Sana Göre Haber

Özel Okul Ücretlerindeki Fahiş Artışlara KDK’den Fren: Yeni Yönetmelik Tavsiyesi

Özel Okul Ücretlerindeki Fahiş Artışlara KDK Müdahalesi

Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), özel okulların eğitim ücretleri dışındaki hizmetlerde uyguladığı fahiş fiyat artışlarına karşı önemli bir tavsiye kararı yayımladı. Karar, bir velinin yaptığı şikayet üzerine alındı ve özel okulların denetimine yönelik yeni düzenlemeler önerildi.

Rekor Ücret Artışı Şikayeti Tetikledi

Süreci başlatan olay, bir öğrenci velisinin Kamu Denetçiliği Kurumu’na yaptığı başvuruyla ortaya çıktı. Veli, çocuğunun eğitim gördüğü özel okulun kayıt yenileme ücretini bir yıl içinde fahiş bir oranda artırdığını belirtti. Şikayete göre, 2023 yılında 169 bin lira olan okul ücreti, 2024-2025 eğitim öğretim dönemi için 350 bin liraya yükseltildi. Veli, bu artışın Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) mevzuatında belirlenen üst sınırın çok üzerinde olduğunu vurgulayarak duruma itiraz etti.

KDK İncelemesi: Zamlar Eğitim Dışı Hizmetlerde Gizli

Başvuruyu detaylı bir şekilde inceleyen KDK, önemli bir tespitte bulundu. Okulun, eğitim hizmetleri ücretine Bakanlıkça belirlenen yasal üst sınırdan zam yaptığı, ancak asıl fahiş artışın eğitim dışı hizmetlerde olduğu anlaşıldı. KDK’nin raporuna göre okul, aşağıdaki gibi hizmetlerde yüzde 236’lık bir artış uygulamıştı:

KDK’den MEB’e Yönetmelik Düzenlemesi Tavsiyesi

Bu tespitler ışığında KDK, Milli Eğitim Bakanlığı’na yönelik bir tavsiye kararı aldı. Kararda, özel okulların sadece ara sınıf kayıtlarında değil, aynı zamanda ilkokul, ortaokul ve lise gibi kademe başlangıçlarında belirlediği ücretlerin de denetlenmesi gerektiği vurgulandı. KDK, eğitim dışı hizmetlerle ilgili fiyat artışlarına yönelik MEB denetimi ve sınırlamaları kapsamında yeni bir yönetmelik düzenlemesi yapılması yönünde tavsiyede bulundu. Ayrıca, şikayete konu olan okul hakkında da inceleme başlatılması gerektiği belirtilerek, kararın ilgili kurumlara gönderilmesi kararlaştırıldı.

Kararın Gerekçesi: Eğitim Kamu Hizmetidir

KDK’nin kararının gerekçesinde, eğitimin bir kamu hizmeti olduğu ve özel kurumlar tarafından sunulsa bile devletin denetim ve gözetim yetkisinin sürdüğü hatırlatıldı. Özel öğretim kurumlarının faaliyetlerini salt bir ticari alan olarak göremeyeceği vurgulandı.

“Eğitim hizmetlerinin ticarileşmesi kamu hizmeti anlayışıyla çelişebilecek bir duruma yol açmaktadır. Hukuki açıdan özel öğretim kurumları serbest ekonomik düzen içinde yer alsa dahi devletin eğitim hakkını koruma yükümlülüğü gereği özel öğretim kurumlarının eğitim hizmetini salt bir ticari faaliyet alanı olarak değerlendirmesine imkan verilmemesi gerekmektedir. Kanun, yönetmelik ve yargı kararlarında belirtilen kamu hizmetini ifa etme anlayışı uyarınca eğitim hizmeti, piyasa koşullarının değil; kamu yararının öncelikli olduğu bir kamu hizmeti alanıdır.”

Kararda ayrıca, bu kurumların faaliyetlerini sadece kazanç sağlamak amacıyla düzenleyemeyeceklerinin Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 12. maddesinde açıkça belirtildiği ifade edildi.

Exit mobile version