ABD Siyasetinde Ukrayna Yardımı Üzerine Keskin Dönüş
ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya-Ukrayna Savaşı’nı sonlandırmak amacıyla Rus lider Vladimir Putin ile bir anlaşmaya varamaması, Amerikan iç politikasının temel dinamiklerini yeniden şekillendirdi. İki yıldan kısa bir süre önce Ukrayna’ya yardıma şiddetle karşı çıkan Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçiler, bu tutumları nedeniyle dönemin Meclis Başkanı Kevin McCarthy‘yi görevden alarak ABD siyasi tarihinde bir ilke imza atmışlardı. Ardından gelen Meclis Başkanı Mike Johnson ise Ukrayna’ya yönelik bir finansman paketini onaylatmak için kendi siyasi geleceğini riske atmıştı.
Ancak savaşın üçüncü yılını aştığı bu dönemde, Kongre’deki pek çok Cumhuriyetçi, Başkan Trump’ın izinden giderek Ukrayna’ya daha fazla para ve silah gönderilmesi konusundaki tutumlarını kökten değiştirdi. Önceden Amerika’nın savaşa müdahalesine son verilmesi çağrısında bulunan bu isimler, şimdi farklı bir politika izliyor.
Trump’ın Parti Üzerindeki Sarsılmaz Etkisi
Bu durum, “Önce Amerika” dış politika vizyonuyla Cumhuriyetçi Parti’nin onlarca yıllık ‘şahin’ geleneğini yıkan Trump’ın, parti üzerindeki hakimiyetinin en net göstergesi olarak öne çıkıyor. Bir zamanlar Ukrayna’ya Amerikan yardımını en sert dille eleştiren eski Başkan, şimdi savaşın vurduğu ülkeye silah sevkiyatını hızlandıracak yeni bir planı savunuyor. Bu politika değişikliği, daha önce Ukrayna’yı desteklemeye karşı çıkan bazı seslerin sessizleşmesine ve Trump’ın en yakın müttefiklerinin Biden yönetimine yönelik önceki eleştirilerini unutturmasına yol açtı.
Dünkü Muhaliflerden Bugünkü Destekçilere
Wisconsin Cumhuriyetçi Temsilcisi Derrick Van Orden, geçen bahar Biden yönetimini Ukrayna için bir plan sunmamakla eleştirirken, şimdi Trump’ın yeni yardım planını destekliyor.
“Donald Trump’a açıkça güveniyorum. Ona baş barış elçisi diyorum. Ne yaptığını biliyor ve ona güveniyorum.”
Benzer şekilde, ABD-Meksika sınır güvenliği endişeleri nedeniyle Ukrayna yardımına karşı çıkan aşırı sağcı gruptan Teksaslı Cumhuriyetçi Temsilci Troy Nehls de artık yardımı destekliyor. Nehls, tutumunu değiştirmediğini, çünkü Trump’ın planına göre Amerikan silahlarının bedelini NATO ülkelerinin ödeyeceğini iddia ediyor.
“Sadece Donald Durdurabilir”
Bir Cumhuriyetçi siyasetçi, Rusya ile ilgili olarak şu değerlendirmeyi yapıyor: “Bunu durdurabilecek tek kişi Donald. Ancak bunun için Vladimir Putin‘in, patronun ‘Bu işi 50 gün içinde bitirelim’ derken ne demek istediğini anlaması gerekecek.”
Geçmişte Ukrayna’ya yardıma şiddetle karşı çıkan Ohio’lu Cumhuriyetçi Temsilci Warren Davidson da CNN’e yaptığı açıklamada Trump’ın planının doğru bir yaklaşım olduğunu belirtti.
“Başkan, ‘Bu silahları NATO ülkelerine satacağız ve eğer parasını ödemek isterlerse satın alabilirler’ derken gerçekten haklı. Bu bizim savaşımız değil.”
MAGA Hareketinin Önde Gelen İsimlerindeki Değişim
Bu politika eksenindeki kaymalar, özellikle Ukrayna karşıtlığını siyasi kimliklerinin merkezine yerleştiren isimlerde daha belirgin oldu. Ohio Senatörü ve MAGA hareketinin önde gelen isimlerinden JD Vance, yardımı en sert eleştirenlerden biriydi ve savaşın kazanılamayacağını savunuyordu. Ancak bu hafta, Başkan Trump’ın ek silah sevkiyatı planını açıkladığı Oval Ofis’te onun yanında yer aldı.
Florida Cumhuriyetçi Senatörü Rick Scott da Trump’ın planını olumlu karşılayarak, “Barışı sağlamak için elinden gelen her şeyi yapacak ve umarım Putin onu ciddiye alır,” dedi. Bu sözler, bir yıldan kısa bir süre önce Senato’da Ukrayna yardım paketini kınadığı konuşmasıyla tam bir tezat oluşturuyor. O dönemde Scott, şöyle demişti: “Senato Demokratları ve Senato Cumhuriyetçilerinin azınlığı, Amerika Birleşik Devletleri’nin ulusal güvenliği yerine Ukrayna’nın ulusal güvenliğini önceliklendirmeyi seçti. Her Amerikalı Washington’da olanlardan tiksinmeli.”
Karara Karşı Çıkan Cumhuriyetçilerin Sesi
Yine de bazı Cumhuriyetçiler bu politika değişikliğine karşı çıkmaya devam ediyor. Arizona Cumhuriyetçisi Temsilci Eli Crane, sosyal medyada, “Amerikan halkı bizden içerideki sorunları çözmemizi istiyor, neoconların ve savaş yanlılarının emirlerini yerine getirmemizi değil” diyerek tepkisini dile getirdi.
Meclis Başkanı Johnson’ı görevden alma girişiminde bulunan Georgia Cumhuriyetçisi Temsilci Marjorie Taylor Greene ise planın, seçmenlere ihanet olduğunu savundu.
“Kimse Ukrayna’yı düşünmüyor. Kimse Rusya’yı düşünmüyor. Sadece düşünmüyorlar. Etrafta dolaşıp tek düşündükleri faturalar, sorunları ve evlerinin önündeki berbat yollar ya da ev alamamaları.”