“YARIM ASIRLIK SABRIMIZ HUZURA KAVUŞUYOR”
Gerçekleştirilen içten, kapsayıcı ve etraflıca analizlerin hem kendi topluluğumuzda hem de genel kamuoyunda pozitif bir yankı bulması bizleri ziyadesiyle hoşnut etmiştir. Bu mübarek yürüyüşümüz, önemli bir aşamaya erişmiş durumdadır. Ülkemiz için yepyeni bir sayfa açılıyor ve Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu aşama aşama gerçeğe dönüştürüyoruz. Ulusumuzu terörün zincirlerinden arındırma noktasına gelmiş bulunuyoruz. Neredeyse yarım asırdır süren sabrımız nihayet huzurla sonuçlanıyor. Bu açıdan, Cuma günü düzenlenen tören büyük bir önem taşıyordu. Sahadaki silah bırakma sürecini büyük bir titizlikle gözlemledik. Meclis komisyonunun oluşturulması süreci ise Meclis Başkanımız tarafından zaten yönetilmektedir. O cepheden de yakın zamanda müjdeli haberler almayı umuyoruz. Hiç kimsenin bu süreci sekteye uğratmaya, sabote etmeye veya küçük çıkarlar peşinde koşmaya hakkı bulunmamaktadır. Yaşamda ve siyasette pek çok şeyin telafisi mümkündür; fakat 86 milyon insanın esenliğini ilgilendiren bu denli kritik bir konuda zorluk çıkarmanın geri dönüşü yoktur. Milletim böyle bir davranışı asla bağışlamaz. Şu anda, siyaset kurumunun millete olan sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmesi gereken bir zamandan geçmekteyiz.
“MİLLETİN MENFAATİNE OLDUĞU SÜRECE ELEŞTİRİYE AÇIĞIZ”
Konu Türk ulusunun geleceği olduğu zaman, biz herkesle diyaloğa gireriz. Tenkitlere ve eleştirilere kapımız açıktır; tek koşulumuz, bunların milletimizin yararına olmasıdır. Konuyu ideolojik çatışmaların veya farklı gündemlerin bir malzemesi haline getirmeyen her bireyin, olumlu ya da olumsuz tüm fikirlerine büyük saygı duyarız. Zira biz, şahıslara veya çıkarlara dayalı bir siyaset anlayışı gütmüyoruz. Bizim yaptığımız küçük siyaset değil, memleket siyasetidir; Türkiye siyasetidir, medeniyet siyasetidir. Bu siyaseti, şehit ailelerimiz ve gazilerimiz başta olmak üzere tüm milletimizin menfaatlerini gözeterek yürütüyoruz. Sürece şüpheyle yaklaşanları da anlıyor, onların endişelerini gidermek adına gayret gösteriyoruz. Bu yeni süreç, sadece AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi veya DEM Parti için değil, bütün siyasi partiler için ciddi sorumluluklar getirmektedir. Parti liderlerinin ve yöneticilerinin bu sürece katılımını hayati buluyoruz. Biz 3 parti olarak, bu süreci başarıyla nihayete erdirmekte azimliyiz. Dünyanın ve coğrafyamızın yeniden şekillendiği bir zaman diliminde, ülkemizi layık olduğu konuma ancak bu şekilde ulaştırabilir ve büyük ve güçlü Türkiye idealini ancak bu yolla inşa edebiliriz.
“OYUNCULAR DEĞİŞSE DE SENARYO AYNI!”
Yepyeni bir senaryo ile yüzleşmekteyiz. Son zamanlarda ortaya atılan sokak eylemi tehditlerini, siyasi dokunulmazlık ardına gizlenerek sergilenen yasa dışı eylem ve ifadeleri, geride bıraktığımız 23 yıllık tecrübelerimizden ayrı düşünmemiz mümkün değildir. Şunu unutmamak gerekir ki, bu defa oyuncular değişmiş olsa da sahnelenen oyun aynıdır. Biz bu oyuna daha önce defalarca şahit olduk. Hem hedeflerini hem de kullandıkları söylemleri ve aktörleri artık çok net bir şekilde biliyoruz. Küresel dengelerin yeniden kurulduğu bir dönemde, Türkiye’nin kendi iç meseleleriyle oyalanarak bu büyük dönüşüm sürecinin dışında tutulması hedeflenmektedir.