Sana Göre Haber

UNDP Yetkilisi Uyardı: Avrupa, Afrika’yı Vazgeçilmez Bir Müttefik Olarak Tanımalı

Eleonora Vasques tarafından | Video Editörü: David Brodheim
Yayınlanma: 08/07/2025 – 14:40 GMT+2

Küresel jeopolitik dengelerin yeniden şekillendiği bir dönemde, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) Afrika Bürosu Direktörü, Avrupa’nın Afrika kıtasıyla olan bağlarını zayıflatmaması yönünde önemli bir ikazda bulundu.

“Afrika’nın bilhassa demografik yapısıyla sunacağı pek çok imkan bulunuyor,” ifadelerini kullanan Ahunna Eziakonwa, sözlerine şöyle devam etti: “Son derece genç bir popülasyona ev sahipliği yapan kıtanın, gelecek yüzyıl içinde küresel nüfusun dörtte birini teşkil etmesi öngörülüyor.”

Direktör, bu genç demografik özelliğin, yaşlanan bir popülasyonla mücadele eden ve yenilikçilik ile ekonomik büyümeyi sürdürmek amacıyla genç kabiliyetlere ihtiyacı giderek artan Avrupa açısından hayati bir önem taşıdığını belirtti.

Fakat Ahunna Eziakonwa’ya göre, Afrika’nın Avrupa için taşıdığı değer, yalnızca insan kaynağından ibaret değil.

Kıtanın yükselen ticari ehemmiyetine dikkat çeken Eziakonwa, şu değerlendirmeyi yaptı: “Afrika, bilhassa Ukrayna’daki savaş sonrası global partnerliklerini gözden geçiren Avrupa’nın geleceğini sağlamlaştırmak adına her zamankinden daha çok gereksinim duyduğu kritik madenler açısından zengin bir kaynak teşkil ediyor.”

**İlişkinin Yeni Doğası**

Ahunna Eziakonwa, AB-Afrika bağının niteliğinin bir dönüşüm içinde olduğunu ifade ediyor. “Farklı AB ortaklarıyla yürüttüğüm diyaloglara istinaden, mevcut durum bir geri adımdan çok, ilişkinin yeniden yapılandırılmasıdır. Klasik bağışçı-yararlanıcı paradigmasından, hakiki bir partnerliğe geçiş yaşanıyor,” şeklinde konuştu.

Geçmişte Avrupa Birliği, Afrika ülkelerine hem insani yardım alanında hem de dijital altyapı, enerji ve göç yönetimi gibi çeşitli kalkınma projeleri aracılığıyla önemli ölçüde yatırım gerçekleştirmişti. Bununla birlikte Eziakonwa, Avrupa’nın artık bağışçı kimliğinin dışına çıkıp Afrika’yı temel bir stratejik müttefik olarak konumlandırması gerektiği görüşünde.

“Avrupa, Afrika’nın en büyük donörlerinden biri olmayı sürdürüyor; bu durum aynı. Fakat artık Avrupa’nın Afrika’yı yalnızca finansal destek penceresinden değil, bu ilişkinin sunduğu daha kapsamlı değeri idrak ederek görmesi gerekiyor.”

**Yükselen Rekabet Ortamı**

Avrupa Birliği, yakın zamanda Tunus, Mısır ve Moritanya gibi ülkelerle olan mevcut anlaşmalarını ya tazeledi ya da kapsamını genişletti. Bu anlaşmaların pek çoğu Avrupalı firmalar veya devlete bağlı kurumlar vasıtasıyla hayata geçiriliyor.

Ne var ki kıta, global aktörler için giderek daha çekişmeli bir sahneye dönüşüyor.

Çin’in Afrika’daki ekonomik varlığını sürekli büyüttüğü bu dönemde, Rusya da bilhassa Orta Afrika Cumhuriyeti gibi bölgelerde siyasi ve askeri hamlelerle öne çıkıyor. Eziakonwa, global oyuncular arasındaki bu artan rekabetin kaygı verici olduğunu belirtiyor.

“Partnerlerin birbiriyle yarıştığı bir ortamda, Afrika gibi bir coğrafyanın kurduğu ortaklıklardan tam manasıyla istifade etmesi son derece güç,” diye ifade etti. “Günümüz dünyası giderek daha fazla kutuplaşıyor ve birçok aktör, iş birliği yerine rekabetçi stratejileri benimsiyor. Bu durum, Afrika için ciddi bir meydan okuma teşkil etmektedir.”

Hiçbir ülkenin veya bloğun tek başına Afrika için standart bir çözüm sunamayacağının altını çizen Eziakonwa, sözlerini şöyle tamamladı: “Afrika’nın Çin’den elde ettiği destek kıymetli olsa da her ihtiyacı karşılamıyor. Bu durum Avrupa için de farksız değil. Asıl gelişim, rekabetçi bir tutumla değil, birbirini bütünleyen bir yaklaşımla mümkün olacaktır.”

Exit mobile version