Sana Göre Haber

Kadınlarda Yaşlanma ve Öfke Kontrolü: Bilimsel Araştırmadan Çarpıcı Sonuçlar

Yaşla Gelen Bilgelik: Kadınların Öfke Yönetimi Nasıl Değişiyor?

Yapılan yeni bir bilimsel çalışma, kadınların orta yaşa geldiklerinde öfke duygularını daha etkili bir şekilde yönettiklerini ortaya koydu. Menopause dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, hem kronolojik yaş hem de üreme döngüsündeki değişimler, kadınların öfke ifade etme biçimlerini olumlu yönde şekillendiriyor. Araştırmacılar, 35 ila 55 yaş aralığındaki kadınlarda düşmanlık ve saldırganlık gibi öfke tepkilerinin yaş ilerledikçe azaldığını tespit etti.

Menopoz Döneminde Öfke Kontrolü Artıyor

500’den fazla kadının verilerinin incelendiği bu kapsamlı çalışma, öfkenin farklı türlerinin yaşla birlikte nasıl değiştiğini analiz etti. Bulgulara göre, aşağıdaki öfke biçimlerinde belirgin bir düşüş gözlemlendi:

Bu bulguların yanı sıra, genel düşmanlık seviyelerinde de önemli bir azalma saptandı. Özellikle menopoz öncesi ve sonrası geçiş döneminde kadınların öfke duygularını daha başarılı bir şekilde yönettikleri belirlendi.

Yaşlanmayla Gelişen Duygusal Beceriler

Washington Üniversitesi’nden Dr. Nancy Fugate Woods, yaş almanın duyguları düzenleme kapasitesini artırdığını belirtiyor. Dr. Woods’a göre, kadınlar bu süreçte olaylara farklı açılardan bakmalarını sağlayan “bilişsel yeniden çerçeveleme” gibi zihinsel teknikler geliştiriyor.

“Kadınlar yaşlandıkça, duygusal tepkilerini hafifletmelerine yardımcı olan bilişsel stratejiler geliştiriyorlar. Bu, geçmişte genellikle depresyon üzerine odaklanan menopoz araştırmalarında göz ardı edilen önemli bir duygusal boyuttur.”

Dr. Woods, bu çalışmanın öfke gibi diğer duygusal dinamikleri inceleyerek alandaki önemli bir boşluğu doldurduğunun altını çizdi.

Bastırılmış Öfke: Zamanla Değişmeyen Duygu

Araştırmanın en dikkat çekici bulgularından biri ise, bastırılmış öfkenin yaşla birlikte azalmaması oldu. Kadınların içlerinde hissettikleri ancak dışa vurmadıkları bu öfke türünün zamanla aynı seviyede kaldığı görüldü. Dr. Woods, bu durumu kadınların erken yaşlardan itibaren maruz kaldıkları ve belirli duyguları bastırmaya yönlendiren toplumsal cinsiyet rolleriyle ilişkilendiriyor.

Bastırılmış Öfkenin Sağlığa Etkileri

Uzmanlar, dışa vurulmayan öfkenin yalnızca psikolojik bir yük olmadığını, aynı zamanda ciddi fiziksel sağlık riskleri taşıdığını vurguluyor. Önceki çalışmalar, bastırılmış öfkenin kadınlarda kalp hastalıkları, hipertansiyon ve damar sertliği gibi kronik rahatsızlıklara zemin hazırlayabildiğini göstermişti. Ayrıca, menopoz döneminde öfke seviyesi yüksek olan ve özellikle hormon tedavisi gören kadınların, depresif semptomlar geliştirme olasılığının daha yüksek olduğu belirtiliyor.

Exit mobile version