Sana Göre Haber

Başarır’dan Erdoğan’a Adalet Eleştirisi: Her Şeyden Bahsetti, En Önemlisini Unuttu

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde hükümlü olan CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile bir görüşme gerçekleştirdi. Ziyaretin ardından Başarır, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘tarihi’ olarak nitelendirilen güncel konuşmasını eleştirdi. Başarır, “Cumhurbaşkanı bugün bir açıklama yaparak her konuya değindi fakat adaletten hiç söz etmedi. Bana göre, hem Cumhurbaşkanı’nın hem de Devlet Bahçeli’nin bilmesi gereken ilk şey, bu ülkeye adaletin tesis edilmesi gerektiğidir. İnsanların ve siyasetçilerin bu denli rahat bir şekilde tutuklanmaması gerekir” dedi.

Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde Ekrem İmamoğlu ve Zeydan Karalar ile görüşen CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, ziyaret sonrasında yaptığı açıklamada şu değerlendirmelerde bulundu:

“ÇOK MÜHİM KONULARI AÇIKLAYACAĞINI SÖYLEDİ, PEKİ NE AÇIKLADI?”

“Sayın Ekrem İmamoğlu, Sayın Zeydan Karalar, parti meclisi üyemiz Baki Aydoğan ve diğer belediye başkanlarımızla, tutsak yoldaşlarımızla bir araya geldik. Öncelikle belirtmeliyim ki, hepsinin morali son derece yüksek; iradeleri ve duruşları oldukça sağlam. Hatta onlar bize moral aşıladı. Ancak hepimizin ortaklaştığı konu, ülkenin ve geleceğinin durumu hakkında duydukları derin kaygıydı. Zira bu cezaevinde milletvekilleri, belediye başkanları, gazeteciler, aydınlar ve sanatçılar gibi pek çok kişi haksız bir şekilde tutuluyor; bu, gerçekten yüz kızartıcı bir tablodur.

Cumhurbaşkanı bugün bir açıklama yaptı, pek çok konudan söz etti ancak adaleti ağzına almadı. Benim görüşüme göre, hem Cumhurbaşkanı’nın hem de Devlet Bahçeli’nin anlaması gereken ilk şey, bu ülkeye adaletin getirilmesi zorunluluğudur. İnsanların, siyasetçilerin bu kadar basitçe tutuklanması kabul edilemez. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin son kararı da ortadadır. AİHM, gayet açık bir dille ‘insanları delil olmaksızın, siyasi nedenlerle tutukluyorsunuz ve tutukluluk süreleri aşırı uzun’ demektedir. Bu konularda gerekli yasal düzenlemeler yapılmadıkça Türkiye’de toplumsal barışın tesis edileceğine inanmıyoruz. Yani AK Parti kapalı kapılar ardında demokrasiden bahsederken, uygulamada bir otokrasi mevcut. İlk olarak bu sorunun giderilmesi şart. Cumhurbaşkanı ‘çok mühim konuları açıklayacağım’ demişti. Sonuç ne oldu? Zaten devamlı tekrar ettiği şeyleri anlattı. Bu sebeple Türkiye’nin özgürleştirilmesi gerekiyor.”

“TÜRKİYE ULUSLARARASI ARENADA İTİBAR KAYBEDİYOR”

“Bu cezaevlerindeki insanlar tahliye edilmeli. Hiçbir siyasi şahsiyet burada bulunmamalı. Gerekirse yaz boyunca birlikte çalışalım. Anayasa değişikliğine bile lüzum yok; Ceza Kanunu ve Ceza Usul Kanunları’nda yapılacak değişiklikler yeterlidir. Gelin, şu kayyım kepazeliğini sonlandıralım. Fakat bu konularda tek bir kelime dahi etmiyor. Türkiye, uluslararası arenada gerçekten itibar kaybediyor ve son karar da bunu kanıtlıyor. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Ekrem Bey’in tüm vatandaşlarımıza sevgi ve saygılarını iletiyorum. Kendisi, ‘Biz güçlüyüz ve buradayız. Aslolan memleketin, 86 milyonun geleceğidir’ mesajını verdi. Sayın Zeydan Bey de aynı görüşleri paylaşıyor ve tüm Adana’ya selamlarını gönderdi. Diğer belediye başkanlarımız da benzer ifadeler kullandı. Örneğin, Ayşe Barım’ın ciddi sağlık problemleri bulunuyor. Beylikdüzü Belediye Başkanımızın sağlık durumu endişe vericiyken, Ayşe Barım’ın duruşması ekim ayına ertelendi. Bu ne hakla yapılıyor? Neden? İnsanları burada esir mi tutuyorsunuz? Sağlıklarından, hatta yaşam haklarından mahrum bırakıyorsunuz. İşte bu yüzden Cumhurbaşkanı’nın bugünkü konuşmasında bu meselelere hiç temas etmediğini düşünüyorum. Nasıl bir ülkede yaşadığımızdan habersiz görünüyor. Halk adalet talep ediyor ve bu talebin adresi Meclis’tir. Ancak bu, birilerinin kendini yeniden aday göstermesi için değil, ülkeyi özgürleştirmek için yapılmalı. Adalet Komisyonu’nu toplayıp ceza kanunlarında yapacağımız basit değişikliklerle Türkiye’ye nefes aldırabiliriz.”

Başarır, “Sayın İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ait bir davasının duruşması ileri bir tarihe ertelendi. Bu konuda bir değerlendirmesi oldu mu?” şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:

“TEK BİR SORUŞTURMA DAHİ YOK”

“Kendisi, açılan davaların sayısını artık takip edemez hale geldiklerini belirtiyor. O kadar çok ki, neredeyse kurulan her cümleye bir dava açılıyor. Örneğin dün Antalya’da genel başkanımızın konuşmasından sadece dakikalar sonra hakkında bir soruşturma başlatıldı. Kendisi de bu dosyaların tamamının asılsız olduğunu ve hiçbir suçun maddi ya da manevi unsurunun oluşmadığını bildiğimizi bir kez daha vurguladı. Bu davaların açılması, iddianameye ve ardından kovuşturmaya çevrilmesi dahi başlı başına bir hukuk skandalıdır. Ancak ne yazık ki, böyle bir süreçten geçiyoruz. Diğer yanda bir eski milletvekili, Anayasa’nın ikinci maddesini hedef alarak açıkça rejimi tehdit ediyor, Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk’e hakaretler savuruyor ama hakkında tek bir soruşturma dahi açılmıyor. Ben de dahil olmak üzere hepimiz suç duyurusunda bulunduk. Fakat bizim genel başkanımız veya Ekrem Bey bir açıklama yaptığı anda, dakikalar içinde soruşturma açılıyor. Beylikdüzü’ndeki dosyanın bu kadar uzatılmasının, neden daha önce gündeme getirilmediğinin sebebi nedir? Tüm bunlar, mevcut iktidarın oluşturduğu baskıcı atmosferin bir sonucudur.”

Exit mobile version