Erzurum’da Düzenlenen ‘Fıtratın Korunması ve Aile’ Çalıştayı Tartışma Yarattı
İslam Alimleri Vakfı tarafından düzenlenen “Kendi Gök Kubbemiz Buluşmaları” çerçevesinde, 11-13 Temmuz 2025 tarihleri arasında Erzurum’da “Fıtratın Korunması ve Aile” konulu bir çalıştay gerçekleştirildi. Atatürk Üniversitesi’nin ev sahipliği yaptığı ve Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin destek verdiği etkinliğe, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş da katılım gösterdi.
CHP’den Çalıştaya Sert Eleştiri: “Medeni Kanun’a Meydan Okuma”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın da iştirak ettiği çalıştayı sert bir dille eleştirdi. Nazlıaka, çalıştayın kadın hakları ve laiklik gibi temel Cumhuriyet değerlerini hedef aldığını belirtti.
“Çağ Dışı Girişimlere Karşı Dimdik Duracağız”
Nazlıaka, yaptığı açıklamada CHP’nin duruşunu net bir şekilde ortaya koydu: “Buradan açıkça ifade ediyoruz: Cumhuriyet Halk Partisi olarak, kadınların eşit yurttaşlık haklarını hedef alan, Medeni Kanun’u görmezden gelen, laikliğe ve bireysel özgürlüklere karşı yapılan bu tür çağ dışı girişimlere karşı dimdik duracağız. Kadınların hayatlarına, bedenlerine ve tercihlerine karışanlara, Cumhuriyet’in kazanımlarını silmeye çalışanlara geçit vermeyeceğiz.”
“Toplumsal Barışı Bozuyor ve Bireyleri Hedef Gösteriyor”
Sosyal medya hesabından da bir açıklama yayımlayan Aylin Nazlıaka, çalıştayın içeriğine dair ciddi eleştirilerde bulundu. Nazlıaka, “Erzurum’da düzenlenen ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın da katıldığı ‘Fıtratın Korunması ve Aile’ temalı çalıştayda, aile kurumuna yönelik tehditler adı altında çağdaş yaşam tarzları, kadın hakları ve bireysel özgürlükler hedef alınmış, Cumhuriyetimizin temel değerleri açıkça yok sayılmıştır. Bu bildirgede yer alan bazı söylemler toplumsal barışı bozmakta ve Anayasal güvence altındaki bireylerin yaşam tercihlerini doğrudan hedef göstermektedir. Bu çalıştay, laik hukuk sistemimizin teminatı olan Medeni Kanun’a açık bir meydan okumadır,” ifadelerini kullandı.
“Kadın Sadece Eş ve Anne Olarak Konumlandırılıyor”
Nazlıaka, eleştirilerini şöyle sürdürdü: “Cumhuriyet rejimi, kadının eşit birey olduğu ve eşit haklara sahip bulunduğu bir yapı üzerine inşa edilmiştir. Oysa bu çalıştayda, farklı yaşam biçimleri şeytanlaştırılırken, boşanma adeta suç gibi sunulmuş, bireyin özgür iradesi yok sayılmıştır. Kadını sadece ailenin içinde tanımlayan, birey değil ‘eş’ ve ‘anne’ olarak konumlandıran bu zihniyet, yüzlerce yıl önce geride bırakılan bir anlayışın yeniden hortlatılmasıdır. Aile kurumunu güçlendirmek, ancak hak temelli, eşitlikçi ve özgürlükçü politikalarla mümkündür; baskı, denetim ve dini referanslı korku düzeniyle değil!”
“Aile, ancak kadının özgür, güvende, refah içinde ve eşit olduğu bir toplumda sağlıklı bir yapıya kavuşabilir.”
— Aylin Nazlıaka 🇹🇷 (@AylinNazliaka) July 14, 2025