinde dağılmasına engel olursanız yarın sizi en rahatsız eden yere 500 bin kişilik çağrı yaparım.”
Bu çağrıların ardından CHP, konuyu meclis gündemine taşıyarak İmamoğlu’nun yargı sürecinin TRT’den canlı yayınlanabilmesi amacıyla bir kanun teklifi hazırlayıp TBMM’ye sundu. Teklifin gerekçesinde, “Bu teklifle birlikte vatandaşlar seçimlerde oy verdiği ve belli makamlara taşıdığı kamu görevlileri hakkındaki iddiaları ve bunların savunmalarını doğrudan öğrenme imkanına da sahip olacaktır” denildi.
Sürecin arka planında, İmamoğlu’nun 18 Mart’ta İstanbul Üniversitesi diplomasının geçersiz kılınmasının hemen ertesi günü gözaltına alınması ve 23 Mart tarihinde bir ‘yolsuzluk’ soruşturması kapsamında tutuklanması yatıyor. Bu hukuki adımlar, İBB Başkanı aleyhine son haftalarda başlatılan bir dizi soruşturmanın ve CHP’nin cumhurbaşkanlığı adayını belirleyeceği ön seçim sürecinin hemen öncesinde gerçekleşti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, soruşturmaların başında yaptığı bir açıklamada, “Onlar da çok iyi biliyorlar ki daha turpların büyükleri heybede. Telaşlarının sebebi bu” ifadelerini kullanmıştı.
Ancak bu gelişmelere rağmen İmamoğlu, tutuklandığı gün yaklaşık 15 milyon oy alarak CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olarak belirlendi. Bu ilanın hemen ardından İçişleri Bakanlığı tarafından alınan bir kararla İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırıldı. Boşalan koltuğa ise, İmamoğlu’nun yerine CHP’li Belediye Meclis Üyesi Nuri Aslan, İBB Başkanvekili olarak getirildi.
İmamoğlu’nun önce gözaltına alınması ve ardından tutuklanması, ülke genelinde kitlesel protestoları ateşledi. Bu eylemler, Türkiye’de son on yılı aşkın süredir yaşanan en geniş çaplı gösteriler haline geldi. Özellikle İstanbul ve diğer büyük şehirlerde, güvenlik güçlerinin protestoculara karşı biber gazı, göz yaşartıcı gaz ve tazyikli su kullanarak sert müdahalelerde bulunduğu gözlemlendi. Bu olaylar neticesinde yetkililer, aralarında gazetecilerin de bulunduğu 2.000’den fazla kişiyi gözaltına alırken, bu kişilerden 300’den fazlasının tutuklandığı bildirildi.