Tripolis Antik Kenti’nde Keşfedilen 1600 Yıllık Villa ve Balık Havuzu Sırları

Tripolis Antik Kenti’nde Görkemli Bir Keşif: 1600 Yıllık Lüks Villa

Denizli’nin Buldan ilçesine bağlı Yenicekent Mahallesi’nde, Büyük Menderes Nehri kıyısında yer alan Tripolis Antik Kenti‘nde yapılan kazı çalışmaları, tarihe ışık tutan yeni bir yapıyı ortaya çıkardı. Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bahadır Duman başkanlığındaki ekibin 13 yıldır sürdürdüğü çalışmalarda, 1600 yıllık olduğu tahmin edilen, gösterişli ve lüks bir villa bulundu.

Toplamda 1500 metrekarelik bir alana yayılan bu etkileyici yapı, iç duvarlarındaki rengarenk freskleri ve önündeki özel balık havuzu ile dikkat çekiyor. Bu keşif, Batı Anadolu’nun en iyi korunmuş antik kentlerinden biri olan Tripolis’in zenginliğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Daha Önce Gün Yüzüne Çıkarılan Eserler

Tripolis Antik Kenti, yıllardır devam eden kazılarla birçok önemli buluntuya ev sahipliği yapmıştır. Bugüne kadar keşfedilen başlıca yapılar ve eserler şunlardır:

  • 1700 yıllık renkli freskler
  • 1500 yıllık bir kilise
  • Zemini mozaik kaplı, 12 odalı 2000 yıllık bir villa
  • 1500 yıllık tahıl ambarları
  • 2000 yıllık Roma dönemine ait pazar yeri
  • Tavlanın erken bir versiyonu olarak kabul edilen oyun tablası
  • Zeytinyağı ve taş kesme atölyeleri
  • Antik kanalizasyon sistemi ve anıtsal bir çeşme

Yeni Keşfedilen Villanın Özellikleri

Bu yılki kazıların en önemli bulgusu olan villa, antik dönemdeki lüks yaşam standartları hakkında önemli ipuçları sunuyor. Yapı, 4 oda, 2 büyük salon, bir sütunlu galeri ve 40 metrekarelik bir balık havuzundan oluşuyor. Villanın ayrıca geniş bir iç bahçesi de bulunuyor.

Prof. Dr. Bahadır Duman: “Standart Konutlardan Farklı”

Kazı Başkanı Prof. Dr. Bahadır Duman, yapının Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Geleceğe Miras Projesi kapsamında incelendiğini belirtti. Duman, yapının özelliklerini şöyle anlattı:

“Sahada önemli buluntularla karşılaştık. Üzerinde çalışmalarını yürüttüğümüz yapı kompleksine, 480 metresi kapalı olmak üzere toplamda 1500 metrekarelik bir alana yayılan 4 oda, 2 büyük salon, bir sütunlu avlu ve sarnıç, iki çeşme, bir balık havuzu ve sütunlu galerisiyle büyükçe bir villa yapısı diyebiliriz. Villa dememdeki sebep normal konutlardan hem ebat olarak daha büyük hem de burada mimari dekorasyonda, duvar süslemelerinde kullanılan öğeler diğer bizim bulduğumuz standart konutlardan biraz farklı.”

Duman, villanın tüm iç cephe duvarlarının sarıdan maviye, kahverengiden kırmızıya kadar çeşitli renklerde fresklerle bezendiğini ve bu fresklerde bitkisel motifler ile mimari dekorasyonun öne çıktığını vurguladı. Villanın güney girişinde 20 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğinde bir sütunlu galeri yer alıyor.

Anadolu’da Nadir Görülen Balık Havuzu

Villanın en dikkat çekici unsurlarından biri de önündeki balık havuzu. Prof. Dr. Duman, bu havuzun sıradan olmadığını, çevresinde çok sayıda deniz kabuklusuna ve mermer zemin döşemelerinde balık figürlerine rastladıklarını belirtti.

Antik Dönemde Balık Yetiştiriciliği ve Sosyal Statü

Havuzun yapısı, antik dönemde balık yetiştiriciliğine dair önemli bilgiler sunuyor. Prof. Dr. Duman, konuyla ilgili şu detayları paylaştı:

“Aslında bu bir balık havuzu. Dikdörtgen planlı havuzun duvarlarının iç kısmında pişmiş topraktan yapılmış su boruları kullanılmış. Bu boruların yarısı açık, yarısı kapalı durumda. Burada yetiştirilen balıkların hem güneş ışığından korunması için hem de sığınmaları için küçük yuvacıklar yapılmış. Anadolu’nun içlerinde böyle bir balık havuzunun bulunması nadir örneklerden birisi. Bu havuzda sazan, yayın, yılan balığı gibi çeşitli balıkların bulundurulduğunu anlıyoruz. Villada ağırlanan kalabalık konuklara havuzda yetiştirilen balıklardan ikram edildiğini söylememiz mümkün. Roma döneminde balık havuzları, hem mutfak ihtiyaçlarını karşılayan hem de konukların ağırlandığı ihtişamlı büyük kabul salonlarında ev sahibi için gösteriş aracı olan unsurlar olarak öne çıkar.”