Ünye Devlet Hastanesi’nde Yoğun Bakım Skandalı
Ordu’nun Ünye ilçesindeki Devlet Hastanesi’nde, yoğun bakım ünitesinde meydana geldiği iddia edilen bir klima arızası, hem hastaların hem de sağlık personelinin hayatını riske attı. Bu ciddi olay, yaz aylarının getirdiği aşırı sıcaklarda, özellikle yoğun bakım gibi kritik birimlerde alınması gereken önlemlerin ne denli hayati olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Yüksek Sıcaklığın Hastalar Üzerindeki Etkileri
Uzmanlar, yoğun bakım ünitelerindeki yüksek sıcaklığın hastalar için ciddi sağlık riskleri taşıdığını vurguluyor. Ortam sıcaklığının kontrolsüz bir şekilde artması, kalp ritim bozuklukları, tansiyon dalgalanmaları ve özellikle yatağa bağımlı hastalarda yatak yaraları gibi komplikasyonlara yol açabiliyor. Ünye’deki olayda da bazı hastalarda sıcaklığa bağlı yaraların oluştuğu bilgisi endişeleri artırdı.
Uzman Görüşü: Türkiye’de Genel Bir Yoğun Bakım Sorunu Var
Yaşanan bu olay, Türkiye’deki yoğun bakım ünitelerinin genel durumuna ilişkin daha büyük bir tartışmayı alevlendirdi. Konuyla ilgili Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan Yeditepe Üniversitesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Tuğhan Utku, sorunun sadece bir klima arızasından ibaret olmadığını belirtti.
Yoğun bakım, tükenmişliğin en yoğun yaşandığı alanlardan biri. Çünkü bu hizmet kesintisiz devam etmek zorunda. Yoğun bakım konusunda genel anlamda Türkiye’de bir sistem sorunu var.
Uzman Sayısı ve Yatak Kapasitesi Dengesizliği
Prof. Dr. Utku, Türkiye’deki yoğun bakım sisteminin temel sorunlarından birinin uzman hekim sayısı ile yatak kapasitesi arasındaki orantısızlık olduğuna dikkat çekti. Utku, “Toplamda 600 ile 700 arasında bir uzman sayısı var. Ama Türkiye’de 32 bine yakın yoğun bakım yatağı var” diyerek mevcut durumu özetledi. Bu dengesizlik, hizmet kalitesini ve hasta güvenliğini doğrudan etkileyen bir faktör olarak öne çıkıyor.
Sıcaklık Kontrolünün Hayati Önemi
Prof. Dr. Utku, ayrıca yoğun bakım ünitelerinin belirli bir sıcaklık aralığında tutulmasının zorunlu olduğunu vurguladı. Bu ünitelerdeki hassas ekipmanların ve hastaların metabolik durumlarının stabil kalabilmesi için çevresel koşulların titizlikle yönetilmesi gerekiyor. Ünye’de yaşananlar, bu temel gerekliliğin ihmal edilmesinin ne kadar vahim sonuçlar doğurabileceğini acı bir şekilde ortaya koydu.