İzmir’de İki Genci Hayattan Koparan Trajedi
İzmir’de, 12 Temmuz tarihinde saat 18.00 sularında etkili olan şiddetli sağanak, kentteki pek çok cadde ve sokağın sular altında kalmasına neden oldu. Bu sırada yağmurdan korunmaya çalışan İzmir Demokrasi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Özge Ceren Deniz, su dolu yolda elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetti. Kendisine yardım etmek isteyen ikinci el eşya dükkanı sahibi İnanç Öktemay da aynı şekilde akıma kapılarak yaşamını yitirdi. Gençlerin cenazeleri, Özge Ceren Deniz için Osmaniye’de, İnanç Öktemay için ise İzmir’de toprağa verildi.
Soruşturma Süreci ve Gözaltılar
Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında ilk etapta 30 kişi gözaltına alındı ve bunlardan 14’ü tutuklandı. Soruşturmanın genişletilmesiyle birlikte, 26 Temmuz‘da aralarında Adana Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı ve eski İZSU Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu, İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan ve Gediz Elektrik Genel Müdürü Uğur Yüksel gibi üst düzey yöneticilerin de bulunduğu 11 kişi daha gözaltına alındı, ancak bu kişiler adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Bilirkişi Raporları İhmaller Zincirini Gözler Önüne Serdi
5 kişilik bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan ilk raporda, facianın öngörülebilir ve önlenebilir olduğu, herhangi bir kaçınılmazlık unsurunun bulunmadığı vurgulandı. Rapora göre, olayın yaşanmasında Özge Ceren Deniz ve İnanç Öktemay’ın hiçbir kişisel kusuru olmadığı, aksine bir dizi ihmal ve teknik kusurun yol açtığı zincirleme bir facia olduğu belirtildi. Her iki kurumun da gerekli koruyucu ve önleyici tedbirleri almadığı tespit edildi.
Dava dosyasına giren ikinci bilirkişi raporu ise sorumlulukları derecelendirdi. Raporda, tutuklu sanıklardan Gediz Arıza Onarım Müdürü Ali Külak, İZSU İnşaat Mühendisi Doğan Kılıç, Gediz Arıza Onarım Personeli Fırat Akbay ve Gediz Arıza Onarım Ustası Mesut Türkan‘ın 1’inci dereceden; diğer bazı sanıkların ise 2’nci, 3’üncü ve 4’üncü dereceden sorumlu olduğu ifade edildi.
Yargılama Süreci ve İstenen Cezalar
Soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, aralarında 13’ü tutuklu toplam 42 sanık hakkında ‘Taksirle öldürme’ suçundan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Suçun ‘bilinçli taksirle’ işlendiği gerekçesiyle cezanın yarı oranında artırılarak sanıkların 22,5’ar yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
İzmir 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, bazı sanıkların dosyaları kamu görevlisi olmaları nedeniyle ayrıldı ve sanık sayısı yeni eklemelerle 45’e yükseldi. İnanç Öktemay’ın ailesi davadan çekilirken, bazı tutuklu sanıklar tahliye edildi. Mahkeme kararıyla 9 Aralık‘ta olay yerinde keşif yapıldı.
Duruşmadaki Yürek Yakan İfadeler
Duruşmada, İzmir Valiliği’nin aralarında eski ve mevcut İZSU genel müdürlerinin de bulunduğu kamu görevlileri hakkında soruşturma izni verdiği açıklandı. Duruşmada söz alan acılı baba Ahmet Abi’nin sözleri ise yürekleri dağladı.
Benim kızım yok. Hiçbir denetleme yapılmamış, kimse işini düzgün yapmamış.
Olayda yaralanan ve davaya mağdur olarak katılan esnaf Ersin Eren Çavga ise bölgedeki sorunu daha önce yetkililere bildirdiğini belirtti.
O bölge hep sorunluydu. 2019 yılında haber yapılmasını sağlamıştım. 9 Ocak’ta mazgaldan gelen dumanlar ve elektrik sorunu için yetkilileri uyardık. Keşke işinizi doğru yapsaydınız. Can çekişen iki insana yardım etmeye çalıştığım için özür dilerim.
Dava Ertelendi, Adalet Arayışı Sürüyor
Sanıkların suçsuz olduklarını iddia ederek beraat ve tahliye talebinde bulunduğu duruşma sonunda mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 30 Eylül‘e erteledi.
Duruşma sonrası açıklama yapan baba Ahmet Abi, “Kamu vicdanını rahatlatacak bir karar çıkacağına inanıyorum ve adalete güveniyorum” dedi. Ailenin avukatı Ayşe Sarıçiçek ise davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirtti.