Bakanlık Duyurusu: Tarihi Antalya Arkeoloji Müzesi Kapılarını Kapatıyor
Kültür ve Turizm Bakanlığı, 1972 yılından bu yana hizmet veren Antalya Arkeoloji Müzesi‘nin, planlanan yıkım ve yeniden yapım projesi kapsamında 16 Temmuz 2025 tarihinden itibaren ziyarete kapatılacağını resmi olarak duyurdu. Bu karar, Antalya’da geniş çaplı bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Bakanlığın Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü’nün internet sitesinde yer alan “Antalya Müzesi Hakkında” başlıklı duyuruda, “Bakanlığımıza bağlı birimimiz Antalya Müzesi 16 Temmuz 2025 tarihinden itibaren ziyarete kapalı bulundurulacaktır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” ifadelerine yer verildi. Ayrıca, Antalya Rölöve ve Anıtlar Bölge Müdürlüğü tarafından müzenin taşınmasına yönelik ihalenin yapıldığı da açıklandı.
Yıkım Kararı Üzerine Büyüyen Tartışmalar ve Alternatif Öneriler
1964 yılında ulusal bir proje yarışmasıyla tasarlanan ve 1972’de açılan müzenin yıkım kararı, sivil toplum örgütleri, akademisyenler ve sektör temsilcilerini harekete geçirdi. Tartışmalar, mevcut binanın korunması, alanın genişletilmesi ve paha biçilmez eserlerin akıbeti üzerinde yoğunlaşıyor.
Antalya Kent Konseyi’nden “Bölge Müzesi” Önerisi
Antalya Kent Konseyi’ne bağlı çalışma grupları tarafından hazırlanan ortak raporda, mevcut yapının orijinal değerleriyle korunması gerektiği vurgulandı. Konsey, müzenin doğusundaki Karayolları ve kuzeyindeki Uygulama Oteli arazilerinin de dahil edilerek alanın gerçek bir bölge müzesi düzeyine çıkarılmasını ve bu doğrultuda iki aşamalı ulusal bir mimari proje yarışması açılmasını önerdi.
Müze Çalışma Grubu: “‘Depreme Dayanıksız’ Raporu Açıklansın”
Müzenin yıkımına karşı çıkan ve aralarında akademisyenlerin de bulunduğu Müze Çalışma Grubu adına konuşan Kültür Sanat Sen Antalya Bölge Başkanı Dr. İrfan Kuruüzüm, yıkıma gerekçe olarak sunulan ve 5 yıl önce alındığı iddia edilen ‘depreme karşı riskli yapı’ belgesine ulaşılamadığını belirtti. Kuruüzüm, “Böyle bir belge varsa acilen incelenmek üzere kamuoyu ile paylaşılmalıdır. Alınan yıkım kararının uzmanlık alanındaki meslek odaları, STK, üniversite ve çalışanlarla paylaşılmaması büyük bir eksikliktir” dedi.
Paha Biçilmez Eserlerin Geleceği Konusunda Endişeler
Dr. Kuruüzüm, yıkım sürecindeki belirsizliklere de dikkat çekti. “Müzede sergilenen ve depolarda korunan yüzlerce paha biçilemez eserin nasıl paketleneceği, nereye taşınacağı ve nasıl korunacağı konusunda detaylı bilgi verilmeyen çalışanlar huzursuz” diyen Kuruüzüm, uluslararası standartlara uygun bir hazırlık yapılmadığını savundu. Yıkımın durdurulması veya projeden vazgeçilmesi gerektiğini ifade etti.
Otelcilerden Yeni Vizyon: EXPO Alanına ‘Büyük Antalya Arkeoloji Müzesi’
Antalya Turistik Otelciler Pansiyoncular Derneği Başkanı Alp Özel ise farklı bir perspektif sundu. Mevcut müzenin zamanla yıprandığını ve teknolojik olarak yetersiz kaldığını kabul ettiklerini belirten Özel, eserlerin çağdaş yöntemlerle korunması gerektiğini söyledi. Özel, “Bu noktada, örnek alınması gereken güçlü bir model karşımızda duruyor; Büyük Mısır Arkeoloji Müzesi. Biz de Antalya’da, EXPO alanını dünya çapında ses getirecek ‘Yeni Büyük Antalya Arkeoloji Müzesi’ için bir fırsat olarak değerlendirmeliyiz” dedi.
Mevcut Müze Restore Edilsin, Kent Belleği Korunsun
Alp Özel, mevcut müze binasının ise özgün mimarisine sadık kalınarak restore edilmesi ve yeniden işlevlendirilmesi gerektiğini savundu. Bu sayede hem kültürel mirasın hem de kent belleğinin korunacağını belirtti. Özel, “EXPO alanında kurulacak ‘Büyük Antalya Arkeoloji Müzesi’, şehre gelen turist profilini doğrudan etkileyecek ve şehir merkezinden EXPO’ya uzanan tramvay hattı ile ziyaretçilere kolay ulaşım sağlayacaktır” diye ekledi.