Sana Göre Haber

Fahrizade Suikastının Perde Arkası: Mossad Operasyonuna Dair Yeni İddialar Ortaya Çıktı

By&nbspيورونيوز
Yayınlanma Tarihi
10/07/2025 – 12:02 GMT+2REKLAM2020’de yaşanan ve Tahran yönetiminin İsrail’in istihbarat servisi Mossad’ı sorumlu tuttuğu, İran’ın önde gelen nükleer bilim insanı Muhsin Fahrizade’ye yönelik suikasta ilişkin yeni detaylar gün yüzüne çıktı.

İsrail, suikastın sorumluluğunu resmi olarak hiçbir zaman kabul etmedi; bu tutumunu, Haziran ayında iki devlet arasında gerilimin tırmandığı dönemde ve sonrasında da sürdürdü.

Buna karşın, Jerusalem Post gazetesinde yer alan yeni bir habere göre, Fahrizade’nin 27 Kasım 2020’de ilk olarak arabasındayken hedef alındığı öne sürüldü. Operasyonu yürüten ajanların, onun hayatta kalma ihtimaline karşı aracından çıkıp kaçmaya yeltendiği sırada ateş etmeyi sürdürdüğü belirtildi. İsrailli yayına göre, Fahrizade bu saldırının hemen ardından hayatını kaybetti.

Bu yeni iddialar, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Tümgeneral Ali Şemhani’nin daha önce yaptığı resmi açıklamalarla örtüşüyor. Şemhani, o tarihlerde yaptığı bir açıklamada, Fahrizade’nin uydu bağlantılı ve uzaktan kontrol edilen bir makineli tüfek kullanılarak öldürüldüğünü ifade etmişti.

Daha sonra İsrailli istihbarat kaynakları, bu tarife uygun, ABD üretimi bir M240C 7.62mm makineli tüfeğin parçalara ayrılarak İran’a sokulduğunu ve yaklaşık 20 ajandan oluşan bir Mossad timi tarafından sekiz aylık bir sürede monte edildiğini teyit etti. İddialara göre silah, Tahran’daki İmam Humeyni Caddesi’ne park edilmiş mavi renkli bir Zamyad kamyonete yerleştirilmişti. Operasyonun, Fahrizade’nin yanında bulunan eşine zarar gelme riskini minimuma indirmek amacıyla uzaktan kumanda ile gerçekleştirildiği aktarıldı.

Ayrıca, pusu kurulmadan saniyeler önce bilim insanının kimliğini doğrulamak maksadıyla kameralarla donatılmış ikinci bir aracın kullanıldığı da söylenmektedir. Ancak bu iddiaların hiçbiri bağımsız kaynaklarca teyit edilememiştir.

Batılı ve İsrailli istihbarat servislerince İran’ın nükleer programının kilit ismi olarak kabul edilen Fahrizade, İranlı yetkililerce “şehit” olarak nitelendirildi ve adına resmi bir cenaze töreni yapıldı.

İranlı kaynakların aktardığına göre Mossad, Fahrizade’yi ortadan kaldırmayı ilk olarak 2009 yılında, o dönemin direktörü Meir Dagan yönetiminde değerlendirmişti. Fakat, böyle bir operasyonun uygulanabilirliğine dair kurum içi tartışmaların, planın hayata geçirilmesini ertelettiği belirtiliyor.

2020’ye gelindiğinde Fahrizade’nin operasyonel pozisyonunun yerinin doldurulabilir olduğu düşünülse de, stratejik değerinin ve İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney ile olan bağlantısının aynı gücünü koruduğu rapor ediliyor.

Fahrizade’nin suikastının, İran’ın nükleer emellerini aylar, hatta potansiyel olarak yıllar boyunca sekteye uğrattığına ve İsrail’in gizli operasyonel ve istihbari yeteneklerini pekiştirdiğine inanılmaktadır.

Exit mobile version