Putin’den Ukrayna İçin Yeni Barış Planı: Trump’ın Yaptırım Tehditleri Sonrası Moskova’dan Stratejik Hamle

Oluşturulma Tarihi: Temmuz 12, 2025 07:00

ABD Başkanı Trump’ın Rusya’ya yönelik tutumunun son zamanlarda negatif bir seyre girmesiyle birlikte, Washington ile Moskova arasındaki gerilim tırmanışa geçti. ABD’nin Ukrayna meselesinde doğrudan Rusya karşıtı bir pozisyon almasını istemeyen Kremlin, Washington yönetimine Ukrayna’da barışı sağlamak üzere elle tutulur bir “yol haritası” önerisi sundu. Bu girişim, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya karşı yeni ve sert adımlar atmasının beklendiği bir döneme denk geldi. Pazartesi günü Rusya hakkında mühim bir duyuru yapacağını belirten Trump’ın Moskova’ya yönelik kapsamlı yaptırımlar açıklaması beklenirken, Rus yönetimi, masaya “savaşı sonlandıracak bir yol haritası” koyarak bu adımı önlemeyi ve Washington’un ilgisini farklı bir yöne çekmeyi amaçlıyor.

Bu diplomatik çabanın merkezinde, geçtiğimiz günlerde Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’da düzenlenen ASEAN zirvesi çerçevesinde gerçekleşen bir görüşme yer alıyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Rus mevkidaşı Sergey Lavrov arasında yapılan toplantıda Lavrov, “savaşı bitirecek gerçek yol haritası” olarak nitelendirdiği bir planı Rubio’ya sundu. Bu sunumla Lavrov, Moskova’nın belirli şartlar altında Ukrayna savaşında Trump yönetimine ödün vermeye açık olduğunun sinyalini verdi. Rusya’nın hangi alanlarda uzlaşmaya hazır olduğu her iki bakan tarafından da kamuoyuyla paylaşılmazken, Rubio, Lavrov’dan işittiği tekliflerin “yeni bir umut ışığı olabileceği” yönünde bir değerlendirmede bulundu.

Askeri ve siyasi analistlere göre, Putin’in Trump’a ilettiği ve detayları gizli tutulan bu yeni yol haritası önerisinin dört temel bileşen etrafında şekillendiği düşünülüyor. İlk olarak ateşkes konusu öne çıkıyor. Plana göre Rus lider, Trump’ın Ukrayna’ya yeni silah sevkiyatını durdurması karşılığında, cephe hattını dondurmayı ve en az 30 gün sürecek genel bir ateşkese gitmeyi kabul ediyor. İkinci bir uzlaşma alanı olarak hava saldırılarının kapsamının daraltılması görülüyor. Eğer Putin, Ukrayna tarafını Rusya topraklarını dronlarla hedef almaktan vazgeçmeye ikna edebilirse, Rusya da buna karşılık cephe gerisindeki Ukrayna şehirlerine yönelik saldırılarını durduracak.

Siyasi çözüm sürecinin başlaması ise İstanbul’daki ikinci Rusya-Ukrayna müzakerelerinde mutabık kalınan esir takası ve hayatını kaybeden askerlerin naaşlarının iadesi sürecinin tamamlanmasına bağlanıyor. Bu adımlar atıldıktan sonra, Rusya ile ABD arasında siyasi çözüm aşamasına geçilecek. Bu kapsamda, İstanbul ya da Vatikan’da üçüncü tur bir müzakere masası kurulması ve bu defa düşük seviyeli heyetler yerine doğrudan Trump, Putin ve Zelenski’nin katılacağı bir liderler zirvesi düzenlenmesi planlanıyor. Bu zirvede, Rusya ile Ukrayna arasındaki toprak meseleleri müzakere edilerek bir çözüme ulaşılmaya çalışılacak. Üçlü zirvede topraklar konusunda bir anlaşma sağlanması halinde ise Ukrayna’nın kalan milli topraklarında eş zamanlı olarak yerel ve genel seçimler yapılarak ülkenin yeni yönetimi belirlenecek. Son aşamada, Ukrayna’nın askeri bloklar dışı konumu pekiştirilecek ve garantör ülkeler tarafından ülkeye güvenlik teminatları verilecek.

Rusya lideri Vladimir Putin’in ABD Başkanı Donald Trump’a bu yol haritası planını sunmasına rağmen, Avrupa ülkeleri Moskova’nın son girişimini bir oyalama taktiği olarak değerlendirmeye devam ediyor. Ukrayna’yı desteklemek amacıyla kurulan “Gönüllüler İttifakı”, Roma ve Londra’dan yaptıkları açıklamalarla Kiev’e desteğin süreceği mesajını yineledi. Perşembe günü Roma’da düzenlenen Ukrayna’nın yeniden inşası konulu konferansta Ukrayna lideri Volodimir Zelenski ile bir araya gelen İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, “Avrupa ülkeleri ve bilhassa İtalya, Ukrayna’nın egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün tesis edilmesini destekliyor. Rusya’nın başlattığı bu savaş, Ukrayna’nın toprak kaybıyla sonuçlanamaz. Savaşın ardından Ukrayna’nın yeniden inşası için de biz buradayız” ifadelerini kullandı. Avrupa’dan gelen bir diğer güçlü mesaj ise Londra’dan geldi. Burada bir araya gelen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer, olası bir ateşkes sonrası Rus güçlerini denetlemek amacıyla Fransa ve İngiltere’nin Ukrayna’ya en az 50 bin askerden oluşan bir barış gücü göndermeyi planladığını duyurdu. İki Avrupalı güç ayrıca, kendi savaş uçaklarıyla Ukrayna hava sahasını korumaya hazır olduklarını da ilan etti. Açıklamada, savaşta ateşkes sağlanana dek silah yardımlarının devam edeceği de kuvvetle vurgulandı.