Sana Göre Haber

Haşhaşiler’in Efsanevi Kalesi Alamut, UNESCO Dünya Mirası Statüsüne Kavuşuyor

İran’ın Kazvin eyaletinde, Hazar Denizi’nin güneyinde konumlanan tarihi Alamut Kalesi için önemli bir gelişme yaşanıyor; kale, 2026 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine dahil edilmek üzere hazırlıklarını sürdürüyor.

Konuyla ilgili IRNA haber ajansına açıklamalarda bulunan Arkeolog ve Alamut Kazvin Alan Yönetim Müdürü Hamide Çubek, sürecin önemli bir aşamasına dikkat çekti. Çubek, UNESCO denetçilerinin eylül ayında kaleye bir ziyaret gerçekleştireceğini ve bu ziyaretin, kalenin dünya mirası olarak tescillenmesi için gerekli saha değerlendirmesini yapma amacı taşıdığını belirtti. Kendisi, nihai tescil işleminin 2026 yılında tamamlanmasının hedeflendiğini de sözlerine ekledi.

Düzenlenen bir toplantı sonrasında konuşan Çubek, bu sürecin geçmişine de ışık tuttu. “Alamut Kalesi ve ona ait savunma duvarlarının dünya mirası olarak tescil edilme süreci, yirmi yılı aşkın bir zamandır devam etmekteydi. Nihayetinde, geçtiğimiz yılın Aralık ayında dosya UNESCO’ya sunuldu ve kabul gördü,” şeklinde konuştu.

Çubek, gelecek adımları da özetleyerek, “Bu çerçevede, dosyanın dünya mirası listesine eklenmesi için gereken saha incelemesini yürütmek üzere UNESCO uzmanları ve denetçilerinden oluşan bir heyet, eylül ayında Alamut bölgesini ziyaret edecek. Ancak, resmi tescil işlemi 2026 yılında yapılacaktır,” ifadelerini kullandı.

Kazvin eyaletinin kuzeyinde bulunan Alamut Dağları’nda bir dizi tarihi kaleden oluşan bir kompleks yer almaktadır. Bu yapılar arasında en meşhuru, sarp ve “aşılması güç” bir kayalığın zirvesine konumlandırılmış olan Alamut Kalesi’dir. Kale, Kazvin’in en önemli turistik destinasyonlarından biri olup, özellikle tarih ve arkeoloji tutkunları için büyük bir anlam taşımaktadır.

8 BİN 200 METRE YÜKSEKLİĞİNDE

8 bin 200 metrelik bir yüksekliğe sahip olduğu belirtilen kale, bölgenin en dikkat çekici yapılarındandır.

ALAMUT’UN HİKAYESİ

Alamut’un kökeni, Elburz Dağları’nın eteklerinde bir Deylem Kralı tarafından inşa ettirilmesine dayanır. Dağların arasında, kayalık bir zemin üzerine kurulan bu yapı, asırlarca fethedilemez olmasıyla şöhret kazanmıştır.

Ancak kalenin asıl efsanevi kimliğe bürünmesi, yıllar sonra Hasan Sabbah’ın yönetimine girmesiyle mümkün oldu. Kale, Haşhaşiler için merkezi bir karargâh işlevi görmeye başladı. Bu durum, 1256 yılında Hülâgû Han liderliğindeki Moğol ordusunun Haşhaşiler’i ortadan kaldırma hedefiyle kaleyi zapt etmesine kadar sürdü. Bu işgal sırasında kaledeki Haşhaşiler’in neredeyse tamamı katledildi.

Exit mobile version