Sıcaklıkların artmasıyla birlikte, özellikle İç Anadolu bölgesinde kene popülasyonunda ve buna bağlı olarak Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarında belirgin bir yükseliş gözlemleniyor. Adana’da henüz rapor edilmiş bir vaka bulunmamakla birlikte, uzmanlar bölge halkını tedbirli olmaları yönünde ikaz ediyor.
Dr. Okur, bilhassa park ve bahçelerde vakit geçiren çocukların risk altında olduğunu ve ebeveynlerin çocuklarını düzenli olarak kontrol etmelerinin büyük önem taşıdığını vurguladı. Okur, “Yaz mevsiminin gelişiyle kene sayısı çoğalmakta ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi vakaları yeniden görülmeye başlamaktadır. Tarım çalışanları veya doğa aktiviteleri yapan kişilerde kenenin vücuda tutunması sonrası ateş ve kızarıklık gibi semptomlar ortaya çıkabilmektedir. Ancak bu belirtiler her vakada kendini göstermeyebilir. Bu yüzden vatandaşlarımıza, hem kendilerini hem de çocuklarını titizlikle kontrol etmelerini, giysi olarak açık renkleri tercih etmelerini ve pantolon paçalarını çoraplarının içine sokarak önlem almalarını tavsiye ediyorum” şeklinde konuştu.
“KENE ISIRIĞI DURUMUNDA MUTLAKA PROFESYONEL DESTEK ALINMALI”
Vücuda yapışan bir kenenin, ideal olarak bir sağlık profesyoneli tarafından klinik şartlarda çıkarılması gerektiğini ifade eden Dr. Okur, sağlık kuruluşuna ulaşılamayan acil durumlarda ise bireyin belirli kurallara riayet ederek müdahale edebileceğini söyledi. Okur, “Keneyi çıkartma aşamasında uygulanan bazı hatalı yöntemler mevcut. Bunların başında sigara basmak, kolonya sürmek veya ateşle temas ettirmek geliyor. Bu tip yanlış uygulamalar, kenenin taşıdığı virüsü paniğe kapılarak insan vücuduna aktarmasına neden olmaktadır. Kene, doğru ve uygun bir yöntemle çıkarıldığında hastalığın bulaşma ihtimali ortadan kalkabilir. Fakat ne olursa olsun, kene tutunması yaşayan her bireyin uzman bir hekim tarafından muayene edilmesi şarttır” dedi.
“ASIL HEDEF KENENİN VÜCUDA YAPIŞMASINI ÖNLEMEK”
Kene tarafından ısırılan bir kişinin mutlaka gözlem altında tutulması gerektiğinin altını çizen Okur, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Her kene türü virüs taşıyıcısı değildir. Ülkemizde 50’den fazla kene çeşidi bulunmaktadır. Bu türlerin bir kısmı Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’ne yol açarken, diğerleri farklı hastalıklara neden olabilir. Hastaneye başvurulduğunda, çıkarılan kenenin türü zaten laboratuvarda tespit edilmektedir. Dolayısıyla en etkili korunma yöntemi, kenenin vücuda tutunmasına en baştan engel olmaktır. Bunun için doğada veya kırsal alanlarda vakit geçirdikten sonra eve dönüldüğünde tüm giysiler çıkarılmalı ve cilt yüzeyi dikkatle incelenmelidir.”