Sana Göre Haber

Gram Altın Fiyatları İçin 4.500 TL Mümkün mü? Ekonomist Belgin Maviş’ten Kritik Tarihler ve Değerlendirmeler

Haftaya 4276 lira seviyesinden giriş yapan gram altın, hafta ortasında 4226 liraya kadar bir gerileme yaşamıştı. Ancak, bu 50 liralık değer kaybının ardından altında yaşanan toparlanma dikkatlerden kaçmadı. Özellikle iki önemli gelişmenin ivme kazandırdığı gram altın fiyatları, yeniden 4270 TL bandının üzerine tırmandı.

**PİYASALARI HAREKETLENDİREN DIŞ GELİŞMELER**

Piyasalar, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) son toplantı tutanaklarının yayınlanmasıyla pozitif bir hava yakaladı. Tutanaklara göre, Fed yetkililerinin büyük bir bölümünün bu yıl içerisinde politika faizinde bir indirime gidilmesinin makul olacağı görüşünü paylaşması, küresel piyasalara moral aşıladı.

Buna ek olarak, Trump’ın Çarşamba günü gümrük vergisi hamlelerini genişletmesi de piyasaların odağındaydı. ABD’ye ithal edilen bakıra %50 ve Brezilya menşeli ürünlere %50 gümrük vergisi uygulanacağı ve her iki kararın da 1 Ağustos tarihinde yürürlüğe gireceği ilan edildi. Trump, hafta başında Güney Kore ve Japonya gibi 14 ülkeye ek olarak 7 farklı ülke için daha tarife bildirimleri yayımlamış ve bir anlaşmaya varılamaması durumunda 1 Ağustos’tan itibaren geçerli olacak %25’lik vergiler getirmişti.

**EKONOMİST BELGİN MAVİŞ’TEN ALTIN ANALİZİ**

Peki, Temmuz ayında TCMB’den gelmesi muhtemel bir faiz indirimi ve Fed’in güvercin adımları, altın fiyatlarında eylül ayına dek keskin bir tırmanışa neden olur mu? Gram altın için 4.500 TL seviyeleri gerçekçi mi? BLG Finansal Danışmanlık Kurucu Ortağı Belgin Maviş, milliyet.com.tr için bu merak edilen konuları değerlendirdi. Maviş’e göre, altın fiyatları belirli bir doygunluk seviyesinde bulunsa da asıl hareketlilik tahvil piyasasında yaşanıyor. Tahvillerden çıkan sermayenin hisse senetlerine mi yoksa farklı enstrümanlara mı yöneleceği belirsizliğini koruyor. Fed’in Temmuz toplantısında faizlerde bir değişiklik yapması ise beklenmiyor.

Belgin Maviş, “Fed tutanakları, Fed Başkanlarının da bir belirsizlik içinde olduğunu ortaya koydu. Trump’ın peş peşe duyurduğu kararlar ve Brezilya’ya yönelik %50’lik gümrük vergisi ilanı, dolaylı yoldan Çin’in hedeflendiğini düşündürüyor. Bu nedenle piyasalar şimdilik tepki vermekte yavaş kalsa da, gözler Fed toplantısından çıkacak açıklamalarda olacak” dedi.

**’ALTINDA BİR BASKI SÖZ KONUSU DEĞİL’**

Altının üzerindeki baskının sürekli Fed kaynaklı olduğu yorumlansa da Maviş, “Aslında altında bir baskılanma mevcut değil. 2025 yılı genelinde altın, yine en yüksek getiriyi sunan yatırım aracı olarak öne çıkıyor. Yüksek faiz ortamında mevduat ve tahvile yönelmeyen para ve merkez bankalarının rezervlerini güçlendirme çabalarının sürmesi, hem ons hem de gram altın fiyatlamalarını olumlu yönde etkiliyor” şeklinde konuştu.

**’RİSKLER ORTADAN KALKMADI, SADECE ERTELENDİ’**

Orta Doğu’daki gerilimin ateşkesle birlikte yatışmasına rağmen bazı sorunların sadece ertelendiğini belirten Maviş, “Trump’ın 1 Ağustos’a ötelenen gümrük anlaşmaları, İran-İsrail-Filistin meselesi ve ABD ile Avrupa Birliği’nin Rusya’ya yönelik yeni yaptırımları gündeme getirme ihtimali gibi unsurlar belirsizlik yaratıyor. Riskler sona ermiş değil, yalnızca ertelenmiş durumda. Mevcut durumu geçici bir bahar havası olarak niteleyebiliriz” dedi.

**ALTIN FİYATLARINDA NE ZAMAN DÜŞÜŞ BEKLENMELİ?**

Altın fiyatlarında olası bir düşüş senaryosuna dair kişisel görüşünü paylaşan Maviş, “Merkez bankaları ne zaman ABD tahvillerini almaya başlarsa, o zaman ellerindeki altın rezervlerinden tahvile bir geçiş yaşanır ve altında düşüş görürüz. Bunun gerçekleşmesi için ise ABD ekonomisinin pozitif büyümeye geçmesi şart. Dolayısıyla bu hareket yaşanmadığı sürece altın, yükseliş trendini sürdürecektir” ifadelerini kullandı.

**PİYASALARIN YÖNÜNÜ BELİRLEYECEK KRİTİK TARİHLER**

Yıl sonu için 4.500 TL hedeflerinin bulunduğunu, ancak bu hedefin revizyonu için Eylül ayındaki TCMB faiz toplantısının sonuçlarını görmenin gerektiğini vurgulayan Maviş, önemli tarihleri şöyle sıraladı: “24 Temmuz’da TCMB’nin faiz kararı, 25 Temmuz’da Moody’s’in değerlendirmesi ve 30-31 Temmuz’da Fed’in kararı… Bütün bu gelişmeler, gram altının yanı sıra para ve sermaye piyasalarının da yönünü tayin edecektir.”

Maviş, gram altında küçük çaplı geri çekilmeler yaşansa da dolara gitmeyen paranın rotasını altına çevirdiğini ve bir miktar dövize de yönelim olduğunu ekledi.

**GRAM ALTINDA 4.500 TL HEDEFİ GERÇEKÇİ Mİ?**

Maviş, “24 Temmuz’da Merkez Bankası’ndan 350 baz puanlık bir faiz indirimi öngörüyorum. Fed ise faiz oranlarında değişikliğe gitmeyecektir ancak güvercin tonda açıklamalar yapabilir. Bu koşullar altında, gram altında yıl sonuna doğru 4.500 TL seviyesi kolayca ulaşılabilecek bir hedeftir” dedi.

Yurt içindeki terörle mücadele adımları ve Kuzey Irak ile Suriye hattında yaşanabilecek gelişmelerin de fiyatları etkileyeceğini belirten Maviş, “Yerli yatırımcı gram altında pozisyon almaya devam ediyor. Yaşanacak geri çekilmeler birer alım fırsatıdır. Kısa vadede önce 4.300 TL seviyesinde bir mola verdikten sonra 4.500 TL seviyesini test edebilecek bir gram altın grafiği ile karşı karşıyayız. Yıl sonuna doğru ise 4.500 TL’nin de üzerine çıkarak 4.800 TL, hatta 5.000 TL seviyelerini görme potansiyelimiz bulunuyor. Ancak bu tahmini yapmak için şimdilik erken, öncelikle eylül ayını bekleyip görmeliyiz” diyerek sözlerini tamamladı.

Exit mobile version