Marmara Kıyılarındaki Köpek Balığı Hareketliliğinin Nedeni: Uzmanlar Açıkladı

WWF-Türkiye Kıkırdaklı Balıklar Danışmanı Dr. Hakan Kabasakal, Marmara Denizi’ndeki oksijen seviyesinin düşmesinin, yüksek oksijen ihtiyacı olan köpek balığı gibi kıkırdaklı canlıları kıyı şeridine yönelttiğini belirtti. Dr. Kabasakal, büyük beyazlar gibi saldırgan olarak nitelendirilebilecek köpek balıklarının Marmara’yı 40 yıl önce terk ettiğini ve şu an kıyılara yaklaşanların genellikle 2 metreyi aşmayan ve insanlardan çekinen camgöz türleri olduğunu vurguladı.İskelet yapısı tamamen kıkırdaktan oluşan ve aralarında kemane, çarpan balıkları, vatozlar, irinalar, folya balıkları, deniz kartalları ve sıçan balıklarının da bulunduğu 1282 türlük kıkırdaklı balıklar ailesinin 536 üyesini köpek balıkları oluşturmaktadır.14 Temmuz Dünya Köpek Balığı Farkındalık Günü vesilesiyle AA muhabirine konuşan WWF-Türkiye Kıkırdaklı Balıklar Danışmanı Dr. Hakan Kabasakal, Türkiye denizlerindeki kıkırdaklı balık türlerinin dağılımına dikkat çekti. Bu türlerin yüzde 90’ının Akdeniz’de, yarısından fazlasının Ege’de, 25’inin Marmara’da ve 11’inin ise Karadeniz’de yaşadığını kaydetti.Kabasakal, Türkiye sularında bulunan kıkırdaklı balıkların büyük bir kısmının kökeninin Atlas Okyanusu’nun kuzey bölgeleri olduğunu, Akdeniz’e özgü yalnızca birkaç endemik türün ve Süveyş Kanalı üzerinden gelen bazı tropikal türlerin de mevcut olduğunu ifade etti.Türkiye kıyılarında görülmüştü... Uzmanından rahatlatan açıklama: Saldırgan türler 40 yıl önce terk ettiGeçmişte Akdeniz, Ege ve Marmara’da yaşayan bazı türlerin, değişen yaşam koşullarına adapte olamayarak ya bölgeden ayrıldığını ya da nesillerinin tükendiğini belirten Kabasakal, 1950’li yıllarda kıkırdaklı balıklar için zengin bir habitat olan Marmara Denizi’nin, günümüzde küresel ısınma, yoğun kentleşme, sanayileşme ve kirlilik gibi faktörler nedeniyle tür çeşitliliğini yitirdiğini söyledi.Kıkırdaklı balıkların metabolizmalarının hızlı çalışması sebebiyle oksijen gereksinimlerinin yüksek olduğunu paylaşan Kabasakal, şu bilgileri verdi:Türkiye kıyılarında görülmüştü... Uzmanından rahatlatan açıklama: Saldırgan türler 40 yıl önce terk etti“Bu canlıların normal yaşamlarını sürdürebilmeleri için 1 litre deniz suyunda minimum 4,5 miligram oksijen bulunmalıdır. Günümüzde Marmara’nın derin sularında çözünmüş oksijen seviyesi pek çok noktada 2 miligramın altına inmiş durumdadır. Hatta 100 metre derinlikten sonra 1 miligramın altına düşen bölgeler mevcuttur. Doğu Marmara’da kıta sahanlığının ötesinde, yani 200 metreden derin sularda, oksijenin tamamen sıfır olduğu alanlar var. Kirlilik ve iklim değişikliğinin birleşik etkileri, Marmara Denizi’nin özellikle derin dip sularında oksijenin tükenmesine yol açarak, kendilerine uygun yaşam alanı arayan kıkırdaklı balıkların kitlesel olarak kıyılara göç etmesine sebep oldu.””SALDIRGAN OLARAK BİLİNEN KÖPEK BALIĞI TÜRLERİ 40 YIL ÖNCE MARMARA’DAN AYRILDI”Marmara Denizi’nde yaşam mücadelesi için kıyılara gelen kıkırdaklı balık türlerinin