PKK, lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat tarihli “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” doğrultusunda bugün silah bırakma sürecini başlatıyor. İlk adımın, bir grup PKK üyesinin Kuzey Irak’taki Kürdistan Bölgesel Yönetimi denetiminde bulunan Süleymaniye kentinde silahlarını teslim etmesiyle atılması öngörülüyor. Tüm silah bırakma eyleminin birkaç aylık bir zaman diliminde tamamlanması planlanıyor.
Sürecin, Ankara, Erbil ve Bağdat hükümetleri arasındaki eşgüdümle yürütülmesi hedefleniyor. Bu koordinasyon çerçevesinde, örgütün silahlarını teslim edeceği özel noktaların kurulması ve kullanılması bekleniyor.
Silah bırakma töreninden önce, 9 Temmuz’da PKK lideri Abdullah Öcalan’ın bir mesajı kamuoyuyla paylaşılmıştı. Bu mesajda Öcalan, PKK’nın artık bir ulus devlet kurma hedefi taşımadığını belirtmiş ve barış ile demokratik bir toplum idealine ulaşmanın yolunun “pozitif entegrasyonalist bir perspektif” benimsemekten geçtiğini vurgulamıştı.
Başlangıçta, PKK’nın ilk silah bırakma merasiminin televizyon kanallarından canlı olarak yayınlanması tasarlanıyordu ve bu amaçla Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) tarafından bazı gazeteciler ve yazarlar davet edilmişti. Fakat, “güvenlik” endişeleri öne sürülerek canlı yayın planının iptal edildiği açıklandı. DEM Parti’den edinilen bilgilere göre, tören farklı bir mekanda gerçekleştirilecek ve bu alana kameraların ya da fotoğraf makinelerinin girişine izin verilmeyecek. Bununla birlikte, törene ait görüntülerin bölgedeki gazetecilere hızlı bir şekilde servis edileceği ve kamuoyuna duyurulacağı belirtildi. Parti yetkilileri, bu değişikliğin sebebini “güvenliği sağlamak ve muhtemel provokasyonları engellemek” olarak ifade etti.
Törene, DEM Parti’nin eş başkanları, bazı milletvekilleri, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve Demokratik Bölgeler Partisi, Halkların Demokratik Kongresi gibi çeşitli sol-sosyalist partilerin temsilcilerinden oluşan 15-20 kişilik bir heyetin katılması bekleniyor. DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan da 9 Temmuz’daki açıklamasında, “Bu somut adımı izlemek için eş genel başkanlarımız, milletvekili arkadaşlarımız, DEM Parti heyeti olarak PKK’nın silah bırakma törenine tanıklık etmek için orada olacağız” ifadelerini kullanmıştı.
**DEM Parti Eş Başkanı Bakırhan: ’50 senelik bir çatışma ortamını bitirecek bir gelişmeye tanıklık ediyoruz’**
Süleymaniye’ye giden DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, PKK’nın silah bırakma töreniyle ilgili olarak, “50 yıllık şiddet ve çatışma zeminini ortadan kaldıracak bir adıma şahitlik edeceğiz” şeklinde bir değerlendirmede bulundu. ANKA Haber Ajansı’na demeç veren Bakırhan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ertesi gün yapması beklenen konuşmadan önemli açıklamalar çıkabileceği beklentisini dile getirdi ve “Cumhurbaşkanı’nın hepimizi sarsan bir söylem kullanmasını ümit ediyorum” dedi. Bakırhan, Türkiye’nin 50 yıllık çatışma ve şiddet dönemini geride bırakma sürecinde en kritik açıklamaların yürütmeden gelmesi gerektiğini vurgulayarak, “Nihayetinde bu konu, büyük ölçüde yürütmenin sorumluluğundadır. Bu, Türkiye için yeni bir demokratik hikaye yazmanın kapısını aralayabilir” diye ekledi.
