Sana Göre Haber

Bakliyat Sektörünün Geleceği: OECD ve FAO Raporu Türkiye İçin Fırsatları İşaret Ediyor

OECD ve FAO Raporu: Bakliyat Sektörü İçin Yeni Fırsatlar Dönemi

Ekonomik Kalkınma ve İş­birliği Örgütü (OECD) ile Birleşmiş Milletler Gı­da ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından 15 Temmuz’da yayımlanan “Tarım­sal Görünüm 2025-2034” raporu, bakliyat sektörünün geleceğine yönelik kritik öngörüler içeriyor. Mersin Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ö. Abdullah Öz­demir, raporun gelecek 10 yılda önemli fırsatlar barındırdığını belirtti.

“Raporda, bakliyat ürün­lerinin yalnızca insan sağlığı açı­sından değil, aynı zamanda top­rak sağlığının korunmasında da kritik rol oynadığı vurgulanmak­tadır. Ayrıca, besin değerlerini kaybetmeden uzun süre sakla­nabilmeleri sayesinde, bozulma­ya bağlı gıda israfı riskini azalt­tıkları belirtilmektedir.”

Özdemir, artan kentleşme ve yoğun iş temposunun sağlıklı atıştırmalıklara olan talebi artırdığını ve bu durumun bakliyatın hazır gıda sektöründeki kullanımını yaygınlaştıracağını ifade etti. Bu gelişmelerin önümüzdeki yıllarda bakliyat talebini artıracağı öngörülüyor.

Küresel ve Türkiye Bakliyat Piyasası Projeksiyonları (2024-2034)

Raporun veri setine göre, küresel bakliyat pazarında önemli bir büyüme beklenirken, Türkiye’nin bu büyüme hızının gerisinde kalma riski bulunuyor.

Küresel Beklentiler

Türkiye İçin Öngörüler

Türkiye’nin Potansiyeli ve Atılması Gereken Adımlar

Özdemir, Türkiye için öngörülen ve küresel ortalamanın altında kalan artış oranlarının dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye’nin mevcut potansiyelinin, öngörülen üretim ve ihracat rakamlarının çok üzerinde olduğunu belirtti.

“Türkiye, 2034 için öngörülen üretim ve ihracat miktarının çok üzerinde bir potansiyele sahip­tir. Mevcut tesisler, bu miktarın üç katını işleyebilecek durumda­dır. Bu potansiyelin etkin şekilde kullanılması için; temel destek, planlı üretim desteği, sertifikalı tohum desteği ve nohut ile mer­cimek için verilen su kısıtı destek katsayılarının artırılması büyük önem taşımaktadır.”

Stratejik Hedef: Katma Değerli Üretime Odaklanmak

Raporda dikkat çeken bir diğer husus, bakliyatın kullanım alanlarındaki dönüşüm oldu. Abdullah Özdemir, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “Yerel Kalkınma Hamlesi Teşvik Programı” kapsamında Mersin için belirlediği “Bakliyat Ürünlerinden Kat­ma Değerli Hazır Gıda Üretimi” hedefinin somut yatırımlara dönüşmesinin önemini vurguladı. Bu adımın hem Mersin hem de ülke ekonomisi için ciddi bir katma değer yaratabileceğini ifade etti.

“Sektörümüzün öncelikli hedefi; üretim, tüke­tim ve ihracat hacmini artırmak ve özellikle katma değeri yüksek ürünlere odaklanmaktır. Bu an­layışla, yalnızca iç pazardaki ih­tiyacımızı karşılamakla kalmaz; aynı zamanda Kanada, Avustral­ya ve Rusya gibi sektörün önde gelen ülkeleriyle rekabet edebi­lecek bir ihracat gücüne ulaşma­mız mümkün olacaktır.”

Exit mobile version