Arnavutköy’de yer alan ve kamuoyunda Mavi Göl (Martılı Göl) olarak tanınan bölge hakkındaki iddialara ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından bir yazılı basın açıklaması yayımlandı.
Söz konusu açıklamada, gölün doğal bir oluşum olmadığı, tam aksine geçmişteki madencilik faaliyetleri neticesinde bir taş ocağı sahasında su birikmesiyle meydana gelmiş yapay bir gölet olduğu vurgulandı. Bu doğrultuda, alanın atık döküm sahasına dönüştürüldüğü yönündeki iddiaların asılsız olduğu belirtildi.
Projenin amacına dair, “Göletin yer aldığı yapay çöküntü alanı, toprak dolgu tekniği kullanılarak maden aktivitesi öncesindeki topoğrafik yapısına yeniden kavuşturulacak, ardından ağaçlandırma yapılarak doğal hayata yeniden kazandırılacaktır” denildi.
“İDDİALAR ASILSIZ”
İBB, son dönemde bazı medya organlarında gündeme gelen, Arnavutköy ilçesindeki Mavi Göl ve çevresinin İBB Meclisi kararıyla “atık döküm sahası” olarak belirlendiği ve bölgede ekolojik tahribat yaratıldığı şeklindeki mesnetsiz iddialara yönelik bir açıklama yaptı. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi lüzumuyla yapılan açıklamadaki öne çıkan hususlar şöyle:
“Her şeyden önce, ilgili alanın doğal bir göl olmadığının bilinmesi gerekir. Bahsi geçen gölet, Arnavutköy Bolluca Mahallesi hudutları içinde, evvelce madencilik faaliyeti gerçekleştirilen bir taş ocağı sahasında zamanla suyun toplanmasıyla oluşmuş yapay bir su birikintisidir. Bilimsel raporların da ispatladığı üzere, bu bölge doğal sit alanı veya korunması zaruri hassas bir ekosistem değildir. İBB’nin gayesi, bölgeyi rehabilite ederek doğal durumuna döndürmektir.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, halk sağlığı bakımından riskler barındıran bu eski maden sahasının rehabilitasyonu için izin almak amacıyla 2016 senesinde Tarım ve Orman Bakanlığı’na müracaat etmiştir. 2017 yılında Orman Genel Müdürlüğü’nce İBB’ye tahsis edilen saha için o tarihten itibaren yasal prosedürler dahilinde projelendirme çalışmaları sürdürülmüştür. Bahsi geçen proje, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın tasdikiyle yürürlüğe konulmaktadır.
Mart 2025’te İstanbul Orman Bölge Müdürlüğü’ne iletilen revize proje, 28 Mayıs 2025 tarihinde Bakanlıkça onaylanmıştır. Bu projenin kapsamında, göletin bulunduğu yapay çöküntü sahası, toprak dolgu metoduyla madencilik öncesi topoğrafyasına geri getirilecek ve akabinde ağaçlandırılarak doğal yaşama entegre edilecektir. Atık döküm sahası iddiaları bu nedenle gerçeği yansıtmamaktadır.
Bazı medya kuruluşlarının iddia ettiğinin aksine, bu alan kesinlikle evsel, endüstriyel ya da kimyasal atıkların boşaltılacağı bir saha olmayacaktır. Projede kullanılacak dolgu maddesi, yalnızca kontrollü ve bakanlık onaylı topraktan ibarettir. İstanbul sakinlerinin yaşam hakkını, çevre sağlığını ve doğal kaynakları gözeten bu girişim, İstanbul’un muhtelif bölgelerinde başarıyla tamamlanmış rehabilitasyon projelerinin bir başka örneğidir.
Yapay göletin çukur yapısı ve derinlik farklılıkları, bugüne dek hem insanlar hem de hayvanlar için ciddi tehlikeler oluşturmuş; gölette maalesef 2 vatandaşımız boğularak yaşamını yitirmiştir. Bu bağlamda yürütülen rehabilitasyon, aynı zamanda can güvenliği açısından da bir gerekliliktir.
Proje, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu uyarınca alınan İBB Meclis kararı temelinde, İBB iştiraki olan İSTAÇ A.Ş. eliyle ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nın denetimi altında hayata geçirilecektir. Sonuç olarak, kamuoyunu yanıltma amacı güden, bilimsel ve yasal temelden yoksun ‘doğa katliamı’, ‘yeşil alan talanı’ gibi söylemler gerçek dışıdır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul’un doğal zenginliklerini koruma, yeşil alanlarını çoğaltma ve çevresel riskleri bertaraf etme konusundaki azmini kararlılıkla sürdürecektir. Kamuoyuna saygıyla ilan edilir.”