Özel Okul Ücretlerindeki Fahiş Artışlar Velileri Harekete Geçirdi
2024-2025 eğitim öğretim dönemi için özel okullarda yaşanan fahiş fiyat artışları, velileri yasal yollar aramaya itti. Bir öğrencinin 2023’te 169 bin lira olan kayıt yenileme ücretinin yeni dönem için 350 bin liraya yükseltilmesi, bardağı taşıran son damla oldu. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) mevzuatında belirlenen tavan zam oranının çok üzerinde artış yapıldığını belirten bir veli, konuyu Kamu Denetçiliği Kurumu’na (KDK) taşıdı.
KDK İncelemesi ve Yüzde 236’lık Artış Tespiti
Başvuruyu detaylı bir şekilde inceleyen KDK, önemli bir tespitte bulundu. Okulun, eğitim hizmetleri ücretine Bakanlıkça belirlenen yasal üst sınıra uygun bir zam yaptığı, ancak asıl artışın eğitim dışı hizmetlerde yaşandığı ortaya çıktı.
Eğitim Dışı Hizmetlerdeki Orantısız Zam
KDK’nın raporuna göre okul, yemek, servis, takviye kursu ve kırtasiye gibi eğitim dışı hizmetlerde tam yüzde 236’lık bir artış uygulamıştı. Bu durum, yasal düzenlemelerin nasıl aşıldığını gözler önüne serdi.
MEB’e Yönetmelik Düzenlemesi Tavsiyesi
Bu tespitler doğrultusunda KDK, hem özel öğretim kurumlarının sunduğu eğitim dışı hizmetlerin fiyat artışlarına hem de ara sınıfların yanı sıra ilkokul, ortaokul ve lise gibi kademe başlangıç ücretlerine yönelik bir tavsiye kararı aldı. Kararda, Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetimi ve sınırlamaları kapsamında bu alanlarda yeni bir yönetmelik düzenlemesi yapması gerektiği vurgulandı. Ayrıca KDK, şikayete konu olan okul hakkında da inceleme başlatılması yönünde karar alarak, ilgili belgelerin kurumlara gönderilmesini sağladı.
“Eğitim Kamu Hizmetidir” Vurgusu
KDK’nın kararında, eğitimin bir kamu hizmeti olduğu ve bu hizmetin özel kurumlar tarafından verilmesi durumunda dahi idarenin denetim ve gözetim yetkisinin devam ettiği altı çizildi. Kararda, özel okulların eğitim hizmetini salt bir ticari faaliyet olarak göremeyeceği belirtildi.
“Eğitim hizmetlerinin ticarileşmesi kamu hizmeti anlayışıyla çelişebilecek bir duruma yol açmaktadır. Hukuki açıdan özel öğretim kurumları serbest ekonomik düzen içinde yer alsa dahi devletin eğitim hakkını koruma yükümlülüğü gereği özel öğretim kurumlarının eğitim hizmetini salt bir ticari faaliyet alanı olarak değerlendirmesine imkan verilmemesi gerekmektedir. Kanun, yönetmelik ve yargı kararlarında belirtilen kamu hizmetini ifa etme anlayışı uyarınca eğitim hizmeti, piyasa koşullarının değil; kamu yararının öncelikli olduğu bir kamu hizmeti alanıdır.”
Kararda ayrıca, bu kurumların faaliyetlerini sadece kazanç sağlamak amacıyla düzenleyemeyeceklerinin Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 12. maddesinde açıkça belirtildiği hatırlatıldı.