Panelde bir konuşma yapan gazetemizin yazarı Barış Pehlivan, FETÖ komploları sürecinde Samanyolu ve Zaman gibi medya kuruluşlarının kamuoyunu ikna etmede yetersiz kalması üzerine, liberallerin de dahil olduğu başka yayın organları vasıtasıyla bir algı yönetimi yapıldığını hatırlattı.
O dönemde siyasi davalar üzerinden “Silivri’de tutulanlar son derece tehlikeli kişiler. Türkiye’nin darbelere karşı savaştığına inanın” şeklinde bir kanı oluşturulmaya çalışıldığını vurgulayan Pehlivan, “Günümüzde ise ‘şok doktrini’ benzeri bir yöntemle, art arda yapılan operasyonlarla toplumun olan bitene karşı duyarsızlaştırılması hedefleniyor. Bu sebeple şaşırma yetinizi kaybetmemeli ve her şeyi sorgulamaya devam etmelisiniz” çağrısında bulundu.
Gazetemizin bir diğer yazarı Barış Terkoğlu, “Cem Aziz Çakmak bir devrimciydi. Devrimcilerin tabutu omuzlarda taşınıp toprağa verilmez” sözleriyle başladığı konuşmasında, “Türk ordusu 1919 yılında Mustafa Kemal, 1925’te Teğmen Kubilay ve 2010’lu yıllarda ise Türk donanması özelinde Cem Aziz Çakmak’tır” değerlendirmesini yaptı.
Terkoğlu, “Fethullahçı çeteyi püskürtmüş gibi görünsek de ardından gelen politik savaş kazanılamadı” tespitinde bulundu. Mücadelenin ancak “kendi milletine, geleceğine ve zaferine inanan insanlarca” verilebileceğini belirten Terkoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu savaşı hep birlikte yürüteceğiz ve yitirdiklerimizi yeniden kazanacağız. İşte o gün Cem Aziz Çakmak’ın ruhunun da huzura ereceğine inanıyorum.”
‘HUKUKSUZLUKLARIN HESABI VERİLECEK’
KUMPAS-DER Başkanı Ahmet Tatar, “Bu mücadele devam ettiği müddetçe, onlar da bizimle birlikte yaşamaya devam edecekler” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu ise hedef gösterilen subayların Türk ordusunun operasyonel özerkliğine çok değerli katkılar sunduğunu belirtti. Genel Başkan Özgür Özel ile aynı hassasiyeti paylaştığını ifade eden Bağcıoğlu, şu güvenceyi verdi: “İnanın ki, CHP iktidara geldiğinde, bu hukuksuz kararları alanlar ve yargıya müdahalede bulunan herkes Türkiye’ye getirilecek ve onlarla işbirliği yapanlardan hesap sorulacaktır.”
Hesap Sorulacak, Kaybedilenler Geri Kazanılacak