insanlar için bir tehdit oluşturmadığını vurgulayan Kabasakal, büyük beyaz köpek balığı gibi saldırgan kabul edilen türlerin 40 yıl önce Marmara’dan ayrıldığını belirtti. Kıyıya yaklaşan köpek balıklarının genellikle “camgözler” olarak bilinen, boyları 2 metreyi geçmeyen ve insana karşı ürkek davranan türler olduğunu ekledi.Türkiye kıyılarında görülmüştü... Uzmanından rahatlatan açıklama: Saldırgan türler 40 yıl önce terk ettiYaşayabilecekleri bir alan bulma çabasıyla kıyılara gelen bu türlerin, burada kıyı balıkçılarının hedefi haline geldiğini ifade eden Kabasakal, sözlerine şöyle devam etti:”Son 3 yıldır yürüttüğümüz araştırma esnasında, bu popülasyonların kıyıdaki en yüksek seviyelerine ulaştığı dönemlere şahit olduk. Araştırmamızın son senesi olan 2024’te ise bu nüfusun kıyıda çöküşünü gözlemledik. Artık kıyılarda o kadar fazla köpek balığı veya kıkırdaklı balık bulunmuyor. Kıyıda görülen kıkırdaklı balıklar, dip sulardaki oksijensizlik sürdüğü için ne eski yerlerine dönebiliyor ne de göç ettikleri yeni alanlarda rahat bulabiliyorlar, çünkü bu bölgelerde de yoğun bir balıkçılık baskısı mevcut.”Kabasakal, okyanuslarda yaşayan 1266 türün üçte birinin, mevcut koşullar değişmezse bu yüzyılın sonuna kadar yok olabileceğini ve bu tehlikenin arkasındaki en büyük faktörün aşırı avcılık olduğunu bildirdi. Diğer önemli nedenler olarak yaşam alanı kaybı, iklim değişikliği ve deniz kirliliğini sıraladı.Türkiye kıyılarında görülmüştü... Uzmanından rahatlatan açıklama: Saldırgan türler 40 yıl önce terk ettiBesin zincirinin sağlıklı işleyişinde kıkırdaklı balık türlerinin kritik bir role sahip olduğuna dikkat çeken Kabasakal, deniz ekosistemindeki avcı baskısıyla şekillenen tüm ekolojik geçişler arasındaki dengenin bozulması halinde, okyanustaki bütün besin ağının çökme riskiyle karşı karşıya kalacağı uyarısında bulundu.KÖPEK BALIĞI SALDIRILARI ÜZERİNE BİR ÇALIŞMAWWF-Türkiye’nin geliştirdiği “Gözüm Doğada” adlı tür izleme uygulamasından da söz eden Kabasakal, bu uygulama sayesinde yaban hayatının vatandaş bilimi ve teknolojiyle daha verimli bir şekilde izlenebildiğini aktardı.Kabasakal, “Türkiye’nin yaklaşık 9 bin kilometrelik bir kıyı şeridi var. Bu şeride sık aralıklarla profesyonel araştırmacılar konuşlandırmak imkansız. Ancak bu kıyıların herhangi bir noktasında her an çok sayıda insan bulunabilir. Bu insanların, kıyıya vurmuş bir köpek balığı gibi tanık olabilecekleri temel gözlemleri uygulamada paylaşmalarıyla erişilebilir veri miktarı artıyor. Bilgi ne kadar çoğalırsa, koruma faaliyetleri için gerekli olan temel veri seviyesi de o kadar güçlenir,” dedi.Türkiye kıyılarında görülmüştü... Uzmanından rahatlatan açıklama: Saldırgan türler 40 yıl önce terk ettiGeçmişten günümüze Akdeniz’de meydana gelen köpek balığı saldırılarına ilişkin yeni bir çalışma yürüttüğünü de belirten Kabasakal, bu çalışmayla Türkiye’deki saldırı vakalarının düşünüldüğü kadar fazla olmadığını ortaya koyarak filmlerin ve medyanın yarattığı köpek balığı endişesini azaltmayı hedeflediğini söyledi.