Kamuda görev yapan 600 bin işçinin dahil olduğu toplu sözleşme sürecinde hükümetin önerdiği düşük zam oranına tepki olarak, Öz Sağlık-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubesi tarafından bir protesto gerçekleştirildi. Okmeydanı Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi önünde düzenlenen eyleme damgasını vuranlar ise işçilerden çok çocukları oldu. Hak arayışı için toplanan işçilerin çocukları, “Yüzde 17 kaç çikolata eder?” ve “Tayyip dedeme TUHİS’i şikayet ediyorum” gibi ifadelerin yer aldığı dövizlerle alandaydı. Tüm çocuklar adına basın açıklamasını 10 yaşındaki Lina isimli bir kız çocuğu okudu.
‘GEREKSİNİMLERİMİZİ KARŞILAYAMAZ HALE GELDİLER’
Lina, konuşmasında anne ve babalarının büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını ve artık çok yorgun olduklarını dile getirdi. Lina, “Omuzlarındaki vergi yükü giderek artıyor. Büyüyen Türkiye ekonomisinden hak ettikleri payı alamıyorlar. Neredeyse evimize ekmek getirmekte zorlanıyorlar. Bizim gereksinimlerimizi karşılayamaz hale geldiler. Onların bu halini gördükçe bizler bir çikolata dahi istemeye çekiniyoruz. Annelerimizi ve babalarımızı daha fazla üzmeyin, onları daha çok bekletmeyin” şeklinde konuştu.
‘ONURUMUZLA OYNANIYOR’
Eylemde bir konuşma yapan Öz Sağlık-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Erdem Dinç ise sürecin normal ilerlediği ve bugüne dek işçilere büyük olanaklar sağlandığı yönündeki beyanların, çalışanları derinden yaraladığını vurguladı. Dinç, “Hakkımızda karar verenlerin, onurumuzu ayaklar altına almasına şiddetle itiraz ediyoruz. Tam 600 bin kamu işçisi aylardır bir kuruş dahi zam almadan çalışmaya ve hizmet üretmeye devam ediyor. Fakat artık bıçak kemiğe dayandı, sabrımız tükendi. Vatanımızı ve devletimizi elbette seviyoruz ama hakkımız olanı da almak istiyoruz” ifadelerini kullandı. Yapılan açıklamaların ardından işçiler, 10 dakikalık bir oturma eylemi düzenledi.
‘ÇOCUĞUM PARKA GİDECEĞİNE EYLEME GELDİ’
Cumhuriyet gazetesine demeç veren Beykoz Sağlık Müdürlüğü çalışanı Zehra Bilir, çocuğunun oyun oynaması gereken park yerine, haklarını talep etmek için eylemde bulunduğuna işaret etti. Bilir, “Sabahları işe gidip akşamları eve dönen bir annesi var, fakat sonuç olarak elimiz boş. Tek derdimiz geçim sıkıntısı, her şeyi defalarca düşünerek alıyoruz. Teklifi yalnızca yüzde bir oranında artırırken vicdanları hiç mi sızlamadı, bunu gerçekten merak ediyorum. İnsan bunu söylerken bile utanmalı” dedi.