Lüleburgaz’da Tarihi Canlandıran Lezzet Durağı: Arcadia Bağları ve Kültürel Etkinlikleri

Kültür ve Tarihin Kesişim Noktası: Lüleburgaz

Kültür, yalnızca sanatsal faaliyetlerle sınırlı kalmayıp, düşünce yapımızdan davranışlarımıza kadar gündelik yaşamımızın her anını şekillendiren temel bir unsurdur. Tarih ise bu kültürel dokunun oluşumunda ve evriminde kilit bir rol oynar. Bu bağlamda, Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesi, zengin geçmişiyle günümüzü aydınlatan özel bölgelerden biri olarak öne çıkıyor.

İlk çağlardan beri bir yerleşim merkezi olan bu topraklar, 4. yüzyılda Doğu Roma imparatoru olacak Arcadius tarafından kurulduğu için tarih sahnesinde “Arcadiopolis” adıyla anılmıştır. Aynı zamanda, tarihi İpek Yolu‘nun Avrupa’ya açılan önemli kapılarından biri olma özelliğini taşır. Bölgenin bereketli toprakları, tarih öncesi dönemlerde sular altında kalmasından kaynaklanan mineral zenginliği ve Istranca dağlarının iklimsel etkileriyle şekillenmiştir. Öyle ki, 100 yıl öncesine kadar bu topraklarda yetişen üzümlerle şarap üretimi yapıldığı bilinmektedir. Ancak, mübadele ve göçler bu köklü geleneğin kesintiye uğramasına neden olmuştur.

100 Yıllık Aranın Ardından Bir Geleneğin Canlanışı: Arcadia

Tam 100 yıl sonra, 2000’li yılların başında turizmci Özcan Arca ve kızı Zeynep Arca Şallıel tarafından kurulan Arcadia, bölgede şaraplık üzüm yetiştiriciliğini yeniden başlatan ilk bağ oldu. Markanın ismiyle hem bölgenin tarihi adına bir gönderme yapılmış hem de unutulmuş bir kültürün devamlılığı sağlanmıştır. Zeynep Arca Şallıel, Arcadia’yı “içinde tarım, tarımsal ürünleri dönüştüren bir üretim, ağırlama, gastronomi ve turizmi içeren multidisipliner bir yaşam alanı” olarak tanımlamaktadır.

Aynı zamanda Yeditepe Üniversitesi’nde ders veren Şallıel, büyüme hedefleri hakkında şunları söylüyor: “Babam ile bu yola çıkarken çok büyümekle ilgili hedefler koymadık. Her zaman küçük, yani bir KOBİ olarak kalacağız. Devleşmeyeceğiz.”

Doğanın İçinde Sanat: Bakucha Otel ve Fransız Sineması

Arcadia’nın bağ oteli Bakucha, kurulduğu günden bu yana konserler gibi çeşitli kültür ve sanat etkinliklerine ev sahipliği yapmaktadır. Son olarak Institut Français Türkiye ile yapılan işbirliği sayesinde, misafirler doğayla iç içe bir ortamda Fransız sinemasının seçkin örneklerini izleme fırsatı buluyor. Bu film gösterimleri ve etkinlikler yalnızca otel misafirlerine değil, herkese açık olarak düzenlenmektedir.

Film Gösterim Programı

  • Delicious (2021): Yönetmen Eric Besnard’ın filmi geçen hafta gösterildi.
  • Küçük Değişim (1975): Efsanevi yönetmen François Truffaut’nun filmi yarın izleyiciyle buluşacak.
  • On the Wandering Paths (2023): Denis Imbert’in filmi 25 Temmuz’da gösterime girecek.

Doğayla Birlikte Yaşam Felsefesi: Kohabitasyon

Arcadia’nın en dikkat çekici özelliklerinden biri, doğayla birlikte yaşama, yani “kohabitasyon” felsefesini benimsemesidir. Bu yaklaşım sayesinde bağ alanlarında 120’ye yakın kuş türü gözlemlenmiştir. Bu türler arasında şah kartalı ve küçük kerkenez gibi nesli tükenme tehlikesi altında olanlar da bulunmaktadır. Ayrıca, otelin her odasının balkonunda bir kırlangıç yuvası yer almaktadır.

Şallıel, bu zengin biyoçeşitliliği belgelemek amacıyla iki doğa fotoğrafçısıyla bir buçuk yıl süren bir çalışma yürüttüklerini belirtiyor. Projenin bir sonraki adımı ise bu kuşların fotoğraflarından oluşan bir kitap basmak.