AB Büyükelçisi Ossowski’den Özel Değerlendirmeler: ‘PKK’nın Silah Bırakması Tarihi Bir Gelişme’

Kaynak:CNN TÜRK

AB Delegasyon Başkanı Büyükelçisi Thomas Hans Ossowski, CNN TÜRK’e verdiği özel mülakatta şu değerlendirmelerde bulundu;

“PKK’NIN SİLAH BIRAKMA KARARINDAN MEMNUNUZ”

-Türkiye için kritik bir dönemden geçiyoruz. Terör örgütü PKK’nın silah bırakma sürecini başlatması hakkında ne düşünüyorsunuz?

“Bu adımı büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. Terörden arınmış bir Türkiye hedefi için bu son derece mühim bir ilerleme olduğu için sevinçliyiz. PKK’nın, Avrupa Birliği tarafından da bir terör örgütü olarak kabul edildiğini unutmamak gerekir. Bu sebeple, silahlarını bırakmaları ve günün temelde sükunet içinde tamamlanması büyük önem taşıyordu. Türkiye’yi bu kayda değer ve tarihi başarısı vesilesiyle samimiyetle kutluyoruz.”

“VİZE SERBESTİSİ” GÖRÜŞMELERİ BAŞLAYABİLİR Mİ?

-Görev süreniz boyunca Türkiye-AB ilişkilerinin seyrini nasıl özetlersiniz? Karşılaşılan güçlükler, kaydedilen ilerlemeler ve pozitif noktalar nelerdi? Türkiye’nin stratejik hedefi olan AB üyeliği, Gümrük Birliği’nin modernizasyonu ve vize meselesi gibi konular gündemdeki yerini koruyor.

“Türkiye ile Avrupa Birliği’ni birbirine bağlayan çok kuvvetli unsurlar mevcut. Neden mi? Çünkü Türkiye, AB’ye aday bir ülke olmasının yanı sıra, güvenilir bir NATO müttefiki ve stratejik bir partnerimizdir. Ticari anlamda da çok kuvvetli bir ortaklık söz konusu; AB ülkeleri olarak biz, Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı konumundayız. İki taraf arasında yoğun insani temaslar da var; Avrupa’daki AB ülkelerinde yaşayan kalabalık Türk nüfusu bunun bir göstergesidir. Dolayısıyla, ilişkilerimizin sağlam, devamlı ve dayanıklı olması için pek çok neden bulunmaktadır. Geçen yıl ilişkilerimize yeni bir ivme kazandırma yönünde bir karar aldık. Bu çerçevede bir dizi üst düzey diyalog toplantısı düzenledik ve bu temaslar sürecek. Bununla birlikte, diğer mühim konular üzerinde de çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Mevcut durumda Türk hükümetine vize serbestisi konusundaki diyaloğu tekrar başlatma teklifinde bulunduk. Çünkü vize krizine yönelik kalıcı tek çözümün vize serbestisinden geçtiğine inanıyoruz. Bu teklifimizi ilettik ve yaz aylarından sonra müzakerelere başlamayı ümit ediyoruz.”

“Gümrük Birliği’nin güncellenmesi konusu da elbette ajandamızda bulunuyor. Ancak asıl mühim olan, Türkiye ile Avrupa Birliği ortaklığının sadece ticaret, ekonomi ve alışverişten ibaret kalmamasıdır. Değerler bazında da bir ortaklık kurmalıyız. Demokrasi, insan hakları ve siyasi özgürlükler gibi benimsediğimiz ortak prensiplere sadık kalmamız gerekiyor. Hem Avrupa Birliği üyesi devletler hem de Türkiye ve diğer aday ülkeler, Kopenhag kriterleri kapsamında bu ilkelere bağlı kalma taahhüdünde bulunmuşlardır. Bu sahada da Türkiye ile son derece kuvvetli bir işbirliği geliştirmeyi arzu ediyoruz.”

-“Bir Hayat Bir Hikaye” isimli kitapta, tarım ve kadının iş yaşamındaki konumu gibi çeşitli konuları ele alan, hem mültecilere hem de Türk vatandaşlarına ait çok sayıda öykü yer alıyor. Bu kitapla ilgili daha fazla detay verebilir misiniz?

“Öncelikle belirtmek isterim ki bu kitap, Türkiye’nin senelerdir bütün Suriyeli mültecilere ev sahipliği yaparak ortaya koyduğu tarihi başarının bir tezahürüdür. Şu anda Suriye’de yeni bir imkan doğmuş durumda ve biz, Türkiye ile beraber, insanların haysiyetli, emniyetli ve gönüllülük esasına dayalı olarak geri dönüşlerini sağlamak için destek olmaya kararlıyız. Bu konu fevkalade mühimdir. Avrupa Birliği olarak, göç yönetimi sahasındaki işbirliğimiz aracılığıyla Türkiye’nin bu muazzam çabasına yönelik dayanışmamızı sergilemek arzusundaydık.”

TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİNİN GELECEĞİ NE YÖNDE OLUR?

-Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin geleceğine dair kişisel tahminleriniz nelerdir?

“Temennim, şüphesiz ki ilişkilerin daha sağlam, dayanıklı ve devamlı bir yapıya kavuşmasıdır. İşbirliği yapmamız gereken çok sayıda saha mevcut. Daha evvel de ifade ettiğim gibi, Avrupa Birliği nezdinde Almanya’nın yeni büyükelçisi sıfatıyla, Türkiye-AB bağlarının kuvvetlenmesine katkı sunabileceğimi ümit ediyorum. Olayların merkez üssü olan Brüksel’de, Konsey’deki görevime geri döneceğim. Fakat Türkiye’deki AB Büyükelçiliği görevim sırasında kazandığım tecrübeler ışığında, Brüksel’de ilişkilerimiz lehine birçok olumlu gelişmeye vesile olabileceğime kaniyim.”