Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin temmuz ayı olağan meclis toplantısı, Başkan Muhittin Böcek’e yönelik güçlü bir dayanışma gösterisine sahne oldu. Meclis 1. Başkan Vekili Bayram Ali Çeltik’in yönettiği ve 113 gündem maddesinin görüşüldüğü toplantıya yoğun bir vatandaş katılımı gözlendi. Salonda bulunan çok sayıda kişi, “Karanlıkta bile gölgen olacağız” ifadelerinin yer aldığı bir pankart açarken, “Hak, hukuk, adalet” sloganları atarak Başkan Böcek’e desteklerini ifade etti. Bu desteğe, yörüklerin sembolü olan yağlıkları boyunlarına takan Cumhuriyet Halk Partili meclis üyeleri de katıldı. Toplantıda ayrıca, Başkan Muhittin Böcek tarafından Antalyalılara hitaben kaleme alınan bir mektup okundu ve mektubun ardından CHP grubu ayağa kalkarak alkışlarla desteklerini sundu.
“6 KEZ MAZBATA KAZANDI”
Söz alan Meclis 1. Başkan Vekili Bayram Ali Çeltik, konuşmasına “Devletim, milletim, vatanım adına utandığımı ifade etmek istiyorum” diyerek başladı. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin en yetkili makamından, Başkan Böcek’in kendisine tevdi ettiği Meclis 1. Başkan Vekilliği göreviyle seslendiğini söyleyen Çeltik, Başkan’ın başarılarını sıraladı. Çeltik, “Başkanımız, Konyaaltı ilçesini kırsal bir bölgeden, günümüzde ülkemizin ve dünyanın en mühim turizm merkezlerinden birine dönüştürdü. Girdiği her seçimde oylarını yükseltmiş, parti ayrımı yapmaksızın tüm halkın sevgisini, saygısını ve itimadını kazanmış bir belediye başkanıdır. Tam 6 defa mazbata aldı. Antalya tarihinde üst üste iki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen ilk isim olmuştur. Göreve başladığında, bütçesine oranla en borçlu belediyeyi teslim almıştı. Ancak yürüttüğü çalışmalar sayesinde belediyeyi, kurumlara tek bir lira borcu kalmamış bir yapıya kavuşturdu. Bununla da kalmayıp üzerine yeni hizmetler ekledi. Kentimizi yalnızca Türkiye’de değil, dünya çapında da en iyi şekilde temsil eden isimlerden biridir” ifadelerini kullandı.
“ASIL CEZALANDIRILAN YARGIYA DUYDUĞUMUZ GÜVENDİR”
Vekil Çeltik, denetim komisyonu seçimleri konusuna da değinerek Başkan Böcek’in şeffaflık anlayışını bir örnekle açıkladı: “Grup toplantımızda 3 kişilik bir komisyon kurulması önerildiğinde Muhittin Başkanımız kesinlikle karşı çıktı. ‘Eğer 3 kişi olursa diğer arkadaşlar bizi denetleyemez. 5 kişi olsun ki onlar da bizi denetleyebilsin’ diyerek ne denli şeffaf bir yönetim anlayışı sergilediğini göstermiştir. Şimdi ise başkanımız haksız ve hukuksuz bir biçimde zindanda tutuluyor. Vatanına, milletine, bayrağına bu denli bağlı, adil, şeffaf ve kentini tüm dünyada başarıyla temsil eden bir devlet adamı bu duruma düşürüldüyse, vay halimize, vay halimize, vay halimize. Devletim, milletim ve vatanım adına hicap duyuyorum. Burada cezalandırılan kişi Muhittin Böcek Başkanımız değildir. Cezalandırılan, dünyanın ve ülkemizin dört bir yanından gelen konuklarımızdır. Cezalandırılan esnafımız, çiftçimiz, halkımız ve milletimizdir. Asıl cezalandırılan, adalete ve yargıya olan inancımızdır. Şunu asla unutmayın: Adalet bir gün hepimize lazım olacak.”
“BU, KENTİN DEMOKRASİSİNE YÖNELİK BİR OPERASYONDUR”
CHP Grup Sözcüsü Büşra Dirgen Özdemir ise halk iradesiyle göreve gelmiş bir belediye başkanının tutuklanmasının, ülkedeki her bireyin anayasal ve hukuki haklarını çiğnemek anlamına geldiğini vurguladı. Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Antalya halkının iradesi, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’te tecelli etmiştir. Büyükşehir Belediye Başkanımız, çelik gibi bir iradeyle, alnı açık, başı dik bir şekilde demir parmaklıklar arkasında tutsaktır. Selam olsun Sayın Başkanım. Başkanımızın temelsiz iddialar ve kurgu beyanlarla tutuklanmış olması sadece şahsına değil, bu kentin halkına, demokrasisine karşı yapılmış bir operasyondur. Bu, hukukun değil, siyasal baskının eliyle şekillenen karanlık bir tablodur.”
Özdemir, Başkan Böcek’in karakterini ve hizmetlerini şu sözlerle anlattı: “Sayın Başkanımız, 31 yıllık onurlu siyaset hayatında 27 yılı belediye başkanlığı olarak geçen, çeyrek asrı aşkın bir süredir partiler üstü bir anlayışla doğduğu topraklara tüyü bitmemiş yetimin hakkını gözeterek hizmet etmiştir. Atasından kendisine miras kalan, bugünkü değeri yüzlerce milyon lira olan araziye bin 510 kapasiteli devlet okulu yaptıran bir hayırseverdir. Mal varlığı da göz önüne alındığında kimseye minnet duyacak durumda olmayan, kimseyi ayırmadan, dışlamadan bu güzel memleketin her bir ferdine hizmet etmeyi şiar edinmiş ve bu yüzden de tüm Antalya halkının gönlünde yer etmiş bir isimdir.”
“O, herkesin başkanıdır,” diyerek devam eden Özdemir, “Atamızın ‘Tek bir Yörük çadırında bir duman tütüyorsa bu dünyada hiçbir güç bizi yenemez’ dediği Yörük çocuğu, Torosların evladıdır. O, bu kentin ortak vicdanı, bu kente nefes olmuş, umut olmuş, alın teriyle yazılmış bir hikayenin adıdır. O hikayede hırsızlık yoktur, yandaşlık, kayırmacılık yoktur. Ben yoktur, biz vardır. O hikaye Antalya’nın dağlarında Yörük ateşinin yanışı gibidir. Halkta yanan bir sevdanın adıdır. Muhittin Böcek, bu şehirde hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi için gecesini gündüzüne katmış, depremde, selde, yangında, pandemide halkın yanından ayrılmamıştır. Pandemi döneminde 108 gün yaşam mücadelesi verdikten sonra ölüm bile ona uğramamış ve Antalya tarihinde ilk kez iki kez üst üste seçim kazanan belediye başkanı olmuştur. O sadece bir belediye başkanı değil, çocukların ağabeyi, annelerin duası, bu kentin evladı, gönül insanıdır. Adı itirafçı, özü iftiracı olan sözlerle bu kadar yılın emeği karalanmak, Antalya halkının iradesi gasp edilmek isteniyor. Biz başkanımızın yanındayız, Antalya halkı başkanımızın yanındadır, Muhittin Böcek asla yalnız değildir.”