Kurşunlarla Yıkılmadı, Parkede Yeniden Doğdu: Gazi Ahmet Gümüş’ün İlham Veren Mücadelesi

Ankara’nın Keçiören ilçesinde bir emlak ofisi işleten Ahmet Gümüş’ün hayatı, FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimiyle tamamen değişti. O gece sokağa çıkan Gümüş, Jandarma Genel Komutanlığı yakınlarında darbeci askerlerin ateş açması sonucu karnına isabet eden 3 kurşunla ağır şekilde yaralandı. İlk müdahalesi için Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne götürülen Gümüş’ün vücuduna 50’den fazla şarapnel parçasının da saplandığı belirlendi. Burada 15 günlük bir yoğun bakım sürecinin ardından 3 operasyon geçirdi. Tedavisinin devamı için Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne nakledilen Ahmet Gümüş, omuriliğinden 4 kritik ameliyat daha oldu.Yoğun bakım sürecini atlattıktan sonra Gümüş için yeni bir dönem başladı. Sağlık Bakanlığı’na bağlı Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi (Gaziler FTR) ile Bilkent Şehir Hastanesi’nde uzun bir fizik tedavi sürecine girdi. Hastanedeki tedavisi sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından da ziyaret edilen Gümüş, omuriliğindeki kalıcı hasar sebebiyle tekerlekli sandalye kullanmaya başladı. 2018’de gazilik madalyası ile onurlandırılan Ahmet Gümüş, doktorlarının tavsiyesi üzerine Gaziler FTR’de TSK Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı ile tanıştı. Basketbol sayesinde hayata yeniden tutunan Gümüş, şimdi takımında başarılı olarak ay-yıldızlı formayı giymeyi hedefliyor.’O GECE BİR FİLM SAHNESİ GİBİYDİ’Darbe girişimini Gölbaşı’ndaki iş ortağından gelen bir telefonla öğrendiğini belirten Gazi Ahmet Gümüş, o geceyi şu sözlerle anlattı: “Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla Külliye civarına gittik. İnsanlar kendilerini korumak için duvar diplerine, araçların altına saklanıyordu. Genç birinin vurulduğunu gördüm. Jandarma Komutanlığı önündeki askerler, ambulansın yaklaşmasına izin vermiyordu. Yardım etmek amacıyla bir Türk bayrağı alıp askerlerle konuşarak yaralıyı oradan çıkarmak istedik. Bayrağı kendimize siper ettik. Bize uyarı ateşi yaptılar ama biz durmadık. Bir anda sol bacağımın havaya kalktığını ve vücudumdan kanların aktığını hissettim. Ambulans gelemedi. Bir sivil vatandaş kendi aracını önüme siper ederek beni arabasına aldı ve hastaneye ulaştırdı. O gece yaşananlar, bombaların düşüşü ve vurulma anım aklımdan hiç çıkmıyor. Beni kurtaran o tanımadığım kişiyi asla unutamam.” ‘TOPLAMDA 9 YILDA 17 AMELİYAT GEÇİRDİM’Hastanede 15 gün sonra kendine geldiğini ifade eden Gümüş, “Vücuduma 3 mermi ve bir bombanın şarapnel parçaları isabet etmiş. Yoğun bakımdan çıkınca ayaklarımı hissetmediğimi anladım. Doktorlarım omuriliğimde kırık ve sinirlerimde ciddi bir tahribat olduğunu söyledi. İlk 3 ayda omurilik ve iç organ yaralanmaları sebebiyle 7 ameliyat oldum. Omuriliğimde T12, L1 seviyesinde sinir hasarı oluştu. Bu 9 yıllık süreçte toplam 17 ameliyat geçirdim ve 9 senedir fizik tedavi görmeye devam ediyorum” dedi.Doktorlarının kendisini sosyal hayata adapte olması için sürekli teşvik ettiğini vurgulayan Gümüş, basketbolun hayatındaki yerini şöyle anlattı: “Doktorlarım ısrarla sosyal hayattan kopmamamı söyledi. Basketbol çok hareketli ve güzel bir spor. Bu hareketlilik bana çok iyi geldi. Bir süre fizik tedaviye odaklanmak için ara verdim ama şimdi tekrar sahalara döndüm. Yaklaşık 2 aydır TSK Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı’nda oynuyorum ve kendimi çok iyi hissediyorum. Bütün engelli bireylere kendilerini bulmaları için spor yapmalarını tavsiye ediyorum. En büyük hedefim milli takımda oynamak, bunun için çok çalışacağım. Milli formayı giyersem tarif edilemez bir mutluluk yaşarım. Şu anki tek odağım basketbol.” ‘ONUN UMUDU, HASTALARIMIZ İÇİN BİR İLHAM KAYNAĞI’Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Emre Adıgüzel, 15 Temmuz’u karanlık bir gün olarak nitelendirerek, “O gün biz sağlık personeli olarak hastanelerde, acil servislerde ve ameliyathanelerde görevimizin başındaydık. Bu, mesleğimizi icra etmenin ötesinde vatana karşı bir görevdi. 15 Temmuz’dan bu yana gazilerimizin yalnızca fiziksel sorunlarıyla değil, ruhsal problemlerini aşmaları için de büyük bir gayret gösteriyoruz. Her bir gazimize özel bir hassasiyetle yaklaşıyoruz. O gece bu millet, canını vatan için feda etmekten çekinmeyeceğini gösterdi. Gazimiz Ahmet Gümüş, yaşadığı tüm zorluklara rağmen hayata tutunan, kendi işlerini gören ve her yere tek başına gidebilen bir omurilik yaralısı. Onun bu azmi ve umudu, artık hem bize hem de diğer hastalarımıza ilham veriyor” şeklinde konuştu.