Kızılcahamam’da 15 Temmuz Anması: Erdoğan Şehit Yakınlarıyla Buluştu

15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü vesilesiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde şehit aileleriyle bir araya geldi. Ziyareti esnasında Erdoğan’a bölge halkı tarafından sıcak bir karşılama yapıldı. Erdoğan’ın ziyaret ettiği isimler arasında, 15 Temmuz’da iki evladını ve bir damadını vatan uğruna şehit veren 99 yaşındaki Muzaffer Gülşen de bulunuyordu.

Hain darbe girişiminin 9. yıl dönümünde acısının hiç dinmediğini ifade eden 99 yaşındaki Muzaffer Gülşen, o gece vatanı savunmak için Kızılcahamam’dan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne 70 kilometre yol kat eden iki oğlu Mehmet ve Hakan Gülşen ile damadı Lütfi Gülşen’i, F-16 savaş uçağından atılan bomba neticesinde kaybetmişti. Oğullarının şehadet haberini olaydan bir gün sonra alan acılı annenin yüreğindeki sızı, aradan geçen 9 yıla rağmen ilk günkü gibi taze.

O akşam çocuklarının evde olduğunu zannettiğini belirten Gülşen, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Vefat etmişler. Akşama kadar haberim olmadı, yatsı vaktine doğru öğrendim. Ağlamanın bir yararı yok. Ağlayarak, konuşarak zaman geçiyor. Gidildiğini işittim ama kendi evlatlarımın gittiğini bilmiyordum. Hakan’ı işte, Mehmet’i dükkanda sanıyordum.” İki oğlu ile damadının şehadet haberini ortanca oğlundan aldığını söyleyen Gülşen, o anları, “‘Anne yanıma gel otur’ dedi. O an şok geçirdim. ‘Ağır yaralı olarak geliyorlar’ dedi. Ben de ‘Ağır yaralı mı gelinir, yoksa ölüm mü var?’ diye sordum. Allah söyletti. Kendimi duvarlara vurdum ama nafile” sözleriyle ifade etti.

“GECE VAKTİ BİLE KABİRLERİNE GİTTİM”
Acısının hiç azalmadığını vurgulayan Gülşen, “Acı dolu günler geçiyor. Bu acı dayanılmaz ama dayanıyoruz. Allah’ın verdiği güçle ayaktayız. Bu sene tam 9 yıl olacak,” dedi. Evlatlarının kabirlerini sık sık ziyaret ettiğini anlatan acılı anne, “Geceleri bile mezarlığa gittim. Orada oturup ağladım, onlarla konuştum ve öylece uyuya kalmışım. Kendimi evde zannediyorum. Gece vakti mezarlığa gidilir mi? Ama ben yerimde duramadım. ‘Konuşun benimle’ diye yalvardım. Ne kadar ağlasan, bağırsan da bir faydası olmuyor” şeklinde konuştu. Gülşen, evindeki koltuğunun tam karşısına çocuklarının fotoğrafını yerleştirdiğini ve gün boyunca başka hiçbir yere oturmadan o fotoğrafa bakarak vakit geçirdiğini belirtti.