Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nın yapıldığı Kızılcahamam’da, kapanış programında önemli açıklamalarda bulundu.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan bazı başlıklar:
AK Parti’nin bir bayrak yarışı zihniyetiyle hareket ettiğini belirten Erdoğan, gerçekleştirilen her toplantıyla kendilerini daha ileriye taşıdıklarını ifade etti. Geçmiş deneyimlerin rehberliğinde sürekli bir gelişim içinde olduklarını ve esasen kendi kendileriyle rekabet ettiklerini vurgulayan Erdoğan, bu yaklaşımın gelecekte de süreceğinin altını çizdi.
Toplantının öncelikli gündem maddelerinden birinin “Terörsüz Türkiye” hedefi olduğunu aktaran Erdoğan, bu doğrultuda gelinen noktanın ve gelecekte atılacak adımların etraflıca masaya yatırıldığını belirtti. Bu konuda detaylı sunumlar aracılığıyla sürecin değerlendirildiği bilgisi paylaşıldı.
“‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonumuzu aşama aşama hayata geçiriyoruz” diyen Erdoğan, dost ülkelere güven, hasımlara ise caydırıcılık aşılayan mesajlarının karşılık bulduğunu müşahede ettiklerini söyledi. MİT Başkanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yönetiminde oluşturulan bir mekanizma sayesinde silah teslim sürecinin sahada titizlikle izlendiğini belirtti. Erdoğan, Meclis’te grubu bulunan bütün siyasi partilerin atılacak adımlara iyi niyetle katkı sunmasını temenni ettiklerini dile getirdi.
Türkiye’nin önünde yeni bir devrin başladığını ifade eden Erdoğan, “Türkiye Yüzyılı” idealini kademeli olarak gerçeğe dönüştürdüklerini vurguladı. “Milletimizi, 47 yıl evvel ayağına takılan terör zincirinden kurtarma noktasına gelmiş durumdayız” şeklinde konuştu.
Yaklaşık yarım asırdır süren sabırlı mücadelenin artık sonuca ulaştığını ve bunun belirgin emarelerinin şimdiden görüldüğünü dile getirdi. Erdoğan, “Kimsenin bu süreci sekteye uğratmaya, sabote etmeye veya bu denli hassas bir konuda küçük çıkarlar peşinde koşmaya hakkı yoktur” diyerek uyarıda bulundu.
Siyasette ve yaşamda pek çok hatanın telafisinin mümkün olduğunu, ancak 86 milyonun birliğini ve huzurunu ilgilendiren bir konuda oyunbozanlık yapmanın telafisinin olmayacağını ve milletin bunu asla bağışlamayacağını belirtti. Sürece halen şüpheyle, temkinli ve mesafeli yaklaşanları anladıklarını ve onların endişelerini ortadan kaldırmak için her türlü çabayı sarf ettiklerini ifade etti. “Yeter ki Türkiye’nin menfaatine olsun, yeni düşüncelere ve eleştirilere kapımız açıktır” dedi.
Kendilerinin çıkar odaklı değil, ülke merkezli bir siyaset yürüttüklerinin altını çizen Erdoğan, attıkları her adımda şehit yakınları ve gaziler başta olmak üzere milletin bütün bireylerinin hassasiyetlerini ve gelecekteki menfaatlerini gözettiklerini söyledi.
“Üç parti olarak bu süreci başarıyla nihayete erdirmekte kararlıyız ve ülkemizi layık olduğu konuma ulaştıracağız” dedi. Parametreleri belirginleşen bu yeni sürecin yalnızca AK Parti, MHP ve DEM’e değil, siyaset kurumunun bütününe mühim sorumluluklar getirdiğini ekledi.
Terörün sona erdiği bir Türkiye’nin, daha müreffeh, daha güçlü, kalkınmış ve vatandaşlarının yaşam kalitesini artırmış bir ülke anlamına geldiğini belirtti. Terörle mücadeleye ayrılan kaynakların artık emekliden çiftçiye, sanayiciden memura, esnaftan ev hanımlarına kadar toplumun tüm katmanlarını oluşturan 86 milyona aktarılacağını vurguladı.
Küresel dengelerin yeniden şekillendiği bir dönemde, Türkiye’nin iç meselelerle meşgul edilerek bu dönüşüm sürecinin dışında tutulmaya çalışıldığını ifade etti. Milli markaları hedef alan boykot çağrılarıyla ekonomi programının baltalanmak istendiğini söyledi. Erdoğan, “CHP ve başındaki karikatür figürün bütün gayretlerine karşın onları ciddiye almıyoruz. Oyuncular değişse de senaryo aynı. Kiminle ve hangi güç merkezleriyle savaştığımızı biliyoruz. Bizim asıl muhatabımız piyonlar değil, o piyonları yönetenlerdir” dedi.
Özgür Özel’in kendilerini “ümmetçilik” yapmakla itham ettiğini hatırlatan Erdoğan, “Allah aşkına, ümmetin birliğini ve beraberliğini savunmak ne zamandan beri bir suç haline geldi? Türklerin, Kürtlerin ve Arapların tarih boyunca olduğu gibi bugün de kucaklaşmasından ve ittifak kurmasından bu toprağın bir evladı neden rahatsızlık duyar?” diye sordu. “Türkiye’ye ve İslam alemine bu denli mi uzaksınız?” diyerek eleştirilerini sürdüren Erdoğan, “Bizler Türk milleti ve Hazreti Muhammed’in ümmetiyiz. Onlar ümmet şuurunun ne olduğunu bilmezler. Peygamber Efendimizin ifade ettiği gibi, ‘bir duvarın tuğlaları misali’ birbirimize kenetlenmemizin neresi hatalı, ey gafiller” ifadelerini kullandı.
Gazze’den Irak’a, Somali’den Pakistan’a kadar inananların bu kadronun başarısı için dua ettiğini ve ellerin kendileri için semaya yükseldiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: TRT Haber