Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aras, Irak ve Suriye’nin Türkiye açısından stratejik bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Aras, bu bağlamda 27-29 Haziran’da Türkiye’nin ev sahipliğinde ulaşım koridorları temalı bir forum düzenlendiğini belirtti.
Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu’nun taşıdığı anlama ve Türkiye’ye gelecekteki faydalarına dikkat çeken Aras, “Foruma, 40’a yakın ülkeden bakanlar, bakan yardımcıları ve bürokratlar iştirak etti. Açılışını ise Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan gerçekleştirdi. Bu organizasyon, ulaşım koridorlarının Türkiye için ne denli hayati olduğunu bir kez daha ortaya koydu.” şeklinde konuştu.
2010 yılında Suriye’de başlayan iç savaşın ardından yaşanan süreci hatırlatan Aras, Türkiye’den Suriye’ye yapılan mal sevkiyatlarının Cilvegözü Sınır Kapısı’nda teslim edilip araçların geri dönmek zorunda kaldığını belirtti.
Aras, durumu şu sözlerle detaylandırdı:
“Suriye’ye yönelik transit sevkiyatlarımız 2011 öncesinde 50 bin seviyesindeydi, ancak 2011’den sonra bu faaliyet tamamen durma noktasına geldi. Benzer bir tablo Irak için de geçerliydi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız ile Ticaret Bakanlığımızın, ilgili ülkelerdeki muhataplarıyla yürüttüğü görüşmeler neticesinde önemli bir ilerleme kaydettiğimizi belirtebilirim. Bilhassa Irak rotası üzerinden transit geçiş denemeleri gerçekleştirildi. Örneğin, İzmir’den hareket eden bir transit tırımız, Körfez ülkelerine sevk edilecek yükünü Irak’taki bir limana teslim etti. Bu gelişmeyle Irak, Tır Karne sistemine dahil oldu. Ayrıca, Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği’nin (İRU) de bu alanda yoğun çaba sarf ettiğini görüyoruz.”
Aras, İstanbul’daki Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu’nda Suriye ile transit taşımacılık konusunda bir mutabakat zaptı imzalandığını da duyurdu. Bu gelişmenin önemini vurgulayan Aras, şunları kaydetti: “Bu anlaşmanın transit sevkiyatlarımız açısından kritik bir adım olduğunu değerlendiriyoruz. 2011 öncesindeki 50 binlik transit rakamının üçe, dörde, hatta beşe katlanacağına inanıyorum. Mevcut durumda deniz yolunda yaşanan sorunlar, özellikle İsrail-Filistin çatışması kaynaklı bölgesel sıkıntılar, karayolunu daha cazip hale getirecektir. Bu sayede, Avrupa menşeli yükleri Irak ve Suriye güzergahını kullanarak Körfez ülkelerine ulaştırabileceğiz. Artan transit taşıma hacmi, sektörümüze büyük bir katkı sunacak ve bunun sonucunda ülkemize ciddi bir döviz girişi sağlanacaktır.”
Transit taşımacılığındaki ilk denemelerden birinin yakın zamanda gerçekleştirildiğini belirten Şerafettin Aras, geçtiğimiz hafta Konya’dan yüklenen 3 transit aracın Irak ve Ürdün üzerinden Kuveyt’e doğru yola çıktığını bildirdi.
“Suriye’ye Yönelik Sevkiyatların Gelecek Dönemde Artması Bekleniyor”
Aras, Türkiye’nin Irak ve Suriye güzergahını kullanarak Körfez ülkelerine transit taşımacılık başlatmaya hazır olduğunun altını çizerek, ulaştırma sektörünün bu gelişmeyi büyük bir heyecanla karşıladığını ifade etti.
Yılın ilk yarısını sektör özelinde değerlendiren UND Başkanı Aras, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Irak ve Suriye ile ikili taşımalarımıza baktığımızda, Suriye’ye yönelik seferlerde geçen yıla oranla yüzde 3’lük bir azalma görünüyor. Bunun temel nedeni, daha önce Suriye’ye doğrudan ulaşım zorlukları nedeniyle malların Kuzey Irak üzerinden sevk edilmesiydi. Suriye’deki koşulların iyileşmesiyle birlikte, Irak hattındaki bu yüzde 3’lük pay doğrudan Suriye’ye yöneldi. Nitekim Suriye’ye olan sefer sayılarımızda 2024’ün ilk beş ayında yüzde 60’lık bir büyüme kaydettik. Geçen yılın tamamında Irak’a 493 bin, Suriye’ye ise 190 bin sefer düzenlemiştik. Bu yılın ilk beş ayında Suriye’ye yapılan sefer sayısı 113 bine ulaştı. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde bu rakam 70 bin civarındaydı.”
Gelecek dönemde Türkiye’den Suriye’ye yönelik sefer sayılarının artmaya devam edeceğini öngören Aras, bu durumun ihracata da büyük bir ivme kazandıracağını dile getirdi.
Aras, Türkiye’nin bu yeni koridorlar aracılığıyla hem Avrupa’da üretilen malları hem de kendi ürünlerini Irak ve Suriye üzerinden Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi Körfez ülkelerine rahatlıkla taşıyacağını, bunun da ihracat rakamlarını olumlu etkileyeceğini açıkladı.
Aras, sözlerini şu şekilde noktaladı:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın da İstanbul’daki Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu’nda belirttiği üzere, ülkemiz coğrafi konumuyla bir koridor ülkesidir. Bu avantajımız sayesinde, çevremizdeki sorunları çözüme kavuşturduğumuz takdirde, lojistik sektörünün ve transit taşımacılığın ülkemize turizmden daha fazla döviz kazandırabileceğine kalpten inanıyorum.”