Twitter’ın (yeni adıyla X) kurucularından ve Block şirketinin CEO’su olan Jack Dorsey, 7 Temmuz 2025 tarihinde Bitchat adını taşıyan yeni bir projeyle teknoloji dünyasının dikkatini çekti. Bu mesajlaşma uygulaması, internet bağlantısı gerektirmeyen yapısıyla öne çıkıyor ve Bluetooth mesh ağları üzerinden çalışıyor. Merkeziyetsiz mimarisi ve uçtan uca şifreleme özelliğiyle Bitchat, Dorsey tarafından bir “hafta sonu projesi” olarak tanımlanıyor. Uygulamanın temel amacı, protestolar, doğal afetler gibi durumlarda veya internet altyapısının zayıf olduğu yerlerde iletişimi sürdürmektir. Peki, Bitchat’i bu kadar özel kılan nedir ve tam olarak nasıl çalışmaktadır? İşte projenin tüm ayrıntıları.
Bitchat, alışılagelmiş mesajlaşma platformlarından farklı olarak, çalışmak için Wi-Fi, mobil veri ya da merkezi sunuculara ihtiyaç duymamaktadır. Sistem, Bluetooth Low Energy (BLE) teknolojisi kullanılarak oluşturulan bir mesh ağı aracılığıyla cihazların birbiriyle doğrudan bağlantı kurmasını sağlar. Bu yapıda, ağdaki her cihaz hem bir mesaj gönderici hem de bir sinyal tekrarlayıcı işlevi görerek mesajları yakındaki diğer cihazlara aktarır. Eğer mesajın alıcısı, göndericinin anlık Bluetooth menzili dışında kalıyorsa, mesajlar hedefine varana kadar diğer cihazlar üzerinden “sektirilerek” iletilir.
Jack Dorsey, Bitchat uygulamasını geliştirirken Block’un açık kaynaklı yapay zeka aracı olan Goose’u kullandığını belirtmiştir. Uygulamanın kullanıcı arayüzü, 1990’ların IRC (Internet Relay Chat) sistemlerini andıran minimalist bir tasarıma sahiptir ve `(/j #kanal, /m, @isim)` gibi basit metin tabanlı komutlarla yönetilmektedir. Mevcut durumda Bluetooth’un kapsama alanı yaklaşık 300 metre ile sınırlı olsa da, gelecekte eklenecek Wi-Fi Direct desteği ile hem bu mesafenin hem de veri aktarım hızının önemli ölçüde artırılması planlanmaktadır.
KULLANIM ALANLARI VE ETKİLERİ
Bitchat, özellikle internet erişiminin kısıtlandığı, sansürlendiği veya tamamen kesintiye uğradığı senaryolar için bir çözüm olarak tasarlanmıştır. Bu nedenle uygulamanın potansiyel kullanım alanları oldukça geniştir. Dorsey, Bitchat’i kişisel bir öğrenme deneyi olarak görse de, projenin barındırdığı toplumsal etki potansiyeli dikkat çekicidir.
MEVCUT DURUM VE ERİŞİM
An itibarıyla Bitchat, beta test aşamasındadır. iOS kullanıcıları için TestFlight üzerinden sunulan uygulamanın 10.000 kişilik test kotası kısa sürede dolmuştur. Android sürümünün geliştirme süreci devam ederken, Dorsey X platformu üzerinden yaptığı bir paylaşımla Android beta sürümünün de yayınlandığını duyurmuştur. Uygulamanın kaynak kodları, geliştiricilerin projeye katkı sunabilmesi amacıyla GitHub üzerinde açık kaynak olarak paylaşılmıştır. Ancak Dorsey, uygulamanın henüz bağımsız bir güvenlik denetiminden geçmediğini ve bu sebeple tam anlamıyla güvenli sayılamayacağını vurgulamaktadır.
GÜVENLİK TARTIŞMALARI
Bitchat’in gizlilik ve güvenlik konusundaki vaatleri ilgi çekici olsa da, bazı uzmanlar uygulamanın mevcut haliyle çeşitli riskler barındırabileceğini ifade etmektedir. Bu eleştirilere yanıt olarak Jack Dorsey, Bitchat’in deneysel bir proje olduğunun ve topluluktan gelen geri bildirimler doğrultusunda sürekli olarak geliştirileceğinin altını çizmektedir.
DORSEY’NİN VİZYONU
Jack Dorsey, daha evvel Bluesky ve Nostr gibi merkeziyetsiz platformlara verdiği destekle, gizlilik odaklı ve sansüre dayanıklı teknolojilere olan ilgisini net bir şekilde ortaya koymuştu. Bitchat, bu vizyonun bir parçası olarak değerlendirilebilir. Dorsey’in temel gayesi, bireylerin özgürce ve emniyetli bir şekilde haberleşebileceği dijital bir ortam yaratmaktır. Açık kaynaklı yapısı sayesinde Bitchat, geliştirici topluluğunun da desteğiyle gelecekte çok daha büyük bir potansiyele ulaşabilir.
Jack Dorsey’nin Bitchat projesi, internetsiz iletişim konsepti ve gizlilik odaklı felsefesiyle teknoloji dünyasında yeni bir tartışma başlatmıştır. Protestolar, doğal afetler ve kırsal bölgeler gibi alanlarda umut vadeden bu uygulamanın, güvenlik zafiyetlerinin giderilmesiyle birlikte çok daha geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşması muhtemeldir. Bitchat’in dijital iletişimde yeni bir dönem başlatıp başlatmayacağını veya sadece bir deney olarak kalacağını ise zaman gösterecektir.