Suriye Denkleminde ABD-İsrail Ayrılığı: Ahmed eş-Şara Gerilimi Tırmandırıyor

Suriye’de Değişen Dengeler: Ahmed eş-Şara ve ABD-İsrail Çatlağı

Gazeteci Güngör Yavuzaslan, Suriye’deki son gelişmeleri ve özellikle Ahmed eş-Şara figürü üzerinden ABD ile İsrail arasında belirginleşen görüş ayrılıklarını analiz etti. Yavuzaslan, Siyonist İsrail’in birincil hedefi olan Şara’nın, bölgedeki çatışmaların merkezinde yer alan, suikast girişimlerinden kurtulmuş ve savaş tecrübesi yüksek bir isim olduğunu vurguladı.

“Benim iddiam şu: Ahmed eş-Şara saldırı anında Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda değildi. Şam yönetimi bu saldırıyı bekliyordu. Şam’da bir haftadır bulunan bir dostum, güvenlik önlemlerinin yoğunlaştığını ve rejimin olası bir İsrail saldırısına karşı teyakkuzda olduğunu aktardı. Nitekim Suriye Savunma Bakanlığı’nın dört ayrı girişi eş zamanlı olarak vuruldu; bu da saldırının ne kadar planlı olduğunu gösteriyor. İsrail’in hedefinde sadece bina değil, semboller vardı.”

Yavuzaslan, Ahmed eş-Şara‘nın Lübnan kökenli olmasının ve bölge coğrafyasına hakimiyetinin, onu İsrail için önemli bir hedef haline getirdiğini belirtiyor. Özellikle İdlib ve Suriye genelinde kilit bir aktör olarak öne çıkmaktadır.

Müttefikler Arasındaki Görüş Farklılıkları

ABD ve İsrail’in Suriye politikaları arasındaki temel ayrım, Ahmed eş-Şara‘ya yaklaşımlarında netleşiyor. Bu durum, iki müttefik arasındaki stratejik farklılıkları gözler önüne seriyor.

  • ABD’nin Yaklaşımı: Washington, Ahmed eş-Şara’yı “kabul edilebilir bir aktör” olarak görme eğiliminde. Özellikle Biden sonrası dönemde ABD, Suriye’deki çatışmaları sonlandırmaya ve ekonomik ilişkileri yeniden canlandırmaya yönelik adımlar atmayı hedefliyor.
  • İsrail’in Yaklaşımı: İsrail ise Şara‘yı Hamas ile aynı kategoride değerlendirerek bir tehdit olarak görüyor. İsrail için Şam yönetimi ile Hamas arasında zihniyet farkı bulunmuyor ve daha radikal, yok etmeye odaklı bir politika izliyor.

ABD-İSRAİL ÇATLAĞI MI | “Trumpın Şaraya verdiği şans İsrail’i kızdırdı”

Askeri İşbirliği ve Stratejik Koordinasyon

Bu siyasi ayrılığa rağmen, askeri alanda derin bir işbirliği söz konusu. CENTCOM (ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı), İsrail ordusuyla yakın askeri işbirlikleri yürütmektedir. Hatta bazı CENTCOM subaylarının İsrail ordusu içinde görev yaptığı bilinmektedir. Bu durum, İsrail’in Gazze ve Suriye’deki saldırılarında ABD’nin askeri yapısıyla koordineli hareket ettiğine dair ciddi analizleri beraberinde getiriyor.

Trump Faktörü ve Ekonomik Yaklaşım

Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın Ortadoğu politikası ise tamamen ekonomik çıkarlara dayanıyordu. Yavuzaslan’a göre Trump, Suriye’ye limanlar, madenler gibi potansiyel yatırım alanları olarak bakıyordu. Bu pragmatik yaklaşımın aksine, siyonist ideoloji bölgeyi ideolojik hedefler doğrultusunda şekillendirmeyi amaçlıyor. İsrail’in Gazze’deki politikalarının bir benzerinin Suriye’nin güneybatısı için de planlandığı iddia ediliyor.

8 Aralık Kırılması ve Türkiye’nin Rolü

8 Aralık tarihi, Suriye’deki tüm dengelerin yeniden şekillendiği bir dönüm noktası oldu. Bu süreçte Türkiye’nin duruşu kritik bir rol oynadı. TBMM kararları ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın “Yol yakınken kan dursun” çağrısı, bölgedeki tansiyonu etkileyen önemli adımlardı. Fidan’ın Şam ziyaretinde söylediği “Hiçbir şey bitmedi. Her şey yeni başlıyor” sözleri ise yeni bir sürecin habercisi olarak yorumlandı.

Golan Tepeleri’nin Stratejik Önemi

Suriye krizinin en kritik noktalarından biri de Golan Tepeleri meselesidir. Stratejik konumuyla Lübnan, Ürdün ve işgal altındaki Filistin ile komşu olan Golan, aynı zamanda tarihsel olarak yoğun bir Türkmen nüfusuna ev sahipliği yapıyordu. 1967‘de Golan’ın işgal edilmesiyle birlikte birçok Türkmen, “İsrail paçavrası altında yaşamayız” diyerek Suriye’ye geri dönmüştü. Bu tarihi gerçek, bölgedeki Türkmen kimliğinin ve direniş ruhunun altını çizmektedir.

Suriye’den Son Gelişmeler

Bölgeden gelen son haberler, hareketliliğin devam ettiğini gösteriyor. Aşiretlerin ‘seferberlik’ çağrısı yapması ve Şam yönetiminin askeri güçlerin çekildiğini yinelemesi dikkat çekiyor. Aynı zamanda Süveyda‘nın batı girişinde çatışmaların sürdüğü rapor ediliyor.