Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) mensubu belediye başkanlarının tutukluluk hallerinin sürdüğü bir dönemde, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız’dan hukukun üstünlüğüne dair dikkat çeken bir açıklama geldi.
“ÖZGÜRLÜĞÜ KISITLAYAN TEDBİRLER YALNIZCA İSTİSNAİ DURUMLARDA UYGULANMALI”
Feti Yıldız, ‘Dünya Hukuk Günü’ münasebetiyle yaptığı bir paylaşımda şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ardından, Alman Ceza Muhakemesi Kanunu temel alınarak hazırlanan ve bazı uyarlamalarla 1926 senesinde yürürlüğe konan yasa, 19. Yüzyıl’daki büyük kanunlaştırma akımının bir neticesidir. Bu yasa, hak ve özgürlüklerin korunması ve ilerletilmesi için uygun bir zemin hazırlamıştır. Bu hukuki metinler, maddi gerçeğe ulaşma sürecindeki işlemlerin, insan onuruna ve adil yargılanma hakkına saygılı bir biçimde yürütülmesi gerektiğini anımsatır.
Örneğin, özgürlüğü kısıtlayan önlemlere ‘ancak çok zorunlu hallerde başvurmak’ esastır. Kısıtlamaların ‘kesin ihtiyaç’ ölçütüne göre yapılması ve bu yetkinin yalnızca ‘son bir çare’ olarak değerlendirilmesi benimsenmiştir. ‘Gecikmesinde sakınca bulunan hal’ gibi bir kriter ortaya çıkmadıkça hürriyeti kısıtlayıcı tedbirlere gidilmemesi gibi genel prensipler çizer ve ‘formül gerekçeler’i kabul etmez.”
“TARİHİMİZDE ADALETİN GÜZEL ÖRNEKLERİ MEVCUTTUR”
Yıldız, açıklamalarını tarihi bir anekdotla destekleyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Tarihimiz, bu konuda çok sayıda güzel örnek barındırmaktadır. Fatih Sultan Mehmet Han, İstanbul’un fethinin ardından, verdiği emrin aksine bir iş yapan Rum Mimar İpsilanti Efendi’nin kolunu kestirmiştir. Bunun üzerine Mimar İpsilanti Efendi, Kadı Hızır Bey’e müracaat ederek Fatih’ten davacı olmuştur.
İstanbul’un ilk kadısı olan Hızır Bey, sıradan bir vatandaşa gönderir gibi, ‘Murat oğlu Mehmet, belirtilen saatte mahkemede hazır bulunun!’ ifadelerini içeren bir celpnameyi padişaha yollamıştır. Mahkemelerde adalet dağıtan hakim oturduğu için, diğer herkes ifadesini ayakta verir. Hızır Bey, Fatih’in oturduğunu fark edince, ‘–Suç murafaası üzeresin, ayağa kalk!’ diyerek onu ikaz etmiştir. Bu uyarı üzerine Fatih Sultan Mehmet, ifade vermek için ayağa kalkmıştır.
Gerçekleşen muhakeme neticesinde Kadı Hızır Bey, Fatih’i haksız, Rum Mimarı ise mağdur bulmuştur. Fatih Sultan Mehmet, bu kararı büyük bir sükunet ve teslimiyetle kabul ederek Kadı Hızır Bey’e, ‘–Hüküm şer’-i şerîfindir!..’ demiştir. Ardından, ‘–Benden değil de Allah’tan korktuğun için seni tebrik ederim!..’ sözleriyle onu kutlamıştır.”
Yıldız’ın X platformundaki paylaşımı ise şu şekildeydi:
“10 Temmuz Dünya Hukuk günü kutlu olsun. Bizler, adaletli ve merhametli bir medeniyetin mensuplarıyız. Mevzuatımızda; Ceza Muhakemesi usul ve kurallarına ilişkin ilk metinleri 1870’de Adliyenin Daimi Nizamnamesi’nin üçüncü faslında görürüz. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan… — Feti Yıldız (@YildizFeti) July 10, 2025”