Türkiye’yi Rum Liderine Şikayet Eden Kıbrıslı Gruplardan 5 Maddelik Tartışmalı Mektup

Kaynak:Milliyet
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) merkezli Yeni Kıbrıs Partisi, Birleşik Kıbrıs Partisi ve Arif Hasan Tahsin Vakfı’ndan oluşan Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi’ne bağlı bir heyet, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis ile bir görüşme gerçekleştirerek Türkiye hakkında şikayetlerini iletti.

BEŞ MADDELİK METİN

Gerçekleştirilen görüşmenin, terör örgütü EOKA’nın Kıbrıs Türklerine yönelik düzenlediği katliamların yıldönümüne denk gelmesi dikkat çekti. Bu buluşmada, “Türkiye, garantörlük yükümlülüklerini ihlal ederek bir kukla rejim inşa etti” mesajı vurgulandı. New York’ta yapılması planlanan beşli konferans öncesinde gerçekleşen görüşme sırasında, Hristodulidis’e beş maddeden oluşan bir mektup teslim edildi.

‘İŞGAL’ SUÇLAMASI

Sunulan mektupta KKTC için “ülkemizin işgal altındaki bölümü” ve “işgal altındaki kuzey Kıbrıs” gibi ifadeler yer aldı. Aynı metinde Türkiye ise “ayrılıkçı” ve “sömürgeci” olarak nitelendirildi.

‘UCM’ye Başvurun’ Çağrısı

Skandal niteliğindeki mektupta yer alan 5 maddelik talep listesi şu şekildeydi:

1- “Türkiye’nin, 1949 Cenevre Sözleşmeleri’ne aykırı biçimde Ada’nın kuzeyine sistematik olarak nüfus taşıyarak demografik yapıyı değiştirmesi meselesinin Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi gibi platformlarda gündeme taşınmasını ve bu eylemin Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) şikâyet edilmesini talep ediyoruz.”

‘Nüfus Sayımı Yapılsın’

2- “Birleşmiş Milletler’den, işgal altındaki Kıbrıs’ın kuzey bölgesinde uluslararası gözlemcilerin denetimi altında kapsamlı bir nüfus sayımı yapmasını resmi olarak talep etmenizi önemle rica etmekteyiz. Bu sayımın, Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı olan gerçek Kıbrıslı Türklerin sayısını netleştirmesi ve en önemlisi, yasa dışı yerleşimcilerin sayısını ve kimliklerini kesin olarak saptaması amacıyla dikkatle planlanıp yürütülmesi gerekmektedir. Ayrıca, mevcut siyasi koşullarda adil seçimler yapılamayacağı açıktır.”

‘BM Gözetiminde Seçim’

3- “Türkiye’nin empoze ettiği nüfus transferi politikasını, Kıbrıslı Türklerin siyasi iradesine yönelik bir ihlal ve demokrasi ile insan haklarına karşı bir saygısızlık olarak görüyoruz. Kıbrıs’ın kuzeyinde, Birleşmiş Milletler tarafından organize edilecek ve denetlenecek sağlıklı bir seçim sürecinin başlatılması için harekete geçmenizi istiyoruz.”

‘Sonuçlara İtiraz Edin’

4- “Türkiye’nin ayrılıkçı ve sömürgeci politikalarına hizmet eden, aynı zamanda Kıbrıslı Türklerin siyasi liderliğini zayıflatan bu tehlikeli seçim oyununa bir son vermek amacıyla gerekli adımları atmanızı talep ediyoruz. Yasa dışı yerleşimciler oy kullanmaya ve Kıbrıslı Türklerin iradesini gasp etmeye devam ettikçe, Türkiye’nin işgal altındaki bölgemizde yapılan seçimlerin sonuçlarını tanıması kendi çıkarına olacaktır. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğini muhafaza etmek ve vatandaşlarının demokratik haklarını korumak adına bu gayrimeşru seçim sonuçlarına itiraz etmenizi bekliyoruz.”

5- “Kıbrıs Cumhuriyeti’ni, vatandaşlarını korumak amacıyla derhal eyleme geçmeye davet ediyoruz.”

KATLİAMLARIN YAŞANDIĞI AY…

Bu “utanç görüşmesi” olarak nitelendirilen buluşmanın gerçekleştiği temmuz ayı, tarih boyunca Kıbrıslı Türklere yönelik gerçekleştirilen katliamlarla anılmaktadır:

■ Sinde Katliamı (12 Temmuz 1958): İnönülü Türklerin iş yerlerine gitmek üzere oluşturduğu dört araçlık konvoya Rumlar tarafından pusu kuruldu. Yolu kesilen konvoya açılan ateş sonucu beş Türk yaşamını yitirdi, iki Türk yaralandı.

■ Atlılar Katliamı (13 Temmuz 1958): Hayvanlarını otlatan üç Türk, Rum askerleri tarafından öldürüldü.

■ Arnayi Katliamı (13 Temmuz 1958): Hayvanlarını otlatmakta olan üç çoban, Rum askerlerinin saldırısına uğradı. Saldırıda ikisi katledildi, biri ağır yaralandı.

■ Üç Şehitler Katliamı (19 Temmuz 1958): Günümüzde Üç Şehitler olarak bilinen köyde, üç çocuk Rum askerlerince vuruldu.

■ Goşşi Katliamı (19 Temmuz 1958): Goşşi köyü yakınlarından su temin etmeye giden üç Türk genci, Rumların kurduğu pusuya düşürülerek öldürüldü.

■ Alaminyo Katliamı (20 Temmuz 1974): Yaşları 25 ile 55 arasında değişen 13 ila 15 kişi infaz edildi.

■ Limasol Katliamı (23 Temmuz 1974): Limasol yakınlarındaki bir Türk köyüne yapılan Rum baskınında, köyde yaşayan 200 kişiden 36’sı katledildi.

KAYNAK: MİLLİYET / Hilal Öztürk