Kurtulmuş: Terörle Mücadele Süreci Tüm Türkiye’nin Ortak Sorumluluğudur

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Bosna Hersek ziyareti kapsamında Srebrenitsa Soykırımı’nın 30’uncu yıl anma törenine ve Srebrenitsa Soykırımı Kurbanlarını Anma Müzesi’nin açılışına iştirak etti. Kurtulmuş, tören sonrasında basın mensuplarına önemli değerlendirmelerde bulundu. ‘Terörsüz Türkiye’ girişiminin tasarlanan plana uygun şekilde devam ettiğini dile getiren Kurtulmuş, “Yol haritası, İmralı’dan yapılacak bir açıklama, ardından örgütün bu karara riayet edeceğini bildirmesi ve müteakiben Meclis’te bir prosedürün işletilmesi şeklinde öngörülmüştü. Aynı zamanda, Meclis’teki aşamaya geçilmeden evvel örgütün silahlarını teslim etmesi bir ön koşuldu. Bugün, tam da planlandığı gibi Kuzey Irak’ta ilk adımın atıldığını görüyoruz” şeklinde konuştu. Bu girişimin devamlılık arz ettiğini ve daha fazla silahın mevcut olduğunu belirten Kurtulmuş, esas ehemmiyet arz eden konunun, silahların bir daha asla kullanılmamak üzere kalıcı olarak terk edilmesi ve terör örgütünün eylemsel olarak kendini lağvettiğini ortaya koyması olduğunu söyledi. TBMM bünyesinde oluşturulacak komisyona ilişkin çalışmaların bitme aşamasına geldiğini bildiren Kurtulmuş, “Süreç dahilinde ilk olarak partilerin grup başkanvekilleri ve genel başkanları ile bir araya geldim, sonrasında grup başkanvekilleriyle bir toplantı daha gerçekleştirdim. Akabinde kendilerinden yazılı görüşlerini iletmelerini istedim. Geçtiğimiz hafta itibarıyla bu görüşler tarafımıza intikal etti. Bundan sonraki adımda komisyonun ismi, yapısı, üye sayısı, çalışma prensipleri ve öncelik vereceği konuları netleştirerek ilerleyeceğiz. Komisyonun temel misyonu, Türkiye’de silahların bırakılması ve terör örgütünün feshedilmesi girişimini, millet iradesi adına ve TBMM çatısı altında denetlemektir. Bu süreçte şayet bazı yasal düzenlemelere ihtiyaç duyulursa, bu düzenlemeler komisyonda taslak haline getirilecek ve kanunlaşması için Meclis Genel Kurulu’na takdim edilecektir” dedi. Her şeyin iyi niyet temelinde ilerlediğinin altını çizen Kurtulmuş, “Temennimiz, bu süreçte dahili veya harici art niyetli çevrelerin provokasyonlarıyla yüzleşmemektir. Türkiye’de terörün son bulmasını arzu eden herkesi bu girişime omuz vermeye davet ediyorum. 100 yıllık cumhuriyet tarihimizin 50 senesi terörle mücadeleyle geçti. 40 binden fazla vatandaşımız yaşamını yitirdi. Terörle mücadelenin alternatif maliyetleri de göz önüne alındığında, Türkiye’nin kaybı 2 trilyon doları aşmıştır. Artık Türkiye’nin ilerlemesini engelleyen bu zincirleri kırıp atacağız” ifadelerini kullandı. Bütün siyasi partileri ve kanaat önderlerini sürece destek olmaya çağıran Kurtulmuş, “Bu girişimi iyi niyetle, samimi, açık ve şeffaf bir anlayışla icra edeceğiz. Şunu açıkça belirtmek isterim ki: Bu girişim, herhangi bir partinin tek başına üstleneceği bir konu değildir. Bu, bütün Türkiye’nin ortak sorumluluğudur. Süreç başarıyla neticelenirse, kazanan bir veya iki parti değil, topyekûn Türkiye olacaktır. Herkesin bu şuurla hareket etmesini, üniversitelerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın ve fikir sahibi insanlarımızın bu girişime destek vermesini diliyorum” diye ekledi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, sürecin hassasiyetine işaret ederek, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ile gerçekleştirdiği görüşmeyi de yorumladı. Bu girişimin oldukça hassas olduğunu ve süreci sabote etmek veya zehirlemek isteyebilecek kişilerin olabileceğini belirten Kurtulmuş, şunları kaydetti: “Bizim nihai gayemiz nedir? Türkiye’de terörün bir daha dirilmemek üzere tarihin derinliklerine gömülmesidir. Nihai gayemiz nedir? Bu topraklarda yaşayan Türklerin, Kürtlerin, Alevilerin, Sünnilerin, yani 85 milyonun kardeşliğini, birliğini ve bütünlüğünü tesis etmektir. Hiç kimse bu hedeflere ‘hayır’ diyemez. Madem ki buna karşı çıkılamaz, o halde herkesin sorumluluk alması, görev üstlenmesi ve bu süreci hep birlikte başarıyla sonuçlandırması icap etmektedir. Geçmiş dönemlerden farklı olarak, tüm kamu kurum ve kuruluşları sorumluluklarını büyük bir özenle ifa etmektedir. Bilhassa Milli İstihbarat Teşkilatı bu süreçte son derece titiz bir tutum sergilemektedir. Fakat nihayetinde kararların alınması ve sürecin siyasi yönetiminin sağlanması siyasi iradenin uhdesindedir. Türkiye Büyük Millet Meclisi de bu noktada milletin iradesinin vücut bulduğu makamdır. Bizim vazifemiz, bu konuları orada şeffaf bir şekilde müzakere ederek bir neticeye bağlamaktır.” Haberin görseli AA tarafından servis edilmiştir