Kuzuyayla Tabiat Parkı’nda 144 Tür Tespit Edildi: Bölgenin Ekolojik Zenginliği Haritalandı

Kuzuyayla Tabiat Parkı’nda Biyoçeşitlilik Seferberliği

Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde, Samanlı Dağları eteklerinde yer alan ve zengin bitki örtüsüyle bilinen Kuzuyayla Tabiat Parkı, önemli bir biyoçeşitlilik çalışmasına sahne oldu. Gerçekleştirilen “Tür Say” etkinliği sayesinde 144 farklı tür gözlemlenerek bölgenin ekolojik zenginliği kayıt altına alındı.

“Doğa Kocaeli” Projesi ile Doğaseverler Buluştu

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin “Doğa Kocaeli” projesi kapsamında hayata geçirdiği etkinliğe 100’den fazla doğasever yoğun ilgi gösterdi. Katılımcılar, uzman eğitmenlerin rehberliğinde doğayı keşfetme ve gözlem yapma imkanı buldu.

Uzman Kadro ve Teknik Donanım

Doğaseverlere bu özel günde alanında yetkin isimler eşlik etti. Bu uzmanlar arasında İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Ergün Bacak, kuş gözlemcisi Ümit Malkoçoğlu, “kocaelibitkileri.com” editörü Hüseyin Cahit Doğan, böcek bilimci Dr. Havva Kübra Soydabaş Ayoub ve biyolog Sibel Süer yer aldı. Gözlemleri desteklemek amacıyla katılımcılara dürbün, büyüteç ve böcek gözlem kutuları gibi araçlar da sağlandı.

Gözlemler Dijital Platformda Kayıt Altına Alındı

Katılımcılar, ağaçlardan kuşlara, böceklerden mantarlara kadar karşılaştıkları tüm canlıları cep telefonlarıyla fotoğraflayarak “iNaturalist” uygulamasına yükledi. Bu yöntemle yapılan her gözlem, bilimsel bir veriye dönüştürüldü.

Belgelenen Dikkat Çekici Türler

Etkinlik boyunca birçok farklı canlı türü belgelendi. Öne çıkan bazı türler şunlardır:

  • Kuşlar: Sürmeli çalıkuşu, boz ebabil, karakızılkuyruk ve dağ incirkuşu.
  • Böcekler: Orman çekirgesi, İspanyol kraliçesi, uğur böceği ve yaban arısı örümceği.
  • Endemik ve Nadir Bitkiler: Çalı mürdümüğü, akdağ marulu, menengiç, fil burnu, kır pazısı ve akşam yıldızı.

Bilimsel Envantere Önemli Katkı

Etkinlik boyunca yapılan toplam 169 gözlem sonucunda, 144 farklı tür Kuzuyayla’nın biyoçeşitlilik envanterine kazandırıldı. Bu veriler, Kuzuyayla’nın ekolojik zenginliğini bilimsel olarak belgeleyen ve gelecekteki koruma çalışmaları için temel oluşturacak önemli bir kaynak olarak değerlendiriliyor.