REKLAM
Trump idaresi, geçtiğimiz yılın sonlarına doğru eski lider Beşar Esad’ın devrilmesinin ardından, Suriye’deki Heyet Tahrir Şam (HTŞ) örgütünü ‘terör örgütü’ statüsünden çıkardığını duyurdu. Bu hamle, ABD’nin geçiş hükümetiyle yürüttüğü daha kapsamlı angajmanın bir parçasını oluşturuyor.
Salı günü itibarıyla resmen yürürlüğe girecek olan karara ilişkin açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, bu adımın geçici Devlet Başkanı Ahmed Eş-Şara liderliğindeki yeni Suriye yönetiminin “attığı müspet adımların tanınması” anlamına geldiğini belirtti. Rubio, “Bu karar, Başkan Trump’ın istikrarlı, bütünleşik ve barışçıl bir Suriye vizyonunu hayata geçirme yolunda atılmış mühim bir hamledir,” şeklinde konuştu.
İki hafta önce nihayete erdirilen bu karar, Esad dönemi boyunca Washington tarafından uygulanan çok sayıda ABD yaptırımının gevşetilmesi veya tamamen kaldırılmasına yönelik atılan çeşitli adımları takip ediyor. Terörizm tanımının kaldırılmasındaki temel hedef, HTŞ liderliğindeki isyanın Esad ailesinin on yıllar süren iktidarını sonlandırmasının ardından Suriye’nin uluslararası tecridine son vermek ve 13 yıllık iç savaşla harap olmuş ülkeyi yeniden inşa etme çabasındaki yeni hükümete destek sağlamaktır.
Beyaz Saray’da İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile pazartesi akşamı yiyeceği yemek öncesinde konuşan ABD Başkanı Donald Trump, Suriye’nin yeni liderinin “oldukça çetin bir geçmişe sahip olduğunun” kendisine daha önce söylendiğini yineledi. Trump, Mayıs ayında Suudi Arabistan’da bir araya geldiği eş-Şara hakkında, “‘Biliyor musunuz, pek de şaşırmadım. Burası dünyanın çetin bir coğrafyası,’ dedim. Fakat ondan bir hayli etkilendim. Yaptırımları kaldırdık, çünkü onlara bir fırsat tanımak istiyoruz,” diye ekledi.
Geçen ay Başkan Trump, eş-Şara’ya verdiği sözü tutarak Suriye’ye tatbik edilen ekonomik yaptırımların birçoğunu ortadan kaldıran bir kararnameye imza atmıştı. Esad’ın devrilmesinden bu yana Suriye, ABD ve diğer Batılı devletlerle ilişkilerini iyileştirme yolunda ilerliyor.
Ancak bu karar, Esad’a, üst düzey kurmaylarına, aile üyelerine ve insan hakları ihlallerine karışan veya uyuşturucu kaçakçılığı ya da Suriye’nin kimyasal silah programıyla bağlantılı olduğu tespit edilen yetkililere yönelik yaptırımları yürürlükten kaldırmadı. Ayrıca, ABD Kongresi’nin onayladığı ve Suriye’nin askeri, istihbarat veya diğer şüpheli kurumlarıyla iş yapan veya bu kurumlara destek veren herkesi hedef alan bir dizi yaptırımı da muhafaza ediyor.
‘Yapıcı Bir Gelişme’
Daha önce El Kaide’nin Suriye’deki kolu olduğu dönemde HTŞ, El Nusra Cephesi olarak tanınıyordu. Eş-Şara’nın Ebu Muhammed Colani (Ebu Muhammed el-Golani) takma adını kullandığı o dönemde El Nusra, El Kaide ile olan bağları dolayısıyla ABD tarafından ‘yabancı terör örgütü’ olarak sınıflandırılmıştı. Eş-Şara’nın grubu 2016 yılında örgütten ayrılarak adını Heyet Tahrir Şam olarak değiştirmiş ve ilk Trump yönetimi 2018’de bu yeni ismi de terörizm tanımına dahil etmişti.
Suriye Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan bir beyanda, kararın iptalinin “geçmişte yapıcı diyaloğu sekteye uğratan bir rotayı düzeltmeye yönelik olumlu bir gelişme” olduğu ifade edildi. Bakanlık, HTŞ’nin listeden çıkarılmasının “Suriyeli kurumları ve yetkilileri etkilemeyi sürdüren kısıtlamaların kaldırılmasına katkı sağlamasını ve uluslararası iş birliğinde rasyonel ve egemenliğe dayalı bir yaklaşıma zemin hazırlamasını” umut ettiğini dile getirdi.
Eş-Şara’nın Eylül ayında New York’ta düzenlenecek olan BM Genel Kurulu’na iştirak etmeyi planladığı aktarılıyor. Buna karşın, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) mevcut durumda hem HTŞ’ye hem de eş-Şara’ya ayrı ayrı yaptırım uygulamayı sürdürüyor ve bu yaptırımların kaldırılması yalnızca BMGK’nın yetkisindedir. BMGK’nın daimi üyelerinden olan Rusya ve Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova’da sürgünde bulunan Esad’ın uzun zamandır en büyük hamisi konumunda bulunuyor.