Diyarbakır’da Yürek Yakan Olay: Masum Bir Baba Can Verdi
Diyarbakır’da yaşanan trajik bir olayda, iki aile arasındaki silahlı çatışmanın ortasında kalan Erkan Tekin (44) hayatını kaybetti. Tekin’in, olayla hiçbir ilgisi olmadığı, sadece ağlayan 7 aylık bebeğini sakinleştirmek amacıyla eşiyle birlikte dışarı çıktığı anlaşıldı.
Olay Nasıl Gerçekleşti?
Olay, 16 Temmuz akşamı Bağlar ilçesi Medya Mahallesi 205’inci Sokak’ta meydana geldi. Aralarında önceden arazi anlaşmazlığı sebebiyle husumet bulunan iki akraba aile arasında başlayan sözlü tartışma, kısa sürede silahların konuştuğu bir kavgaya dönüştü. Çıkan çatışmada, olay yerinden geçmekte olan Erkan Tekin ve kavgaya karışan taraflardan A.A.G. (44) vurularak ağır yaralandı. İhbar üzerine bölgeye çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde, hem Erkan Tekin’in hem de A.A.G.’nin yaşamını yitirdiği tespit edildi. Cenazeler, Adli Tıp Kurumu’ndaki otopsi işlemlerinin ardından ailelerine teslim edilerek defnedildi. Polis, olayın şüphelisi N.T. (38) ve ona yardım ettiği düşünülen 2 kişiyi yakalamak için geniş çaplı bir çalışma başlattı.
Acılı Aile Adalet İstiyor: “Vurulduğu Anda Yeğenim Kucağındaydı”
Hayatını kaybeden Erkan Tekin’in ağabeyi Ünal Tekin, kardeşinin masumiyetini ve yaşadıkları acıyı dile getirdi. Ünal Tekin, şu ifadeleri kullandı:
“Kardeşim, eşiyle birlikte çocuğu ağladığı için yürüyüşe çıkmıştı. Bir kurşun gelip kardeşimi öldürdü. Bu tam bir canilik ve katilliktir. Henüz 1,5 yıllık evliydi. Vurulduğu anda yeğenim onun kucağındaydı. Savcıyla görüştüm ve şikayetçi olduğumuzu belirttim. Bize, şüphelinin ve ona yardım eden iki kişinin kimliklerinin belirlendiği ve arandıkları söylendi. Rabb’im başka kimsenin ciğerini yakmasın, bu tür olaylar artık son bulsun. Faillerin bir an önce yakalanmasını istiyoruz.”
“Karıncayı İncitmeyen Bir İnsanı Ailesinden Kopardılar”
Erkan Tekin’in diğer ağabeyi Yücel Tekin ise bireysel silahlanmaya ve sorumsuzluğa isyan etti. 30 yıl Türk Silahlı Kuvvetleri’nde görev yaptığını belirten Yücel Tekin, şunları söyledi:
“Biz bu acıyı yaşıyoruz ve yaşamaya devam edeceğiz. Allah kimseye böyle bir acı yaşatmasın. Herkes kendi kafasına göre kanun koyup, eline silah alarak sokağa çıkmamalı. Canlar gidiyor. Husumetin olabilir ama hedef gözetmeden ateş edersen, o kurşun gelip ailesiyle yürüyen masum bir insanı vurur. Kardeşim vefat ettiğinde 7 aylık yavrusu kucağındaydı. Kurşun isabet edince bebeğin üzerine düşmüş. Ben silahın ne zaman ve nasıl kullanılacağını bilirim. Hedef gözetmeden sıkılan kurşun adres sormaz. Karıncayı incitmeyen bir insanı, 40 yaşında ailesinden kopardılar. Silahlanmak sahte cesaret verir, asla bir çözüm değildir.”