Sana Göre Haber

Kira Artışları ve Enflasyon Sarmalı: Türkiye’de Barınma Krizi Neden Büyüyor?

Türkiye’de Barınma Krizi Derinleşiyor: Maaşlar Eridi, Kiralar Uçtu

Türkiye’de geçim sıkıntısı ve barınma krizi endişe verici boyutlara ulaşıyor. TÜİK verilerine göre, 2024 yılında hanelerin en büyük harcama kalemi yüzde 26 ile konut ve kira oldu. Bu durum, 2025’in ilk altı ayında kiralara yapılan ortalama yüzde 50‘lik zamla daha da kritik bir hal aldı. Temmuz ayında yasal kira artış oranı yüzde 43.23 olarak belirlenirken, memur ve emekli maaşlarına yapılan artış yüzde 17 seviyesinde kaldı. Asgari ücretliye ise herhangi bir ara zam yapılmadı.

OECD verileri, Türkiye’nin 2015‘ten bu yana konut kiralarının en fazla arttığı ülke olduğunu gözler önüne seriyor. Bu dönemde kiralar yaklaşık 11 kat artış gösterirken, ücretler beklenen enflasyon oranında sınırlı kaldı. Kiralar ise gerçekleşen enflasyona paralel olarak yükselmeye devam ediyor.

Piyasadaki Denge Neden Bozuldu?

Uzmanlar, kira krizinin ardında yatan temel nedenleri ekonomik politikalar, arz-talep dengesizliği ve maliyet artışları olarak sıralıyor.

Gayrimenkul Uzmanı Seçil Akbaş’ın Değerlendirmesi

Gayrimenkul uzmanı Seçil Akbaş, Türkiye genelinde ortalama kiranın 25 bin liraya, İstanbul’da ise 30 bin liraya ulaştığını belirtiyor. Akbaş, ülke genelinde 326 bin, İstanbul’da ise 87 bin boş konut olmasına rağmen arz-talep dengesinin hiç bu kadar bozulmadığını vurguluyor.

“Kira enflasyonunun düşmemesinin temel nedeni elbette uygulanan ekonomik politikalar. İnşaat maliyetleri o denli yükseldi ki metrekare maliyetleri 1000 doları çoktan aştı. Dolayısıyla müteahhit firmalar yeni konut üretiminde çok çekimser. Diğer yandan Türkiye’ye göç de bu dengesizlikte etkili oluyor. Konut sektörü yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve siyasi politikalardan da etkilenen canlı bir yapı.”

Ekonomist Prof. Dr. Serap Durusoy’un Görüşleri

Ekonomist Prof. Dr. Serap Durusoy ise özellikle düşük gelirli vatandaşların harcamalarının yüzde 60‘ından fazlasının konut ve gıdaya gittiğine dikkat çekiyor.

“İnşaat sektöründe üretim yavaşladı. Bu da fiyatları tırmandırıyor. Konut sahiplerinin fırsatçılığı da kiraları körüklüyor.”

Politikalar Yetersiz mi Kalıyor?

Hükümetin sunduğu çözümler ve vaatler, uzmanlar tarafından mevcut krizi çözmek için yetersiz bulunuyor.

Vaatler ve Gerçekler

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, kentsel dönüşümü hızlandırmak ve kira fiyatlarını dengelemek amacıyla İstanbul’da kiralık sosyal konut projesi yapılacağını duyurmuştu. Ancak ekonomist Doç. Dr. Oğuz Demir, bu tür vaatlerin vatandaşın güncel sorunlarına çözüm olmadığını belirtiyor.

“Ay sonunu getiremeyen, ev sahibinin telefonundan çekinen bir insan için belki de kendisine çıkmayacak bir kuranın vaadi, bugünkü derdine derman olmuyor.”

Asıl Mesele: Sistematik Fakirleştirme

Doç. Dr. Oğuz Demir, krizin temelinde barınmanın anayasal bir hak olmaktan çıkarılmasının yattığını savunuyor.

“Sebep, barınma hakkını denetimsiz bir piyasanın ve finansal spekülasyonun insafına terk eden politikalar. En büyük adaletsizlik ise ücretli çalışanın sistematik olarak fakirleştirilmesinde gizli. Her maaş zammı döneminde alım gücünüz, gerçekleşen enflasyona göre artan kiraya karşı eriyor. Asıl mesele hem sosyal konut arzını kitlesel olarak artıracak hem de spekülatif fiyat hareketlerini önleyecek kalıcı ve bütüncül politikaları derhal hayata geçirmek.”

Exit mobile version