Gözaltında kaybettirilen sevdiklerinin kaderini aydınlatmak ve sorumluların yargılanmasını istemek amacıyla 1995 senesinden beri Galatasaray Meydanı’nda protesto düzenleyen Cumartesi Anneleri, 1059. buluşmalarını gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde, 33 yıl önce gözaltında kaybedilen Ramazan Kaya için adalet arayışı bir kez daha dile getirildi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aynı günkü bir konuşmasında faili meçhul cinayetlerden bahsettiğini anımsatan kayıp yakınları, şu açıklamayı yaptı: “Devletin görevi, gözaltında kaybetme suçunu işleyenleri ve bu suça ortak olanları adalete teslim etmek ve cezalandırmaktır. Bunun da ötesinde, gözaltında kaybedilenlerin ailelerinin adalet ve hakikat arayışlarına hürmet göstermelidir.”
ERDOĞAN’A YÖNELİK ÇAĞRI
Cumartesi Anneleri, Erdoğan’a yönelik çağrılarında şu istekleri listeledi:
• Galatasaray Meydanı, herhangi bir kısıtlama olmaksızın derhal Cumartesi Anneleri’ne açılmalıdır!
• Tüm Kişilerin Zorla Kaybedilmekten Korunmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme vakit kaybetmeksizin imzalanmalıdır!
• Zorla kaybetme fiili bağımsız bir suç olarak kabul edilmeli ve zamanaşımı nedeniyle kapatılmış olan bütün dosyalar tekrar incelenmelidir!
Açıklamanın devamında, Ramazan Kaya’nın gözaltında kaybettirilme hikayesi ve ailesinin yıllardır süren adalet mücadelesi aktarıldı.
Kayıp yakını Besna Tosun tarafından okunan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Diyarbakır’ın Eryol köyünde ikamet eden ve geçimini çiftçilikle temin eden 28 yaşındaki Ramazan Kaya, 7 Temmuz 1992 tarihinde traktörüyle Diyarbakır’a seyahat ederken Mermer Jandarma Karakolu civarında silahlı 4 köy korucusu tarafından alıkonuldu. Bu olay, Lice istikametine giden bir minibüs dolusu köylünün tanıklığında yaşandı.
Koruculara karşı koyan Ramazan Kaya, minibüsteki yolculara ‘Beni kurtarın!’ diye bağırsa da, korucuların silahlarını minibüse yöneltmesi neticesinde köylüler duruma müdahale edemedi. Omzundan vurularak yaralanan Ramazan Kaya, traktörüyle beraber zorla alıp götürüldü.
Görgü tanıklarının ifadeleri sayesinde, Ramazan Kaya’yı kaçıran kişilerin Yarımca köyünden korucular Hanifi Durğun, Ömer Durğun, Seyfettin Durğun ve Zübeyir Durğun olduğu tespit edildi. Kaya ailesi, savcılığa müracaat ederek hem Yarımca köyü hem de bu korucuların ikametgahları için bir arama kararı çıkarttı. Jandarma ile birlikte köye gidildiğinde ise komutan, araçtan kimsenin inmesine müsaade etmedi. Sadece yanına çağırttığı korucubaşına ‘Ramazan Kaya’yı siz mi kaçırdınız?’ sorusunu yöneltti ve aldığı ‘Hayır’ yanıtını yeterli görerek arama yapılmasına engel oldu.
‘SUÇ DUYURULARI SONUÇSUZ BIRAKILDI’
Bir köylü, aileye Ramazan’ın korucuların evinde bağlı bir şekilde tutulduğunu ve eğer arama yapılsaydı kesinlikle bulunacağını iletti. Ailenin bütün çabaları boşa çıktı ve yaptıkları suç duyurularının tamamı takipsizlik kararıyla kapatıldı. O günden sonra Ramazan Kaya’dan bir daha iz alınamadı.
Annesi Sedef Kaya, eşi Hüsna Kaya ve babası kaçırıldığında henüz dünyaya gelmemiş olan çocuğu da dahil iki evladı, tam 33 senedir Ramazan Kaya’dan bir haber almayı umuyor. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin, hem Ramazan Kaya hem de bütün kayıplarımız için adaleti talep etmekten ve devlete evrensel hukuk kuralları çerçevesinde davranma yükümlülüğünü anımsatmaktan geri durmayacağız.”