Gizemin Kaynağı: Her Yıl Gelen Tekrarlayan Sinyal
Gökbilimciler, 154 ışık yılı uzaklıktan her yıl düzenli olarak gelen gizemli bir sinyalin sırrını çözdü. NASA bilim insanlarının dikkatini çeken bu periyodik kararma, ilk başta uzaylılardan gelen bir mesaj mı yoksa bilinmeyen bir doğa olayı mı olduğu sorularını akla getirdi. Ancak yapılan detaylı gözlemler, sinyalin arkasında Dünya’dan iki kat daha büyük, daha önce fark edilmemiş bir gezegen olduğunu ortaya çıkardı.
Sıradışı Bir Dünya: TOI-1846 b
TOI-1846 b olarak adlandırılan bu yeni keşfedilmiş gezegen, bir “süper Dünya” olarak sınıflandırılıyor. Onu özel kılan ise hem boyutu hem de yörüngesel özellikleri. Yüzey sıcaklığının yaklaşık 315°C olduğu tahmin edilmesine rağmen, bilim insanları gezegende su bulunma ihtimalini dışlamıyor. Gezegenin dikkat çeken bir diğer özelliği ise kütleçekim kilidi nedeniyle bir yüzünün sürekli yıldıza dönük, yani sonsuz bir gündüzü yaşarken diğer yüzünün sürekli karanlıkta kalmasıdır.
Keşif Anı ve Doğrulama
Bu esrarengiz ışık dalgalanması ilk olarak NASA’nın 2018 yılında uzaya fırlattığı TESS teleskobu tarafından tespit edildi. Sinyalin her yıl Mart ayında tekrarlanması, şüpheleri artırdı ve hem uzaydaki hem de yeryüzündeki teleskopların bu bölgeye odaklanmasına neden oldu. Nihai doğrulama ise Fas’ta bulunan Oukaimeden Gözlemevi’ndeki bilim insanlarından geldi. Gözlemler, sinyallerin gerçek bir gezegene ait olduğunu kesinleştirdi.
Bilim İçin Önemi: “Yarıçap Boşluğu”ndaki Nadir Örnek
TOI-1846 b’nin bilimsel değeri, yalnızca büyüklüğüyle sınırlı değil. Bu gezegen, gökbilimcilerin “yarıçap boşluğu” olarak adlandırdığı, çok nadir gezegen bulunan bir kategoride yer alıyor. Bu boşluk, küçük ve kayalık gezegenler ile Jüpiter gibi dev gaz gezegenleri arasındaki geçiş formunu temsil ediyor ve bu tür dünyaların nasıl oluştuğuna dair önemli ipuçları sunuyor.
Yaşam Arayışı ve Gelecekteki Gözlemler
Gökbilimciler, gezegenin yörüngesindeki hafif sapmalardan yola çıkarak TOI-1846 b’nin sisteminde yalnız olmayabileceğini düşünüyor. Bu durum, aynı sistemde daha soğuk ve potansiyel olarak yaşama daha elverişli başka bir gezegenin var olma ihtimalini gündeme getiriyor.
Şimdi tüm gözler James Webb Uzay Teleskobu‘na çevrilmiş durumda. Eğer Webb, bu gezegeni inceleme fırsatı bulursa, atmosferinde su buharı, metan ve karbondioksit gibi yaşamın kimyasal izlerini arayacak.
Evrende Yalnız Mıyız?
TOI-1846 b’nin keşfi, sadece yeni bir gezegen bulmaktan çok daha fazlasını ifade ediyor. Bu tür keşifler, galaksimizde saklı kalmış diğer potansiyel dünyaların kapısını aralıyor ve insanlığın en temel sorularından biri olan “Evrende yalnız mıyız?” sorusuna verilebilecek olası yanıtlar için umut vadediyor.