MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 2024 sonundaki çağrılarıyla gündeme getirdiği ve “Milli Birlik ve Dayanışma” ismini önerdiği komisyon için bu hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde önemli adımlar atılacak. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un çarşamba günü süreci resmen başlatması ve komisyona katılmayı onaylayan partilerden temsilcilerini talep etmesi bekleniyor. Yapılan değerlendirmeler, meclis grubu olan partilerden İYİ Parti haricindeki 5 partinin (AK Parti, CHP, DEM Parti, MHP, YYP) komisyonda yer alacağını gösteriyor. Meclis’te temsil edilen ancak grubu bulunmayan partilerin de birer temsilci vermesiyle, komisyonun üye sayısının 35 ile 40 arasında olması öngörülüyor.
Kurulacak olan komisyonun, yasama dönemi tatile girdiğinde dahi çalışmalarına devam ederek yaz boyunca mevzuat altyapısını hazırlaması planlanıyor. Siyasi kulislerde dile getirilen bilgilere göre, komisyonun alacağı kararların Meclis İçtüzüğü’ne tabi olmaması nedeniyle “öneri” niteliği taşıyacağı ve kararların nitelikli çoğunlukla alınmasının hedeflendiği belirtiliyor. Ayrıca, komisyonun görev süresince, konuyla ilgili bakanları ve üst düzey bürokratları bilgi sunmaları için davet etme yetkisine sahip olacağı ifade ediliyor.
Komisyonun temel görevi, PKK’lıların silah bırakması beklenen 2 ila 5 aylık süreçle eş zamanlı olarak bir yol haritası hazırlamak olacak. Bu yol haritası, örgütten ayrılan kişilerin topluma yeniden kazandırılması, soruşturma süreçlerinde tanınacak muafiyetler ve atılacak diğer iyi niyet adımlarının çerçevesini çizecek. Bu kapsamda, özellikle hasta, yaşlı ve infaz süresi dolmasına rağmen disiplin cezaları nedeniyle tahliye edilmeyen mahkumların durumu ele alınacak. Bu tür adımların bir kısmı için yeni bir yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulmayabileceği de yapılan yorumlar arasında.
Sürecin hedeflendiği gibi ilerlemesi ve Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) da terör örgütünün “Türkiye için artık ulusal bir tehdit oluşturmadığı” kararına varması halinde yargı organlarının bu son aşamada, “örgüt üyeliği, yardım, yataklık, örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” gibi eylemlerden ceza verilenlerin dosyalarını yeniden değerlendirilebileceği de belirtiliyor. Ancak bu nihai aşamaya 2026 yılının ilk çeyreğinden önce ulaşılması öngörülmüyor.