Şehit Ailelerinin Gözünden Yeni ‘Çözüm Süreci’ Tartışmaları
PKK terör saldırılarında eşlerini ve çocuklarını yitirmiş şehit aileleri, son dönemde Abdullah Öcalan merkezli yeniden alevlenen çözüm süreci tartışmalarından derin bir endişe ve rahatsızlık duyuyor. Ankara Etimesgut’ta bir araya gelen aileler, geçmişte yaşanan acı tecrübeleri hatırlatarak, benzer bir sürecin yeni kayıplara yol açmasından korktuklarını dile getiriyor.
2016’daki Ankara Merasim Sokak saldırısında eşini kaybeden bir şehit yakını, “Benim için zaman o günde takılı kaldı. Eşimin cenazesini DNA testiyle tespit edebildik” diyerek yaşadığı travmayı özetliyor. Aileler, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan ve Öcalan ile görüşmeleri gündeme getiren bu süreci eleştirdikleri için “vatan haini” olarak damgalanmaktan çekindiklerini belirtiyor.
‘Bu Kaçıncı Çözüm Süreci?’
2016’da Diyarbakır Sur’daki hendek operasyonları sırasında oğlunu kaybeden Ali Bey, yetim kalan torunlarına baktığını anlatarak tepkisini dile getiriyor:
“Çözüm sürecini en acı yaşayanlardan biriyiz. Torunlarım babasız büyüyor. Bu kaçıncı çözüm süreci? Geçmişte de silahlarını bırakmadılar, hendek kazdılar, hazırlık yaptılar ve evlatlarımız öldü. Bu süreçte kaybeden kimse olmayacak diyorlar. Çok zorumuza gidiyor. Bizim kaybettiklerimiz ne olacak?”
Birçok aile, PKK’nın yine silah bırakmayacağına ve bu sürecin sadece yeni şehitlere neden olacağına inanıyor.
‘Cumhurbaşkanımızın Sözüne Tutunuyoruz’
Tüm endişelere rağmen bazı aileler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarına güven duyduklarını ifade ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 4 Ocak’ta Samsun’da yaptığı konuşma, aileler için bir umut ışığı olmuş durumda:
“Bölücü caniler ya bir an önce silahlarını gömecekler ya da silahlarıyla birlikte toprağa gömülecekler. Bunun dışında üçüncü bir yol yok. Ne ülkemizin ne de bölgemizin geleceğinde teröre yer olmadığını tekrar vurgulamak istiyorum.”
Bu sözlere güvendiğini belirten bir şehit annesi, tek istediklerinin adalet olduğunu vurguluyor ve ekliyor: “Ha eşlerimiz, evlatlarımız şehit olmuş, ha yok sayılmışlar. Terazinin bir kefesine bizi, diğerine katilleri koyuyorlarsa yazıklar olsun.”
‘Umut Hakkı’ Tartışmaları ve Ailelerin Feryadı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin Ekim ayında gündeme getirdiği “umut hakkı” tartışması, ailelerin tepkisini daha da artırdı. Bahçeli’nin, PKK’nın silah bırakması karşılığında Öcalan için yasal düzenleme yapılabileceği yönündeki sözleri, şehit yakınları tarafından öfkeyle karşılandı. Bir baba, bu duruma şu sözlerle isyan ediyor:
“Şehit çocuğunun umut hakkı yok muydu? Elli bin kişinin canına kastetmiş bir caniden bahsediyoruz. Bize taziye çadırlarında timsah gözyaşı dökenler, artık soframıza gelmesin.”
Ailelerin aklındaki en önemli sorulardan biri de terörün zayıfladığı bir dönemde neden yeniden Öcalan’ın muhatap alındığı. Bir şehit babası, “Ülkede parmakla sayılacak kadar terörist kaldığı söylenirken, neden şimdi? Ülkemizin güvenliği Öcalan’ın iki kelimesiyle düzelecekse, yazıklar olsun bize” diyor.
Hükümetten Gelen Yanıt
Artan tepkiler ve endişeler üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, AKP’li milletvekilleriyle yaptığı bir toplantıda konuya açıklık getirdiği belirtildi. 15 Ocak tarihli habere göre Erdoğan, “Öcalan’a ev hapsi” iddialarını net bir dille yalanlayarak şunları söyledi:
“Ev hapsi diye bir şey yok. Adamın kendisi de çıkmak istemiyor. Af diye bir şey yok. Bebek katiline af yok. Şehit ailelerimizin ve gazilerimizin hassasiyetlerine önem vereceğiz. Onları rahatsız edecek hiçbir şeye izin vermeyeceğiz.”
Erdoğan’ın bu sözleri, endişeli ailelerin şimdilik tutunduğu en önemli güvence olarak öne çıkıyor.