Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsünü durdurmak için mücadele ederken şehit olan Askeri Çoban’ın Diyarbakır’daki çocukları, babalarının kahramanlığıyla onur duyuyor. O karanlık gece, darbeci hainlere direnmek amacıyla evinden ayrılan Çoban, FETÖ üyelerinin saldırısı neticesinde şehadete yürüdü. Çoban’ın evlatları, babalarını büyük bir özlemle yad ediyor.
Babasının şehadetinin üzerinden 9 yıl geçmesine rağmen acılarının tazeliğini koruduğunu dile getiren kızı Nurzana Çoban, bu sızının hiçbir zaman son bulmayacağını belirtti. O gece televizyondan darbe teşebbüsünü öğrendiklerini ve babasının, ağabeyi ile komşularıyla birlikte darbecilere karşı durmak için köprüye doğru yola çıktığını anlattı. Babalarının kabrini düzenli olarak ziyaret ettiklerini ifade eden Çoban, “Ağabeyimin dünyaya gelen oğluna babamın adını vererek anısını yaşatıyoruz. Babamız her zaman bizimle birlikte. Onu daima yanımızda hissettiriyoruz. Babam ömrü boyunca devletinin yanında durdu, bu uğurda canını feda ederek şehitlik mertebesine ulaştı” sözlerini kullandı.
**Evlatlarıyla Gurur Duyuyor**
Adana Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğünden geçici görevle gittikleri başkent Ankara’da, darbecilerin düzenlediği bombalı saldırıda şehit olan ikiz polis memurları Ahmet ve Mehmet Oruç’un babası Ali Oruç, oğullarıyla büyük bir gurur duyduğunu ifade etti. Evlat acısını ilk günkü tazeliğiyle kalbinde hisseden baba Oruç, oğullarının Alihocalı Mahalle Mezarlığı’ndaki kabirlerini ziyaret etmekten vazgeçmiyor. Oğullarının mezarı başında gözyaşlarını tutamayan Ali Oruç, 15 Temmuz gecesi çocuklarıyla irtibat kuramadığını ve kahreden haberi ertesi sabah aldığını söyledi.
Evlatlarıyla onur duyduğunu vurgulayan Oruç, duygularını şöyle dile getirdi: “Eğer onlar şehit olmasaydı, Türkiye bugün çok daha fena bir halde olurdu. Bugün insanlar huzur içinde yaşıyorsa, bu şehitlerimiz sayesindedir. Sadece benim çocuklarım değil, tüm 15 Temmuz şehitleriyle gurur duyuyoruz. Allah hepsinden razı olsun, mekanları cennet olsun. Onların Allah katında mükafatı çok yücedir. Şehitlik, peygamberlikten sonra gelen en yüksek makamdır. Oğullarımla gurur duyuyorum. Ne mutlu bana ki iki evladımı bu vatan için şehit verdim. Eğer bugün aynı durum yaşansa, ben de vatanım, bayrağım ve ezanım için gözümü kırpmadan canımı veririm.”
**Hafıza 15 Temmuz Müzesi’ne 1,5 Milyon Ziyaretçi**
FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişiminin ve o gece sergilenen direnişin unutulmaması hedefiyle kurulan Hafıza 15 Temmuz Müzesi, 2019’dan bu yana misafirlerini ağırlıyor. Şehitlerin kişisel eşyaları, o geceye ait görüntüler ve sembolik nesneler aracılığıyla müze, ziyaretçilere o tarihi gece hakkında detaylı bilgi ve belgeler sunarak Türkiye’nin yakın tarihinde kritik bir döneme ışık tutuyor. Açılışından bu yana müzeyi yaklaşık 1,5 milyon kişi ziyaret etti. 15 Temmuz Derneği Başkanı İsmail Hakkı Turunç, müzeye olan ilginin her geçen yıl arttığını ve toplumun her kesiminden ziyaretçi çektiğini belirtti. Turunç, “Müzemiz, faaliyete geçtiği günden itibaren yurt içinden ve yurt dışından yoğun bir ilgiyle karşılaştı. Buraya gelenler sadece bir sergi gezmiyor, aynı zamanda o geceye tanıklık ederek yaşanmış bir tarihle yüzleşiyor” dedi ve müzenin barındırdığı mananın bilhassa genç nesiller için paha biçilmez olduğunu vurguladı. Ziyaretçilerin duygusal anlar yaşadığını aktaran Turunç, “Her ziyaretçi buradan büyük bir duygu yüküyle ayrılıyor. Şehitlerin eşyalarını ve hatıralarını görünce gözyaşlarına hakim olamıyorlar. Özellikle şehitlerimize ait ayakkabılar, insanları derinden sarsıyor. Zira bu ayakkabılar, o gece cesurca sokağa dökülen, tankların karşısına dikilen kahramanların sessiz tanıklarıdır. Bir deri parçası gibi görünseler de bu nesneler, milletin yazdığı destanın somut kanıtlarıdır” ifadelerini kullandı. -HABER MERKEZİ
15 Temmuz darbe girişiminin 9’uncu yıl dönümü anma etkinlikleri kapsamında, 1915 Çanakkale Köprüsü’ne devasa bir Türk bayrağı, 15 Temmuz Derneği Bayrağı ve üzerinde “Zaferin Adı 15 Temmuz” yazan bir bayrak asıldı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Çanakkale Valiliği ve 15 Temmuz Derneği’nin iş birliğiyle gerçekleştirilen bu anlamlı etkinlik, ‘Zaferin Adı: Türkiye’ sloganıyla kamuoyuna duyuruldu.