Trump’ın ‘Güç Yoluyla Barış’ Doktrini ve Artan Saldırılar
Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın “güç yoluyla barış” stratejisi, ikinci başkanlık döneminin başında yoğun askeri operasyonlarla kendini gösteriyor. Silahlı Çatışma Konum ve Olay Veri Projesi (ACLED) verilerine göre, Trump’ın göreve başladığı Ocak ayından bu yana geçen beş aylık sürede ABD tarafından en az 529 saldırı düzenlendi. Bu rakam, Joe Biden’ın dört yıllık başkanlık dönemindeki toplam 555 saldırı sayısına oldukça yakın bir seviyede bulunuyor.
Trump’ın bu yaklaşımı, seçim kampanyası sırasında vadettiği Amerikan askerlerini yurtdışındaki çatışmalardan çekme sözüyle çelişiyor gibi görünse de, “barış elçiliği” hayallerinin farklı bir yolla gerçekleştirilmeye çalışıldığını ortaya koyuyor. Ancak bu strateji, hem ABD kamuoyunda hem de Cumhuriyetçi Parti içinde tartışmalara neden olmaktadır.
Çatışma Bölgelerine Göre Saldırı Detayları
Gerçekleştirilen saldırılar, birden fazla coğrafyaya yayılmış durumda. Operasyonların yoğunlaştığı bölgeler ve detayları şu şekilde:
Yemen’deki Husi Hedefleri
Ocak ayından bu yana en yoğun operasyonlar Yemen’de gerçekleştirildi. Kızıldeniz’deki ticari gemi trafiğini tehdit eden Husilere yönelik 470’in üzerinde saldırı düzenlendi. Bu saldırılar, Trump yönetiminin bölgesel tehditlere karşı sert tutumunu yansıtıyor.
Somali: DEAŞ ve Eş-Şebab Operasyonları
Somali’de terör örgütleri DEAŞ ve Eş-Şebab‘a yönelik operasyonlar, özellikle Mart ayında yoğunlaştı. Beyaz Saray tarafından yapılan açıklamada, Mart ayında Somali’de düzenlenen bir operasyonda üst düzey bir DEAŞ planlayıcısının öldürüldüğü duyuruldu.
İran’a Karşı Yeni Cephe
Trump yönetimi, İran’a karşı da askeri bir adım atarak yeni bir cephe açtı. Haziran ayında, İran’ın Fordo ve Natanz‘daki nükleer tesislerine yönelik 13 tonluk bombalar kullanılarak hava saldırıları düzenlendi. Trump, bu operasyonu “tarihteki en başarılı askeri saldırılardan biri” olarak tanımlasa da, Pentagon yetkilileri hasarın sınırlı olduğunu belirtti.
Suriye ve Irak’taki Durum
Trump, Suriye’deki Amerikan askerlerinin sayısını 2 binden 500’e düşürerek seçim vaatlerinden birini kısmen yerine getirdi. Ancak bu çekilmeye rağmen, bölgedeki askeri operasyonlar devam etti. Mart ayında Irak’ta düzenlenen bir hava saldırısında, DEAŞ’ın iki numaralı isminin öldürüldüğü açıklandı.
İç Politikadaki Yankılar ve Tartışmalar
Trump’ın saldırgan dış politikası, kendi partisi içinde dahi eleştirilere yol açtı. Cumhuriyetçi Parti’den Marcori Taylor Green, yönetimin politikalarına tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
“Artık yabancı savaşlardan bıktım.”
Ancak bu eleştirilere rağmen, yapılan anketler Trump’ın çekirdek seçmen kitlesi olan MAGA tabanının yüzde 84’ünün bu saldırıları desteklediğini gösteriyor. Trump’ın “güç yoluyla barış” doktrini; sivil kayıplar, müttefik ülkelerle koordinasyon eksikliği ve başkanlık yetkilerinin sınırları gibi konular üzerinden ABD Kongresi’nde yeni ve hararetli bir tartışma başlatmış durumda. Bu gelişmelerin ardından BMGK’nın Suriye gündemi ile acil toplanacağı bilgisi paylaşıldı.