DEM Parti’nin, aralarında Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) de bulunduğu, mecliste grubu olan bütün siyasi partilere tören için davet gönderdiği öğrenildi. Ancak, BBC Türkçe’nin ulaştığı bilgilere göre, AKP ve MHP dahil olmak üzere diğer muhalefet partileri de bu davete icabet etmeyeceklerini açıkladı. Muhalefet partilerinin bu kararının ardında, resmi bir devlet daveti olmaması ve iktidar partilerinden katılım sağlanmaması gibi gerekçelerin yattığı belirtiliyor.
**AKP Sözcüsü Çelik: ‘PKK’nın Silah Bırakması Mühim Bir Gelişmedir’**
AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, TV100 kanalındaki bir canlı yayında gündemi değerlendirdi. Çelik, silah bırakma eyleminin hayata geçmesi durumunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ertesi gün detaylı ve kapsamlı bir açıklama yapacağını belirtti. Sürecin önemine dikkat çeken Çelik, silahsızlanmanın ve örgütün kendini feshetmesinin Türkiye sınırları dışında, Süleymaniye bölgesinde olacağını vurguladı.
Çelik, fesih sürecinin kapsamını şu sözlerle açıkladı: “Üç ana kategoride silahsızlanmanın ve feshin söz konusu olması var. Bu üç kategori zaten Irak’taki PKK, Suriye’deki SDG/PYD, İran’daki PJAK yapılanması. Bir de illegalite düzeyinde Türkiye’de, Avrupa’da, başka yerlerde örgütlenmiş ideolojik ve finansmanla ilgili olarak, KCK yapılanması çerçevesinde. Bütün bu sürecin nihayetlenmesi, sona ermesi gerekiyor.”
Silah bırakan örgüt üyelerinin akıbetine ilişkin bir soru üzerine Çelik, şu açıklamayı yaptı: “Suça karışmamış olanlar, suça karışmış olanlarla ilgili mevcut kanunlarımızda da bir sürü düzenleme var. Aslında halen işleyen mekanizmalar var. Bir çatışma sırasında bile ya da herhangi bir yeri kuşattığı zaman Türk Silahlı Kuvvetleri teslim ol çağrısı yapıyor. Daha sonra bunların teslim olmasıyla ilgili birtakım mekanizmalar var. Nihayetinde de zaten bu fesih sürecinin ve bahsettiğimiz o silah bırakma sürecinin ihtiyaç duyduğu yeni düzenlemeler varsa Meclis’teki komisyon tabii ki buna, bunun için, buna pusula olacaktır, buna zemin hazırlayacaktır, buna dayanak oluşturacaktır. O komisyonun gündemine bağlı olarak gelişecek.”
**Silah Bırakma Sonrası Süreç Nasıl İşleyecek?**
PKK’nın silah bırakma eylemlerini başlatmasının ardından, iktidarın “Terörsüz Türkiye” ve DEM Parti’nin “Barış ve Demokratik Toplum Süreci” olarak tanımladığı bu yeni dönemde, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) aktif bir rol üstlenecek. Gelecek hafta Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un, süreçle ilgili bir Meclis Komisyonu oluşturmak amacıyla siyasi partilerin grup başkanvekilleriyle bir araya gelmesi bekleniyor.
Bu toplantıda, kurulacak komisyonun yapısı ve çalışma prensipleri üzerine partilerin görüşlerinin alınması ve bir sonuca varılması hedefleniyor. Komisyonun faaliyete geçmesiyle birlikte, ilgili devlet kurumları komisyon üyelerine bilgilendirme sunacak. Kararlarını nitelikli çoğunlukla alması öngörülen komisyonda mutabık kalınan konular, yasal düzenleme haline getirilmek üzere Meclis Genel Kurulu’na sunulacak. İnfaz Yasası’nda yapılması planlanan değişikliklerin de bu komisyon tarafından belirlenmesi bekleniyor. Meclis’in ay sonunda tatile girecek olması sebebiyle, sürece ilişkin ilk yasal düzenlemelerin yeni yasama yılının başlangıcı olan 1 Ekim’den itibaren gündeme alınacağı tahmin ediliyor.